triatlon

• tamamlanması en zor sporlardan bir tanesidir.
  
  zorlayıcılığı sadece üç farklı disiplinin arka arkaya olmasından değil aynı zamanda da sıralamadan kaynaklanmaktadır.
  
  koşu için dinç olmanız ve kaslarınızın şişmemiş olması gerekir. özellikle 42 km maratonu için.
  ancak öncesinde bisiklet ile bacaklarınızın dermanı itina ile alınır.
  bisiklet için dayanıklılık ve sağlam bacaklar gerekir. ancak ilk kademe olan yüzme ile direnciniz kırılır, bacak, kol ve karın kaslarınız aşırı yüklenir, zorlanır ve şişer.
  
  yani bu spor hangi ibne uydurduysa '' du ben şunların bi aklını alayım da bir daha böyle olur olmaz işlere atlamasınlar'' demiş olmalı. insan evladının yapacağı sıralama değil bu.
  
  efendi gibi koşarsın önce, sonra binersin temiz temiz bisikletine. çok terledin atla suya yüz çık. pırıl pırıl.
• 3,8km yüzme, 180km bisiklet ve 42km kosudan olusan full ironman,
  1,9km yüzme, 90km bisiklet ve 21km kosudan olusan half ironman gibi
  
  manyak versiyonlari olan spor dali.
  
  olimpik standartlari ise 1,5/40/10km olarak belirlenmistir.
  
  tabii eger ilginizi cekse bile bu hayvani mesafelerin daha baslamadan insanin cesaretini kiracagi belli. ama isin güzel tarafi kendi standartlarinizi belirleyerek kendi triatlonunuzu olusturabilmenizdir. mesela güzel bir pazar günü 200m yüzme, 5km bisiklet ve 1 km kosudan olusan bir mikro triatlon ile bu güzel sporu denemeniz tavsiye edilir.
• hiç bir sporu yapmayı bunun kadar istemedim. triatlon kelimesini duydukça obez geçirdiğim yıllar aklıma geliyor ve kendime kızıyorum. bugün obez değilim ama halen bir triatlon çıkaracak fizikte değilim. planlarıma göre iki veya üç yıl içerisinde bir kez olsun bir sprint (hızlı yapacağımdan değil mesafeler makul gözüküyor) triatlonu bitirmeye çalışacağım.
  
  edit: sanırım en keyif alarak edit'lediğim entry bu hayatım boyunca. 2015 senesinde bir olimpik mesafe (antreman yarışı idi) ve iki tane ironman 70.3 yarışını makül^* derece ile bitirdim.
  
  edit2: halen obez değilim ama hafif kilo aldım. bu sene bir tane daha 70.3 bitirdim.
• baslamasina 30 saniye kala suyun icinde kafaniza bone, gozunuzde goggle, etrafinizda heyecanli 100-150 kisi varken insanin kendine "ben ne halt ettim de bu ise kalkistim?" demesini saglayan, bitirdikten 30 saniye sonra da "bi sonraki ne zamana acaba? nerden kayit yapiyoruz?" seklinde bagimlilik yaratan spor disiplini. insani endurance manyagi yapar, dikkat edilmelidir.
• son zamanlarda kendisine olan ilginin ayyuka çıktığı, bol vaktiniz ve paranız varsa yapabileceğiniz bir spordur (acı ama gerçek kusura bakmayın). triatlon, adı üstünde sırayla: yüzme, bisiklet ve koşu sporlarını kapsayan, insan gücünün ve dayanıklılığının sınırlarını zorlayan bir disiplindir. bunun bir de ironman versiyonu var ki, sormayın gitsin. ülkemizde son yıllarda özellikle orta/üst gelir grubunun ilgisini çeken popüler sporlardan biri olmaya yüz tutmuştur ayrıca. ancak millet olarak bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmaya bayıldığımız için böylesine bir spora bile araştırmadan, kendini geliştirmeden cahil cesaretiyle balıklama atlayanları gördükçe dumur oluyor haliyle insan. obez olduğuna bakmadan onca kiloyla triatlon yapıcam ben diyenler mi ararsınız, hayatında bisiklet kullanmamış olmasına rağmen bu sporun yalnızca parayla yapılabildiğini sanıp en iyi bisikleti arayanlar mı? ha bir de, bir yarış bitirmiş olup sosyal medyada bokunu çıkaranlar mı? tamam böyle bir şeyi başarmak insana büyük haz veriyor, orası doğru. ancak bir konuda da millet olarak işin bokunu çıkarmasak öleceğiz hastalığına yakalanmışız bir kere, yapacak bir şey yok.
  
  uzaktan davulun sesi hoş gelir derler. son derece çekici, gücünüzü sınayabileceğiniz bir triatlon yarışını bitirebildiğinizi gördüğünüzde gaza gelip daha fazlasını isteyebilirsiniz. ancak kazın ayağı her zaman öyle olmuyor.
  
  bir insan ya yüzücüdür, ya bisikletçidir ya da koşucudur. aynı anda üçü birden olamaz. bu sporu profesyonel olarak yapan sporcular genellikle yüzücü kökenlidirler. bunun da sebebi, triatlon sporundaki en kritik etabın yüzme etabı olmasıdır. yüzme etabı en çok yaralanma ve ölüm vakalarının görüldüğü etaptır da aynı zamanda. size tavsiye, yüzme branşınıza (özellike açık denizde) çok güvenmiyorsanız bu spor için iki kez düşünün. olabilse bile bu sporu yüksek bir performansla uzun yıllar yapabilmek normal şartlarda mümkün değildir. tamamen farklı kas gruplarını çalıştıran, farklı dayanıklılık, nabız, güç eşiklerine sahip olan üç ayrı sporu aynı anda yapmak kim ne derse desin hiçbir mantıklı kalıba sığdırılamaz. kaldı ki insan vücudunun sınırlarını bu derece son haddine kadar zorlamak, hiçbir koşulda sağlıklı kabul edilemez ve uzun vadede yıpratıcı ve kalıcı sağlık sorunları doğurur. özellikle kırk yaş üstü erkeklerin bu spora başlamadan önce iki kere düşünmeleri gerekiyor.
  
  triatletlerin genellikle kadınlı erkekli kaslı ve oldukça düşük yağ oranlarına sahip olduğunu görebilirsiniz. ama bu, triatlon yapanların kaslı olduğu anlamına gelmiyor; profesyonel triatletler sezon dışında yoğun bir fitness/ağırlık çalışması programından geçerler. veya pilates/yoga gibi destekleyici egzersiz programları uygularlar. yağ/kas oranı ve kilo dengesi bu sporda başarılı olabilmeleri için hayati öneme sahiptir zira. ve bu oranı korumak için içtikleri suyun bile ölçüsü vardır (ya da öyle olması gerekir). yani sahip oldukları vücutların sebebi yalnızca triatlet olmaları değil, fitness yapmaları ve beslenmelerine azami dikkat etmeleridir.
  
  ileri okuma:
  http://www.scientificamerican.com/…-death-swimming/
  http://www.active.com/…-triathlon-a-dangerous-sport
  http://triathlons.thefuntimesguide.com/…_danger.php
  http://www.bloomberg.com/…e-running-triathlons.html
  http://content.sitezoogle.com.s3.amazonaws.com/…433
• derece yapmak mühim değildir bu sporda. önemli olan yarışı tamamlamakdır.
  
  aski halde sizin yerde çamura batmış vücudunuzu ve o gözyaşlarınızın çamurla harmanlanırken " - ya yiter yaa bu ne böyle" şeklindeki haykırışınız çevrenizdeki arkadaşlarınız için paha biçilemez bir "o' an" olucaktır.
  
  kaldı ki çok güçlü bir efora sahip olmak gerekmektedir yarışı tamamlamak için. şöyle ki, öncesinde birkaç ay boyunca bunun ufak çaplı provasını neredeyse hergün tekrarlamanız gerekmekdir. ortama zemin hazırlamak için muakkak bir köpek edinilmeli bir nevi tavşan atlet niyetine.
  ahaha lütfen gülmeyin, koşmasını geçtim çok da iyi yüzerler. özellikle koşarken sprint atmıyor bu it. uyuz olmak elde değil. ve bisiklete de binse tam olucaktı ya neyse.
  
  birde bu sporda en güzel şey sporcunun koşu etabı sırasıda özellikle yüksek bir tepeye tırnacağı sırada yaşadığı yorgunluk ve güneşin kafaya içten içe işlemesi sebebiyle de bir an "- benim ne işim var abi burada?" şeklinde kendi kendine isyan etmesidir ki işte bu tadı seviyorum.
  özledim lan!
• yeni baslayanlar icin (bkz: sprint triatlon)
  
  hollanda'da bu sene ilk sprint'imi tamamladim.
  uzun suredir kosuyorum, uzun mesafelere aliskinim. genel olarak sprint'te mesafeler makul zaten, bitirmek zor degil. amma velakin sprint triatlon adi ustunde, benim gibi isin kolayina kacanlar icin degil, hiz yaristiran gencolar icin.
  
  neyse kavram karmasasina girmeden, dedigim gibi kosu bisiklet su gibi akiyor. ancak ızmir cocuguyuz biz, cesme de hazirlandik yuzmeye. 750m yi serbest stil 20dakikada yuzuyoruz uzerinize afiyet. ama gelin gorun ki, 5 senelik hollanda hayatinda bir kere bile -dibi gozukmuyor diye- ayagimi suya sokmamis insanim ben. ilk defa yaris gunu girecegim. tum vucut.
  
  yaris basladi, kafayi bi daldirdim, hasktir o ne, her yer boyum kadar yosun, sanki arasindan cesetler firlayacak gibi. hadi bir iki kulac zorla birader. zorladim. agzima su kacti. kaygiyla karisik kusma atagi geldi.
  
  bir yandan kendi kendime konusuyorum; napican birader? buraya sabahin korunde sicacik yatagindan kalkip 'vazgecmek' icin mi geldin. yok. skerler. bitirecegim.
  
  heryerime dolanan yosunlar esliginde bitirdim, bisiklet ayagina gectim. alkis kiyamet. cunku sonuncuyum ve herkes tasagini geciyor. dedim sizden korkan sizin gibi olsun gotelekler. (kendi kendine gaza geliyo)
  
  oldukca uzun bir surede bitirdim. olsun.
  
  mutlulugu paha bicilemez.
• inanılmaz kas yapan ve de bir yerden sonra direnç üzerine süper meziyetler katan, kışın ortasında sokaklarda dolaşırken insanın soğuğu bile hissetmemesini sağlayan inanılmaz spor, sırf bu yüzden bile başlanabilir desek de... öyle tamam dememizle başlanamayacak olan spor, napalım belki de ayrı ayrı alırsak.. ancak.
• sporun kralı. dayanıklılık bi yana yarışmacı yarış içersinde kendisiyle de mücadele veriyor. birinci olana 3 altın birden verilmeli.
  
  edit:hatta 2. ye 2 altın, 3. ye de 1 altın verilmeli, evet.
• yunan milletinde bu spora yetenek dedelerinden mirastır. tum ege bölgesi boyunca koş, üstüne de yüz. tek gereken bisiklete konsantre olmak.