• george carlin'in "orta sınıf bütün vergileri öder. fakirler, orta sınıfı korkutmak için vardır. bu ikisi birbirini yerken zenginler bankalarına gidip gelirler." sözleriyle özetlenebilecek durumdur.

    mesela bu ülkede 700 tl alan bir asgari ücretli asla kendisine bu standardı reva görenleri eleştirmez. onun asıl problemi kendisinden 700 tl daha fazla alan herhangi bir çalışanın bu parayı hak etmediğidir. birisi kendisi için insanca yaşayabileceği bir ücret istedi mi ondan biraz daha az alan kesimin hedefi olur. sonra kavga başlar.
  • bu grupları bu hale getiren siyasileri seçenlerin yine aynı gruplar olduğunu düşünürsek paradoks oluşur.

    çözümün en önemli maddesi alt sınıfın eğitim seviyesinin yükseltmektir. yükselirse birbirlerini yemeyi bırakıp çözümleri yukarılarda ararlar.

    ama üst sınıf boş durmaz. devlet kurumları bilimsel evrim araştırmalarına destek vermez ama ilkokuldaki çocuklara din dersi verir. kitaplarda bilimden fazla dinden bahsedilir. kütüphanelerden fazla ibadet mekanları kurarlar. sadece ekonomiden bahsederler, kitap/gazete sayılarından bahsetmezler. opera, tiyatro vs çok önemli değildir. mini etek giyene tecavüz ederler. vs vs..

    dejavu oldum.
  • yukarıdakileri kıs kıs güldürür. böylelikle istenilen kaos ortamı yaratılmış olur. aslında bu bir iç dengedir. iktidarlar kendileriyle uğraşılmasını istemediği zamanlarda belli kesimleri oyalayacak, dikkat dağıtacak çakma ortamlar oluştururlar. bu da o ortamların ürünüdür. kanmayın, aldanmayın.
  • boş beleş insanlarda görülmesi doğal bir uğraş. bu tarz insanlar dizilerden fırsat bulduklarında bu işle uğraşırlar.
  • aldığı ücreti ve çalışma şartlarını başka mesleklerle karşılaştırmayı seven ve bunu yaparken bunu oluşturan sistemi es geçenlerin içine düştüğü durum. sen doğru analiz yapmadığın için zaten o noktadasın. o noktada olmasan zaten sistemin işleyişini görsen bu durumlara düşmez ücret, çalışma şartları arasında kalmazsın. bu durumda olman onlar yüzünden değil kendi tercihlerinden ve sistemi anlamamandan kaynaklanıyor. sistemi oluşturanlarda böylelikle üstlerindeki yükü çarkın dişlilerine bırakıyor ve sistemi yürütmeye devam ediyorlar.
  • sadece türkiye'de değil,diğer yerlerde de görülen bir durumdur.şimdi düşünün,bu insanların çoğunun bir işi bile yok ve bir iş bulmak,yükselmek için rekabet ediyorlar.bu rekabet,aç kalmama ve düzgün yaşama rekabeti sosyal hayatı da ister istemez etkiliyor.zaten bu kesimin eğitim düzeyi de düşük olduğundan nasıl rekabet etmelerinin gerektiği ya da yardımlaşmalarının gerektiğini anlamıyorlar.haliyle bu da her alanda birbirini yemeye dönüşüyor.
  • mantar , alg ve liken arasındaki mutualizm'i andıran merak.
hesabın var mı? giriş yap