• - fazla çay aldım, isteyen var mı?
    - ben isterim.
    - al bakalım.
    - teşekkür.

    "teşekkür" ne canım kardeşim? teşekkür etsen, teşekkür ederim desen başka bir varlığa mı dönüşeceksin. teşekkür ederim diyeceksin. teşekkür et. düzgün kullan şunu.

    bir de teşekkür ettim diyenler var. ne zaman ettin? ne zaman söyledin? duyamadım ben? hadi o zaman teşekkür ettin, şimdi niye etmiyorsun? ben bir kere teşekkür ettim artık teşekkür etmem gereken yerlerde bunu kullanıyorum mu diyorsun? teşekkür edersin. teşekkür ettim, teşekkür ettim olmaz öyle.
    geniş zamanda kullan şunu.

    bir de bunu salak bir şirinlikle teşkür ederim diye diyenler var ki, onların hepsine ben de keşkül ediyorum mutfağımda. hayret bir fakülte yani.
  • çalıştığım işyerinde, ingiltere'den gelen mühendis arkadaş bunu "taşak" diye kısaltarak son noktayı koymuştur. ilk önceleri "taşakkurlee" diye telaffuz ederken, kendi kafasında "thank you" mantığına uyarlamış olsa gerek "taşak" diye kısaltmaya başladı. bende uyarmayınca çalıştığı üç gün boyunca yardım eden herkese "taşak" diyerek fabrikadaki çalışanlara eğlenceli saatler geçirtirken taşak konusu olmaktan kurtulamadı. öyle ki işçiler sırf "taşak" dedirtmek için türk misafirperverliğinin sınırlarını zorladılar.
  • "çay içer misin" demek yerine "çayçen" demek gibidir.
  • tamam la anladık işte uzatma manasında kullanıldığı gibi, seninle muhattap istemiyorumunda başka bir söylenişi.

    - al kardeşim.
    + teşekkür.

    ya da karşıdaki kişiye trip atmak içinde söylenir.

    - hayatım bu güller senin için ehe .
    + teşekkür.
    - ne oldu hayatım. gerginsin.
    + resmen bana kıçın büyük dedin ya.
  • teşekkür etmeyi bir zayıflık olarak gören, ama o sırada teşekkür etmezse de öküzün önde gideni olacağını adı gibi bildiği için karşısındakini en az tatmin etmek, ama kağıt üzerinde "teşekkür etmiş" sayılmak için aptalca kelimeler kullanan insanların çıkış kapısı.

    bir de kendini delikanlı zanneden düdükler bunun kardeşi olan bir kelimeyi canları kadar severler:

    (bkz: eyvallah)

    2 yıl sonra gelen nizam- ı cedit: neye kızmışım lan ben böyle?
  • rica ederim yerine rica denerek cevap verilmesi uygun olur..
  • bunun bir de iç yazışmalarda vb. teşekkürler/teşekkür ederim yerine teşekkür yazmak versiyonu var ki; yazılı olunca daha bir koyuyor.

    outlook'ta şöyle mesela:

    "x hanım/bey merhaba,

    y dosyasını iletmenizi rica ederim.

    teşekkür."
  • teşekkür etmenin ne olduğunu ve karşı tarafa ne hissettirdiğini anlamamış insanların içine düştükleri durum..bu insanlar ki bir türlü o 'teşekkür'ün yanına 'ederim'i koyamazlar..teşekkür ederim demek bir eziklik midir bunu da anlamış değilim..aslında görünen şudur: teşekkür ederim demek istemiyorum ama sen şimdi bir teşekkür beklersin madem öyle ikimizi de mutlu edecek bir şey söyleyeyim..
    bu entel takılmak mıdır? yücelmek midir? biz teşekkür ederim diyen birisini hangi konuma sokuyoruz ki o konuma girmek istemiyorlar..

    alternatifleri mevcut: teşekkür ederim, teşekkürler, çok sağol, sağol..bunların yanında teşekkür diye bir kelime ne kadar samimiyetsiz geliyor..ayrıca (bkz: teşkür)
  • yarım yamalak türkçe öğrenmiş yabancılar da yapar bunu.thank you, thanks olarak kısaltılırken teşekkür ederim yerine teşekkür der geçerler.
  • gün içinde edilecek onca teşekkürü kısaltarak söyleme ifadesidir bir nevi. tişkür diyenler bile var kendimden biliyorum. çok yüzeyselim, evet.
hesabın var mı? giriş yap