• "biz zencileri çok severiz ehuehee ne kadar sempatikler" diyerek "başka zenci"lere yapılan ırkçılığın üstünün örtülmesidir.
  • bu yalani en iyi bilebilecekler, turkiye'deki hakim kimlige sahip olmayanlardir. degistirin bir gun adinizi yorgos'a veya maria'ya, agop veya hasmik'e, bir gununuzu oyle gecirin de sonra konusalim isterseniz turkiye'de irkciligin olup olmadigini.
  • türkiye'de ırkçılığın olmadığını iddia etmek biraz komik kaçar (ancak nedense sadece türküm diyenlerin ırkçılık yaptığı iddia edilir ki buna hiç mi hiç katılmıyorum)

    ırkçılık ırklar arasındaki farklılıklara ve bir ırkın üstünlüğünün savunulduğu bir düşüncedir, ancak bunun yanında yeni bir kavram daha uydurmak istiyorum müsaadenizle:

    (bkz: ülkemizde ırkçılık benzeri uygulamalar)
    bu uygulamalara örnek verecek olursam (hemen bir çırpıda aklıma gelenler): hangi kritere dikkat ediyorum, birbirini kayırma, destekleme, öne çıkarma, diğerlerini aşağı görme, köstekleme, geride bırakma:

    a) hemşehricilik (buraya ne örnek yazsam küfür yerim sanırım)
    b) cemaatçilik ( gayet açık örneğe gerek yok)
    c) mezhepçilik (örnek vermeye gerek var mı?)
    d) sınıf ayrımcılığı (örneğin işçi-patron-zengin-fakir)
    e) okul ayrımcılığı (örneğin: belli okulların mezunları arası)

    ilginç bir örnek vermem gerekirse, suserlerin alamancı başlığına girmelerini salık veririm. ırk, köken, dil, din bağlamında oldukça benzer özelliklere sahip olunsa da, kendimize bu denli benzer insanları ne kadar da aşağılayabildiğimizi gösteren türlü entryler mevcut (alamancı denen insanların, o ülkede de burada da ayrıma tabii tutulması da ayrıca ilginç tabii)

    bir susere tepki göstermiştim mesaj yoluyla ( entrysinde alamancıların beyaz atletine, ter kokusuna, kıl yumaklarına tükürmek isteyen bu arkadaşa "fazla genellemişsin dostum, o kadar olamaz" dediğimde, ilgili suser almanya'daki türklerin %98'inin "gelişmemiş" olduğunu ifade etti. küsuratlı sallasaydı da inanmazdım bu orana tabii. bunun üzerine "peki sence ülkemizdeki "gelişmemiş" insan oranı nedir, onu da bilirsin sen şimdi” deyince, sıkıntı yaşadık tabii kendisiyle)

    konumuza dönelim: alamancı örneğini neden verdim?

    bence ülkemizdeki sorun ırkçılıktan ziyade sevgisizlik, saygısızlık, çekememe, aşağılık kompleksi, zayıfı ezme eğilimi, farklı olana anlayış göstermeme, mahalle baskısı, gelenek-görenek baskısı, dogmatik yaklaşımlar ve zayıfa sabır gösterememedir. ırkçılık olgusu bunun yansımalarından sadece biridir.

    tekrar edeyim: ırkçılığı ülkemizde sadece türk-kürt ekseninde algılamıyorum.
  • türkiye'de ırkçılık var ve hemen hemen her etnisite bu ırkçılığın hedefi oluyor. ancak ırkçılığı uygulayan egemen etnisitenin türk etnisitesi olmadığı da açıktır. etnik türkler de diğer etnisiteler gibi ırkçılığa hedef oluyorlar.

    kürtler'in yasaklanmış dil ve ekinleri dışında türkiye'de türkler'in dilinin, türk tarihinin ve türk ekininin maruz kaldığı saldırıyı hiçbir etnisite yaşantılamamıştır.

    türk dili, sürekli olarak türkçe'ye yabancı sözcük sokmaya çalışan ve varolan yabancı sözcükleri korumak için türkçe sözcüklere karşı haçlı seferi düzenleyen osmanlıcıların saldırısı altındadır.

    türk ekini, türk söylencesindeki önemli kavramları ve adları terörle ilişkilendirerek -kendilerince- türk ekinini güçsüzleştirmeye çalışan islamcıların saldırısı altındadır.

    türk tarihi, türk tarihini yeniden yazıp türkler'in tarihte yaptığı iyi şeyleri yok saymaya veya başkalarına mal etmeye çalışan avrupamerkezciliğin saldırısı altındadır.

    türk kimliği, sürekli olarak türkiye'de yaşayan ve türk olmayan toplumlara saldırıp kendisi türk olmadığı halde türkmüş gibi davranan dönmelerin yarattığı bilgi kirliliğinin saldırısı altındadır.

    turgut özal'ın, recep tayyip erdoğan'ın veya türk olmayan diğer siyasi yetkelerin faşist uygulamaları etnik türkler'e mal edilemez.
  • ırkçılık, etnik-cinsiyetçi ayrımlar gibi bir dolu ötekileştirme olduğundan, bariz bir yalandır. vardır. yaşam bütünlüğünü görüp kendini bilmek erdemi komplekse yer bırakmaz. sıradan evren döngüsü ve unsurların çeşitliliği kutlanır. komplekslerimizden kurtulduğumuz gün, berraklaşacak olay; kimsenin seçme şansı bulunmadığı bir şey yüzünden ötelenmeyi hak etmediği gerçeği...
  • kendi içimizdeki insanlara , kendi içimizdeki milletlere yaptığımız ırkçılık düşünüldüğünde doğru olan önermedir. ancak siyahlara karşı yapılan ırkçılık konusunda genellemenin ötesine geçmez denilebilir , zira diğer milletlerin aksine bu ırkçılığı bilinçli olarak yaptığımızı düşünmüyorum, sebebi de zencileri ırkçılık yapabilecek kadar bile az görüp tanıyor oluşumuzdur herhalde, yada en azından bizim etnik sınıflarımız arasında yerleri olmadığı içindir.

    misal cehaletin dibine vurduğumuz futbol maçlarını düşünürsek, taraftara ona buna yaranmak için rakip futbolcuyu belki etkilerim düşüncesiyle yapılmaya çalışılan saçmasapan bir ırkçılık var ki onu da beceremiyorlar kendileri de ne yaptıklarının farkında değil sanırım. gece maçtan evine döndüğünde dünya vatantaşı statüsünde normalleşen insanlar futbol terörü içerisine girdiklerinde birer şeytana dönüşüyorlar.
  • bu ülkede öyle ırkçılıklar vardır ki; etnik kimlikle başlar, bölgesel kimlikle devam eder (coğrafi bölgelerde yaşayan insanların üstünlük taslaması), şehir ırkçılığına döner (81 ilimizde en mert en yiğit ildir, hepsine göre diğeri türlü türlü dümenler çevirir.), komşu köyler bile birbirini sevmez yukarı köy davaroların, aşağı köy hıyartolarındır. seferoğulları kendilerince moderndir yemeği çatalla yer, tellioğulları geri kalmış, kabadır yemeği ellerinen yer.
    bu ülkede ırkçılık; siyasette, sporda hatta sanatta bile vardır. ille afrika asıllılara yapılan ırkçılığı arıyosanız bi o eksikti işte şimdi çıktı
hesabın var mı? giriş yap