• otobüslerde ikram edilmiş bir kraker türü.

    taç kraker yeme metotları arasında tamamen tuzbuz ettikten sonra poşetini açmak ve içerdeki tuzbuz krakerleri kaşıkla yemek sayılabilir.

    bir başkası da, poşeti insan gibi açtıktan sonra küçük parçaları ısırarak yemektir.

    (bkz: eti puf) (bkz: balık kraker) (bkz: çubuk kraker)
  • 1. küçük boy paketini alın.
    2. paketi açmadan avucunuzun içinde güzelce ezin.
    3. toz haline gelince paketi açıp ağzınıza dökün.
    4. kıyır kıyır yiyerek keyfine varın.
    5. tebrikler, 1980'lerdesiniz.
  • tuz buz edip yeme yontemi genelde cocuklar arasinda makbuldur. insanin burnuna genizine kacip manyak gibi oksuruk nobeti yaratir. salakca bir seydir, ama neden zevk alirdik anlamam. hasta miydik neydik.
  • her şeyin çakmasını yapabilme potansiyeli olan ülker firmasının tuc krakerden devşirdiği tuzlu kraker. alt tarafı kraker deyip geçmemekte fayda var, orjinali, taç'dan çok daha lezzetlidir.
  • müjde! taç kraker geri dönmüş. bugün markette görünce stokladım.
  • özlenen ancak ne yazık ki üretilmeyen, "güzeldi ama bitti" dedirten tuzlu bisküvi. çizi filan dolduramadı boşluğunu.
  • hangi akla hizmetle içine glikoz şurubu koyulduğunu anlamaya çalıştığım, eskiden hastası olduğum, ilk cümlemden dolayı vazgeçtiğim über kraker.
  • 80'ler de çocuk olanların çocukluklarında bol bol tükettikleri tuzlu kraker.
    piyasadan kaldırıldığı yurtdışında muhadili olan tuc kraker le karşılaşıldığında farkedilen , dönüşüyle sevindiren varlık.
    bir de yanında tamek vişne suyu olursa, insanı çocuklar gibi şen yapandır.
  • hayatımda hiç ağzıma vurmadığım, tadını bilmediğim kraker.

    sene 1994 ya da 1995 olması lazım, babam yeni doğmuş kardeşim ve okula yeni başlamış beni annemle bırakıp askere gitmiş. aç değiliz, açıkta değiliz ama babayiğit annemin inekleri, arıları, diktiği dikişlerle ayakta duruyoruz. nereden geldi tam olarak bilmiyorum ama cebimde 10 adet madeni 1000 liradan oluşan 10 000 lira para var (şimdilerin 10 kuruşu). kantinde satılan en ucuz şey taç kraker, param da ona yetiyor. tenefüs olunca kantinden ilk defa bir şey alabileceğim hevesiyle, önden sıra kapmak için koşa koşa kantine gidiyorum. krakeri istiyorum, paramı çıkarıyorum, o da ne. parayı yanlış saymışım. 9000 liram varmış.

    öğretmenim de o anda kantinde, üstünü tamamlamayı teklif ediyor, kabul etmiyorum. koşarak kantinden çıkıyorum. bahçenin kuytu bir köşesinde gözlerim dolu dolu oluyor ama ağlamıyorum. sonra zil çalıyor, sınıfa giriyorum.

    bir sonraki tenefüs bahçenin dışına çıkıyorum, paralar hiçbir şeye yaramıyor diye hepsini tek tek okulun yanından geçen dereye atıyorum.

    o gün bugündür as kraker, taç kraker, çizi falan ağzıma sürmem.
  • bulandan da, üretenden de, markette benim göreceğim hizaya koyandan da allah razı olsun dediğim süper ürün.
hesabın var mı? giriş yap