• içerdiği ana tema açısından beğendiğim 2006 yapımı film.
    filmin sonunda "9 kehanet" verilmiştir*:

    ****

    --- spoiler ---

    celestine kehanetleri:

    1- önceden belirlenmiş gibi görünen, beklenmedik tesadüflerle ve eş zamanlı rastlantılarla dolu, ne kadar gizemli bir dünyada yaşadığımızı yeniden keşfediyoruz.

    "we are discovering again that we live ina deeply mystreious world, full of sudden coincidences and synchronistic encounters that seem destined."

    2- bu gizemi fark edenlerin sayısı arttıkça enerjik ve kutsal bir evren tanımına sahip tamamen yeni bir dünya görüşü yaratıyoruz.

    "as more of us awaken to this mystery, we will create a completely new worldview-redifining the universe as energetic and sacred."

    3- çevremizdeki her şeyin, istisnasız tüm maddelerin yeni görmeye ve anlamaya başladığımız bir ilahi enerjiden oluştuğunu keşfedeceğiz.

    "we will discover that everything around us, all matter, consists of and stems from a divine energy that we are beginning to see and understand."

    4- bu açıdan, insanların her zaman kendilerini bu kutsal kaynaktan kopuk ve güvensiz hissettiklerini ve birbirleri üzerinde hakimiyet kurarak enerji almaya çalıştıklarını görebiliriz. insanların yaşadığı tüm çatışmaların nedeni bu enerji mücadelesidir.

    "from this perspective, we can see that humans have always felt insecure and disconnected from this sacred source, and have tried to take energy by dominating each other. this struggle is responsible for all human conflict."

    5- kutsal enerjiyle yeniden kişisel bağlnatı kurabilmenin tek yolu içimizi sonsuz enerji ve sevgiyle dolduracak bu gizemli dönüşüm güzellik anlayışımızı geliştirecek ve bizleri daha yüksek bir öz farkındalık seviyesine yükseltecektir.

    "the only solution is to cultivate a personal reconnection with the divine, a mystical transformation that fills us with unlimited energy and love, extends our perception of beauty, and lifts us into a higher-self awareness."

    6- bu farkındalıkla, kendi kontrol mekanizmamızı hayata geçirebilir ve yegane gerçek olan grevimizi keşfedebiliriz. bu dünyadaki varlığımızın amacı insanlığı bu yeni gerçeklik seviyesine tekamül ettirmek için gereken kolektif yardıma katkıda bulunmaktır.

    "in this awareness, we can release our own pattern of controlling, and discover a specific truth, a mission, we are here to share that helps evolve humanity toward this new level of reality."

    7- bu görevin izini sürerken, nereye gitmemiz ve ne yapmamız gerektiğini söyleyen ve sadece olumlu yorumlarda bulunursak görevimizin kapılarını bize açacak tesadüfler zincirine neden olan önseziyi keşfedebiliriz.

    "in pursuit of this mission, we can discover an inner intuition that shows us where to go and what to do, and if we make only positive interpretations, brings a flow of coincidences that opens the doors for our mission to unfold."

    8- yeterince insan bu tekamül akışına dahil olduğunda daima her yeni tanıştığımız insanın özüne enerji vererek bedenlerimizi çok daha yüksek enerji ve anlayış seviyelerine yükseltecek yeni bir kültür yaratırız.

    "when enough of us enter this evolutionary flow, always giving energy to the higher-self of everyone we meet, we will build a new culture where our bodies evolve to ever higher levels of energy and perception."

    9- bu sayede evrenin başlangıcındın beri devam eden tekamül sürecinin bir parçası olur hayatın o nihai hedefine bir adım daha yaklaşmış oluruz: en sonunda dünya üzerinde cenneti yaşayana değin nesilden nesile bedenlerimizi enerji ile doldurmak.

    "in this way, we participate in the long journey of evolution from the big bang to life’s ultimate goal: to energize our bodies, generation by generation, until we walk into a heaven we can finally see."

    --- spoiler ---
  • kitabı 2 ay önce okudum fakat yoğun stres altındayken okuduğumdan çok bir şey anladığım söylenemez. ama tesadüflere inanır oldum sanki içimdeki enerji neyi isterse o oluyor ve hepimizin bir yerlerde o anda olma nedeni var yeter ki görmek isteyelim şaşırtıcı sonuçlar alacağız. kitap baş ucu kitabım ama sırasını bekliyor.
  • harika bir özet. kendinize bir iyilik yapın ve izleyin.

    https://www.youtube.com/watch?v=ojfcolhex68
  • "einstein'in bütün çalışmaları bize, zor bir konu olarak algıladığımız şeyin genelde boş uzayın içinden geçen enerji modelleri olduğunu göstermeye çalışmıştır. bu modele biz de dahiliz. kuantum fiziğinin gösterdiği ise bu enerji modellerine, küçük; daha küçük seviyelerine baktığımız zaman şaşırtıcı sonuçların görülebilmesidir.
    deneyler meydana çıkardı ki bu enerjiyi küçücük parçalara böldüğümüz zaman, biz bunlara elementer zerrecikler adını veriyoruz ve onların nasıl çalıştıklarını gözlemeye çalışıyoruz. gözleme eylemi bile sonucu değiştiriyor. adeta bu zerrecikler deneyi yapanın beklentilerinden etkileniyor.

    diğer bir deyişle evrenin merkezindeki temel dayanağı, insanın niyetlerine ve beklentilerine benzer saflıktaki bir enerjidir ve bir bakıma bizim eski mekanik modelimize meydan okur."
  • 1. tesadüf diye bir şey yoktur. yaşadığımız her deneyimin ve hayatta karşımıza çıkan her insanın, bize bir mesajı vardır. özellikle sorunumuz olduğunda, yanıtları bize verecek insanlarla karşılaşırız. rastlantı yoktur. ama bu rastlantılara nasıl yanıt vereceğimizi, bize iletilen mesajları algılayabilme kapasitemiz belirler. yolumuza çıkan biriyle yaptığımız sohbet, o anki sorularımıza yanıt vermiyor görünebilir ama bu, yaptığımız sohbetin bir mesaj taşımadığı anlamına gelmez. sadece, biz o mesajı alamamışızdır.

    2. neden yaşadığını cevapla... ikinci bilgi, gerçeklerin ve kendinin farkındalığı üzerine kurulmuştur. neden yaşıyorsun?

    3. evrende tek ve saf bir enerji vardır. bu bilgi, yaşama yepyeni bir bakış açısı getirmektedir. modern fizik, evreni, tek ve nötr bir enerji olarak tanımlamakta ve bu enerjinin her nasılsa düşüncelerimize yanıt verdiğini söylemektedir. yani, insanoğlunun yalvarmasına gerek olmaksızın, eğer gerekli istenci gösterirse ona yanıt veren bir enerji...

    4. tüm evren enerjiden ibarettir ve enerji görülebilir. ne var ki, hepsinin türü değişiktir. işte bu yüzden bazı yerler enerjiyi diğer yerlerden daha fazla artırır. bu, senin uyumuna bağlıdır. önce enerji alanlarını görmeye başla. bunun için dikkatini çevreye yönelt. nesnelerin ve insanların güzelliklerini, eşsizliklerini takdir edince, enerji alıyorsun; hislerin sevgi düzeyine yükselince, gönüllü olarak enerjini geri veriyorsun. bu mistik bir deneyimdir.

    bu durum ne yazık ki uzun süre korunamaz. bilinci normal düzeyde olan bir insanla konuşmaya çabalayınca ya da halâ çatışmaların sürdüğü bir dünyada yaşamaya çalışınca, bu durumdan sıyrılır ve tekrar eski düzeyimize döneriz. bundan kurtulabilmek için, hissettiklerimizi yeniden, yeniden tekrar etmeliyiz. çünkü rastlantıları sağlayan bu enerjidir ve rastlantılar sürekli bir temele dayanan, yeni bir düzeyi gerçekleştirmemize yardımcı olurlar.

    5. insanların, diğerlerinin düşüncelerine hükmederek enerjilerini çalma eğilimleri vardır. enerjimizin kesildiğini hissettiğimiz zaman, hepimiz aynı şeyi yaparız. insanları ve durumları kontrol ederek enerjinin bize doğru akışını sağlamak için dramalar yaratırız. şayet kendimize dikkatle bakıp, enerjiyi yönlendirmek için neler yaptığımızı keşfetmezsek, hiçbir ilerleme olmaz.

    mesafeli drama: esrarengiz ve gizemli bir görünüm kazanır, kendi kendine ihtiyatlı davrandığını söyler ama aslında bu dramanın içine başkasını çekip, kendisine ilgi göstermesini ümit eder. birisini bu dramanın içine çekince de, açık davranmaz ve gerçek duygularını anlamaları için karşındakileri zorlar. onlar bu kişinin gerçek duygularını anlamaya çabalarken, fazlasıyla ilgi gösterip, tüm enerjilerini ona yollarlar. ne denli esrarengiz davranıp, ne denli ilgilerini çekerse, o kadar enerji çalar.

    sorgulayıcı drama: sorularıyla insanları eşeleyip, diğerlerinin yaşantılarındaki yanlışları ortaya çıkarıp eleştirir. eğer istedikleri kişiyi bu dramanın içine çekebilirse, diğerleri, sorgucunun karşısında kendilerini suçlu hisseder ve sorgucunun dikkatini çekecek hatalar yapmamak için, onun düşündükleri ile ilgilenmeye başlarlar. sorgucu, bu saygı sayesinde gereksinim duyduğu enerjiyi sağlar.

    korkutucu drama: şayet biri sözle, fizik gücüyle ya da statüsüyle başkaları üzerinde tehdit yaratıyorsa, diğerleri başlarına kötü bir iş geleceği korkusuna kapılır, ona ilgi gösterip enerjilerini verirler.

    acındırıcı drama: birisi, başına gelenlerden diğerlerinin sorumlu olduğunu açıkça olmasa da vurgular ve ona yardım edilmediği takdirde kötülüklerin başına gelmeye devam edeceğini söylerse, sağladığı ilgiyle enerji çeker.

    burada dikkat edilmesi gereken konu, dramaların, karşı dramaları yarattığıdır. örneğin mesafeli drama uygulayan bir kişi, karşısında sorgucu drama oynayan kişiyi yaratır.

    6. geçmişi berraklaştır, çocukluğunun dramalarını tekrar etme!
    geçmişi berraklaştırmak, çocukluğumuzda öğrendiğimiz bu dramaları kontrol etmekle başlar. dramaların farkında ol. bunlardan bir kez kurtulduğunda, kendini daha yüksek seviyedeki evrimsel kimliğinde bulursun. doğru enerji ile her doluşta hayatı daha ileriye götürecek bir rastlantı meydana gelir ve bu düzeydeki enerji içselleştirilir.

    7. aklına aniden gelen düşüncelere dikkat et! ani düşünceler, bize rehberlik etme maksadıyla aklımıza gelirler. o zaman, neden? diye sormalıyız. yaşam sorunumla bunun ne ilgisi var? gözlemci durumuna geçince, her şeyi kontrol etme gereksiniminden de kurtuluruz ve bu bizi evrimin akışının içine sokar. bu noktada olumsuz düşünceler aklımıza gelirse, 7. bilgi, "korku imajları belirir belirmez engellenmelidir, ardından da aklımıza iyi düşünceler getirmeliyiz" der. eğer olumlu imajlardan sonra olumsuz imajlar belirirse, yine de bunları ciddiye almak gereklidir. örneğin, aklına aniden araba kazası geçireceğin gelmişse ve biri seni arabayla bir yere götürmeyi teklif ederse, reddetmelisin.

    8. diğerleriyle kurduğun ilişkilerde enerjini doğru kullan! sekizinci bilgi diğerleriyle kurulacak ilişkilerde enerjiyi kullanmanın yolunu gösteriyor. özellikle çocukların hatalarını sürekli düzeltmenin, onların enerjilerini tüketmek olduğunu ve bu durumun onlarda kontrol dramaları yarattığını söylüyor.

    aşk ilişkileri enerji emicilere dönüşmesin!: aşık olduğunda, iki kişi bilinçsiz olarak enerjilerini birbirlerine verirler ve mutluluk ve neşe inanılmaz derecede artar, titreşimler yükselir. ne yazık ki, insanlar kısa sürede birbirlerinden gelen bu enerjiye bağlanırlar ve evrenden sağladıkları enerjiyi keserler.

    oysa, iki kişinin birbirine verecek yeterli enerjisi yoktur. bir süre sonra birbirlerine enerji vermeye son verip, diğerinin enerjisini elde etmeye çalışır ve çocukluk dramalarının içine düşerler. ve sonuçta ilişki giderek yozlaşır ve güç mücadelesine dönüşür. aslında bu durumdan tam olarak kurtulmayı öğreninceye kadar alfabedeki c harfi gibiyizdir. karşı cinsten kolay etkileniriz, onun yarım kalmış dairesi gelip bizimkiyle birleşir. birbirimize enerji akıtmaya başlarız, gerçekte ise kendi dışında diğer yarısını arayan bir başka insanla birleşmiş oluruz.

    karşıt cinsten birine bağımlı olmamızın nedeni, karşıt cinsin enerjisini elde etmek istememizdir.
    önce tek başına olmayı öğren!
    içimizdeki kaynaktan aldığımız mistik enerjinin, hem erkek hem de dişi yönü vardır. ama bu bütünleşme zaman alır. eğer olgunlaşmadan eril yada dişil enerjimizin artması için, bir başka insan ile bağlantı kurarsak, evrensel kaynağın akışını durdururuz. önce daireyi kendimiz bütünlemeliyiz. bu zaman alır ve ancak bunu sağladıktan sonra yüksek ilişkiler kurabiliriz. böylece, bütünleşmiş bir insanla romantik ilişki kurduğumuzda, bu tür bir ilişki bizim bireysel gelişimimizi engellemez. bu tür ilişkilerde bağımlı olma eğilimi yoktur. çünkü bu insanların ikisi de gelecek mesajları beklemektedirler. bir aşk deneyime ilk başlarken, ilişkinin ilk günlerinde duyulan iyilik ve keyfin tadını, tek başına olduğun zaman çıkarmalı, onu içine almalısın. bundan sonra gelişmeye başlarsın ve kendine uygun romantik ilişkiler sana kendiliğinden bir şekilde ulaşır.

    9. enerji düzeyini arttır! dokuzuncu bilgi der ki; enerji düzeyimiz arttıkça vücudumuzdaki atomların titreşimlerinin düzeyi de artar. kısacası, ruhumuzu arındırıp hafifleriz. her zaman enerji dolu ol ve sevgi konumunda kal. bir kez sevgi konumunu elde ettin mi, hiç bir şey ve hiç kimse sendeki enerjiyi çekip alamaz. aslında, senden taşan enerjinin yarattığı akıntı, aynı oranda enerjiyi senin içine çeker.
hesabın var mı? giriş yap