• çok kötüdür. insanlar sana hep var olmayan birine aşık olmuşsun gibi davranırlar.
    sanki hayal aleminde yaratmışsın o karakteri.yada hayalperestsin.ben cok etkilenirim mesela roman karakterlerinden hani ona dense tamam da.yahu bu senin benim gibi kanlı canlı insan.nefes alıyor aynı dünyada yaşıyorsunuz neden olmasın. neden bu duyguları ''ergenlik'' olarak adlandırıyorlar anlamıyorum.
    ben abuk subuk çığlık atan,ağlayan kendini yerden yere vuran sapık modları kastetmiyorum.insanca da beğenebilirsin yani.
    filmi çıkınca yada gösteri olunca gitmek istiyorsun seni yerden yere atanlarla aynı kefeye koyuyorlar lütfen ama hayranlık başka aşk başka.
    onun 5 kulağı yokki senin benim gibi etten kemikten.
    sen anca rüyanda görürsün diyenleri mora çevirin ey aşıklar!
  • 12 sene önceydi. 6 yaş büyüktü benden. olabilte benim için vardı. bir mantığa oturtmuştum kendimce. haftanın dört günü gece program yaptığı yere gider izlerdim. 2-3 ay sürdü bu durum. yaşım bile tutmuyordu çalıştığı yere gidip izlemeye ama risk alıyordum ben. çevremdekiler olaya değişik tepkiler veriyorlardı. bir de gidip kendisine de söyledim. konuşmuştuk çalıştığı yerde. hani bir insana hem böye şaşırarak hem diyecek bir şey bulamayacak gibi bakarsın ya, işte aynı öyle bakıp "çok küçüksün be yavrum" demişti. söyledikten sonra bile öyle bakıyordu.

    belki merak eden olur, deniz çelik idi.
  • 92 de sibel can a aşıktım, dolabıma fotograflarını yapıstırıyodum. ablam gördü güldü diye sinirden ağlamıştım. genç yaşta ünlüye aşık olmak kötü birşeydir. şimdi de vikingsteki adamın karısından hoşlanıyorum ama aşık olmadım, game of thrones taki ejderhalı kız da fena değil hani.
  • şevval samın küçük yaşta başına gelmiştir. ünlü futbolcunun yanına gidip "ben size aşığım" dediğinde o ünlü futbolcu petit danone reklamından fırlamış gibi kendisine büyü de gel demiştir. ancak yıllar sonra noolmuştur, o platonik aşk gerçeğe dönüşmüş metin tekin ve şevval sam evlenmişlerdir. şimdi boşandılar o ayrı.. sonuç olarak (bkz: umudunu kaybetmemek)
  • sizden başka birilerinin de ona aşık olduğunu peşinen kabullenmeyi gerektirir öncelikle.
  • ünlü kişiye ünlü olmadan önce aşık olmuş olabilirsiniz. tabi tüm arkadaş çevrenize aşkınızı duyurmuş da olabilirsiniz.

    ondan sonra yıllar geçse bile adamın/kadının adı arkadaş çevrenizce 'seninki' olarak kalır. 'seninki beyaz showda aç izle', 'seninki şunu yapmış', 'seninki bunu yapmış' temalı mesajlar telefonlar mailler bitmez.

    o bütün türkiyeninki olsa da 'seninki'dir.
  • "ama o evli ve bir çocuğu var" diyerek ağlamaklı olmanıza bile neden olabilecek tuhaf bir durum
    (bkz: alvaro recoba)
  • iki formasyonda karsimiza cikmaktadir:

    1) televizyonlardan, gazetelerden, sinemadan tanidigimiz, o veya bu sekilde une kavusmus, kamuoyuna kendisini tanitmis bir kimseyle tanisip duygusal bir yakinlik** duymaya baslamaktir.

    2) platonik olarak vuku bulan, tanismadan etmeden, sadece medyadan takip edilen birine kafayi takmaktir. platonik ask bile olamaz. olsa olsa kafayi bozmaktir. liv tyler adli kimseye mutemadiyen beslenen duygudur.
  • gerçek hayatta tanısanız belki de aşık olmayacağınız bir insanın suretine aşık olmaktır. (bkz: sevmek zamanı)
  • yıllar yıllar ve hatta yıllar önce (bkz: uzay heparı) için içine düştüğüm durum. ilk aşkımdı, bir kaç ay sonra vefat etti. az mı ağladım arkandan, ah uzay, ince yakışıklım..
hesabın var mı? giriş yap