• amerikali avant garde deneysel sinema yonetmeni. closed eye vision adini verdigi yontemle 400den fazla film yaratmis, filmlerinde, dunyayi bildigimiz gordugumuz sekli ile degil, mutlak gerceklik goruntusunun otesinde, son derece kisisel bir uslup ile, isikla, renkle anlatmaya calismistir. goruntunun muzigini yaratmayi ilke edinmis ancak gorselligin onune gececek dis sesler, muzik, konusma, oyku, vsden kacmistir.

    bazen kameraya bile takmadan film uzerine dogrudan boya ile, ya da yapistirici, tukuruk, camasir suyu, filtre gibi maddeler yardimi ile kare kare filmlerini cizmis, bazen filmi yakmis, ya da bozuk focus, extreme close up gibi teknikler kullanarak istedigi goruntuye ulasmistir.

    bugun mtvsinden hollywooduna reklam filmlerinden sanat filmine kadar pek cok alanda pek cok yonetmene ilham kaynagi olmus yonetmen, 9 mart 2003te 70 yasinda kanserden oldu. etkiledigi isimler arasinda yer alan trey parker ve matt stone yarattiklari south park isimli dizide ki stan'in adini kendisinden esinlenerek koydular. olumu arkasindan sonic youth tum geliri ailesine birakilmak uzere bir yardim konseri duzenledi nyc'de.

    pek onemli bir filmi icin (bkz: dog star man)
    sinema ile ilgili manifestosu icin (bkz: metaphors on vision)
  • ""filmlerim ekseri sessiz, zira aynı anda hem görme hem duyma sözkonusu olduğunda bir çatışma hissettim hep. sese ve söze dikkat etmeye çalışıyorum. bazen düşünüyorum da, belki de hayalkırıklığına uğramış bir şairim. neyse ki şanslıydım." san francisco'ya gittiğinde, robert duncan, kenneth rexroth ve robert creeley ile tanışıyor; kendi ifadesiyle "elinde, 17 yaşındayken, arkadaşlarının asla okuyamayacağı bir kitap bulduklarını sanarak hediye ettikleri ezra poundun kantolarından başka birşey yokken", bir yanda black mountain ekibi bir yanda iyiden iyiye beatler, six gallery buluşmasına da uğrayarak, "san francisco şiir rönesansı"nın göbeğine düşüyor. "şanslıydım, " diyor, "şanslıydım da, robert duncan bana şair olmadığımı öğretti. sahtekârlık yapmadım. yani sadece biraz, sonra bıraktım. sonra cocteaunun peşinden.." new york günlerinde, "başıboş kedilere bakmayı seven " maya derenle kalmış bir zaman. etrafında mekas kardeşler, kenneth anger, joseph cornell.. atmosfer de atmosfer..iki karısı, yedi çocuğu, 400e yakın filmi, harika deyişleri mevcut.. water for mayayla bir temiz göz yıkıyor "çimlerde emekleyen bebek için "yeşil" den evvel kimbilir kaç renk var etrafta" brakhage.."

    70lerde verdiği bir takım dersler için: http://www.ubu.com/…storical/brakhage/brakhage.html

    - "kedi kapanışı pastanesi notları", derleyen, toplayan: argheek -
  • cagdas avant-garde sinemanin en onemli isimlerindendir. 'narrative' film geleneklerinin tamamiyle disina cikip, kamerasini isikla dansettirir. esi, cocuklari, colorado'nun hic bitmeyen kis mevsimi, olu bir kopek konusu olabilir filmlerinin. kansere yakalanip 2003'te yasama veda etti, gerisinde 350'den fazla film birakti sureleri 30sn'den 4 saate kadar degisen. 1963 yapimi mothlight benim favorim. bu arada whitney'deki biennale'de filmlerinden ornekler gosteriliyor.
  • 2004 oscar töreninde, 2003 yılında kaybedilen sinemacıların anıldığı bölümde dvd'sinde bulunan bir röportajdan alınan kısa bir görüntüyle hatırlanan ve meraklılarını kısa bir süreliğine törene yabancılaştıran eşsiz deneysel sinema adamı.
  • "müzik (kullanımı) sinema için estetik bir hatadır" sözü ona aittir...
  • yakın zamanda kitaplaşan sinema yazılarından anladığımız kadarıyla enis batur'un bir dönem kafayı taktığı sinemacı.
  • criterion collection, 26 çalışmasının yer aldığı, 4 saatlik bir dvd bastı...
    "by brakhage - anthology" adını taşıyor...
  • 30-40 tane kısa filmini izlemişimdir, hala neden beni tatmin ettiğini buna rağmen anlayamamışımdır. merzbow'un yönetmen hali gibi biraz.
  • ölümden aşırı korkan hatta sürekli tehdit edici bir yakınlıkta gören, ama the act of seeing with one's own eyes filminde bir morga gidip ölümün daha önce görülmemiş biçimlerinden film yapan yönetmen.
hesabın var mı? giriş yap