benden öncelikle sorunun cevabı degil ama başlık içindekilerin özeti gelsin.
dördüncü bölümü de izleyip neler yazılmış diye bakmaya geldim. üç-beş giri dışında okumaya deger bişi' bulamadım. üşenmedim hepsini okudum özetliyorum.
biri hikayenin
teolojik okumasını yapmış.
steven knight'ın aklına geldi mi bilinmez ama bu yorumun ardına "dini motiflerden sıkıldım" diye döşenenler olmuş.
hikayenin
jose saramago'nun kitabından
* alındıgını düşünenler var. saramago henüz türkiye'de çok okunur degilken kitaplarını okumuş,
fernando meirelles'in elinden çıkma filmi de begenerek izlemiş biri olarak şaşkınım.
bir de sürekli mantık hatası bulanlar var. gerçekten diziyi izliyor olamazlar. mesajlaşırken göz ucuyla baktıklarını düşünüyorum.
görmek onlara çok uzak.
peki dizi nasıl?
elimizde distopik bir anlatı var. pek çok distopik kurgu gibi gelecek müphem günlerde geçiyor. ölümcül bir virüs insan nüfusunu iki milyonun altına indirmiş, hayatta kalanlar beş duyudan birini yitirmiş durumda. yüzyıllar sonra görmeden yaşamaya alışmış aslında görmeyi unutmuş bazısı görmeyi mit sayan insanlar arasında gözleri ışıgı tanıyan iki çocuk dogar.
hikaye efsane degil ama iyi. ana karakterler genel olarak saglıklı, yan karakterler zayıf. albino bir
witchfinder'ımız var mesela dört bölümdür figüran gibi takılmasnı aklım almıyor. dizinin atmosferi efsane. konuşmalar ve özellikle monologların durumu çok ilginç. bazen iyi bazen dizinin kalitesine yakıştıramadıgım kadar zayıf.