• finalinde turuncu kafalı kızın hatalı sollama yaptığı dizi.
  • arkadaşıma, elimdeki diğer tüm dizileri verdiğim halde, kıyıp veremediğim dizidir. varlığından bile bahsetmedim yanında. böyle bir üstünlüğü kendi arayıp bulsun, ulaşmak için çaba göstersin istedim. bu beni bencil mi yapar bilmiyorum, ama hayatım boyunca çok az sayıda insanı paylaşmaya değer göreceğim bir şey olduğunu biliyorum six feet under'ın. benim için öyle özel çünkü, öyle kendime saklanan.
  • ben bunu izlerken gülüyorum, normal miyim acaba.

    --- spoiler ---

    pilot bölümünde nate fischer amca'nın cenazesinde karısı ruth oğullarına kocasını aldattığını anlatır. tam kelimeleri yazamıyorum ama buna benzerdi.

    david: this isn't appropriate! your husband is in the casket!
    nate: fuck being appropriate, she's in grief!
    ruth: we don't say words like this!

    ya bildiğin ruh hastası herkes, ki çok mümkün o kadar cenazeyle, ya da fazla normaller. bilemiyorum henüz.

    --- spoiler ---

    cnbce'de +18 yayınlandığı günleri hatırlıyorum. ilk kez +18 yayınlanmasını haklı bulduğum bir dizi six feet under. belli bir olgunlukla izlenirse tadı çıkıyor çünkü.
  • posteri odamın duvarını süsleyen, her bölümü farklı yönetmenlerce çekilmiş, amerikaya güzel giyidiren, televizyon tarihinin en iyi serisi. fisher ailesini izlerken, bir seyirci ve kurgu arasında değil, sanki bir gerçeği röntgenliyormuş gibi hissediyorsunuz. modern bir addams ailesi. alan ball hiçbir şey yapmayıp sadece bu diziyi yaratmış olsaydı da tanrı kalırdı.
  • şu ana kadar izlediğim en iyi dizi değil belki ama(the wire varken başka diziye laf düşmez zaten) finali kesinlikle dizi tarihinin en iyi finalidir.(dizinin bütün karakterlerini arafta buluşturup herkesi sik gibi ortada bırakan senaristlere selam olsun)

    --- final spoiler ---

    final bölümündeki meşhur breathe me'li herkesin ölümünün gösterildiği kısımda brenda'nın billy'nin dırdırları üzerine küt diye öldüğü kısımda kahkahalarla gülmek gibi bir hayvanlık yaptığımı da itiraf edeyim.

    --- final spoiler ---
  • seneler sonra tekrar, 3. kez izlemeye başladığım; şimdiye kadar çekilmiş en iyi dizilerden biri.
  • sıkılmadan tekrar tekrar izlenebilir yönetmeni alan ball olan dizidir. ilk izlediğimde nerdeyse haftada bir rüyamda dizideki olayları yaşamışımdır.
  • yeryüzünde yapılmış en iyi dizi nedir diye sorarsanız, işte bu odur.
    yavaştır, süründürür izlerken fakat bitiminde hayata dair yaşanılan aydınlanmaya değer kesinlikle.
  • hbo adlı kanalda yayınlanmış, ölüm üzerine kurgulanmış drama.
  • bir tv-series manyağı için bir eşiktir.

    dramaları hızlı akan ve yavaş akan olarak ikiye ayırırsak hızlı olanları izlemek rahattır.breaking bad,dexter ya da walking dead açarsınız izlerseniz.o 1 saat nasıl geçti anlamazsınız bile.ama yavaş dramaların güzel yanı düşündürür o diğer haftayı bekletir,insanın durduk yere moralini göçertir.

    yavaş drama izlemek zordur ama madman, boardwalk empire, the wire falan izleyip 20. dakikasında sıkılıp facebook'a giren tonlarca insan var.ama eğer six feet under gibi bir başyapıtı izlerseniz önce, bu saydığım yavaş dramalara, katlanma seviyesinden bağlanma seviyesine terfi edersiniz.
hesabın var mı? giriş yap