• bir iç-tenlik vardı esenlikli içini piç ettiniz tenini hiç!
  • artık sigarayı bırakmam gerek diyordu içten içe, alenen intihar edemeyeceğini bildiği bir toplumda acı çekmeye devam ederken,em güzel ve sessiz şekilde ölmenin bu olduğunu biliyordu.
    çok göze batan bir hayat yaşamamıştı hiç bir zaman böyle olmak ona intihardan bile saçma geliyordu, insanları denemek gibi tuhaf bir huyu vardı. aynı olayları farklı bakış açılarından ufak detaylar ile insanlara anlatıp sonra en çok kimden korkması gerektiğini biliyordu ve sayede.
    düzenli olarak aynı yollarda yürüyüp farklı sonuçlar kurmayı ve sonuçlar asla değişmeyince de kendi kendine ; zaten değişemiyordum böyle olması gayet olağan diyordu, kendini anlatma biçimi bile duyanlarda ufak bir tebessüm ardından gelen donuk bşr bakışa sebebiyet veriyordu.
    -yerden biraz yüksek olabilirim ama bu sürünmediğim anlamına gelmiyor ben yara almayı yaralanmayı seviyorum diyordu, bu sebepten ötürü hiç yarasına -bedenen ve ruhen - bir ilaç atamak gibi beyhude bir çaba içerisinde olmuyordu..
    artık bastığı hangi taşın üzerine sıçrayacak su damlacığını bile tanıyordu, taşlı sokakta ve hangi taşı kaldırsa altından onun çıkacağını çok iyi biliyordu. umursamıyor gibi görünsede içinde engel olamadığı bir ümit onu yalnız bırakmıyordu, aslına bakılırsa diğer insanlardan farklı olarak acısını, üzüntüsünü konuşarak geçirmeye, ya da konulara hakim olmaya çabalayıp dönül dolaşıp onu bulmasını engellemek için bir yöntem olarak geliştirmişti. bunu ilk beş on dakika içinde anlamak çok kolaydı, hiç duraksamadan es bile vermeden eline aldığı bir metini gerekli tonlamaya uyarak okuyor gibiydi.
    artık insanları ve kimin hangi maskeye sahip olduğunu o da anlayabiliyordu, bu onda dayanılmaz sancılara yol açıyordu kimseyi dinlemek onları, kendi fiyakalı cümleleri ile tanımak istemiyordu.
    ellerini paltosunun cebinde sıkmaktan, ve her hataya bir iz bıraktığı bedeninden sıkılmıştı...
    çünkü her gün doğup her gece ölmek öyle bahsedildiği kadar kolay ve bahşedildiği kadar özenilecek bir meziyet değildi.
    bu rağmen yaktığı sigarasının çıkan dumanı daha havaya karışmadan yüzüne çarpacak kadar seri ve tekdüze yürümeye alışmıştı.
    herhangi bir aidiyet hissettiği beden, ruh ve ideoloji yoktu.
    aradığı dağınık saçları ve pislikten görünmeyen çenesini kaşıyarak döndüğü her köşe başında onun ile karşılamak, çünkü ona süslenmeye gerek durmuyor, ve konuşulacak birşey olduğuna inanmıyordu.
    -o gülüşümden tanır; beni diyordu.
    ölüm nerede görse beni tanır.
    izmarite basıp geçerken, dumandan gözleri yaşarmış bir halde, pustan sıyrılıp günlerdir randevu yerine gelmeyen o’na son bir şans germek için uzanıyordu, gıcırtılı kulak tırmalayan çarşafı kırışmamış yatağına....
  • "dalgaların dövdüğü kayalar gibiyim, deniz gri, gök siyah, bulutlar geçiyor ve geride eserler kalıyor. köklerimi acının olduğu kadar zevkin de reddi içine salıyorum."
    albert caraco
  • yalnızlığımı satılığa çıkarsaydım, büyük bir servet sahibi olabilirdim.
  • uyuma numarası yapan birini uyandıramazsın.
  • hiçbir zaman sürüden olmadım, bu yüzden kurtları iyi tanırım...
  • ahlakla içgüdülerimizin hatalarını, sevgiyle ahlakımızın hatalarını düzeltiriz.
  • balıklar da susuyordur belki. ama suda oldukları için susuyorlardır. bilemeyiz.
  • her ayrılık, bir kavuşmaya kovalar insanı.
  • kimi konularda hakikaten emek harcamış, hakikaten belli bir yol kat etmiş, toplumun genel önkabullerinin dışına çıkarak gerçeğe ulaşmışsam, daha önkabulleri aşmayı akıl bile edememiş, primitif bilgileriyle karşımda konuşan insanlara tahammül edemiyorum. çünkü ben onun takılı kaldığı yeri aşalı milyon yıllar olmuş ama herif, zihninde tek bir odacık bile açamadan benimle tartışmayı başarabiliyor.

    peki en korktuğum şey ne mi? zihnimdeki önkabullerden sıyrılamayarak, tamamen primitif halde bulunan ve benim ''bilgi'' zannettiğim saçmalıklarımla, karşımda o evreyi çoktan aşmış, üzerine emek harcamış, yol kat etmiş insanlarla tartışmak. eğer böyle bir durumda kalsam çok utanırdım. umarım kendimi bu hale düşürmem günün birinde.
hesabın var mı? giriş yap