• ve iste bir diger amerikan hezeyani, ziyani, sacmaligi...

    avrupa ulkelerindeki trendi yakalamis genclige ozenen amerikali universite gencligine annemin tahta bezi olarak bile kullanmayacagi kumastan yapilmis t-shirtleri ucuz baskilarla minimum 30 dolardan kakalayan magazalar zinciri.

    iceri her girdiginde hayko cepkin konseri ya da emo cocuklarin toplanip, gelenden gecenden sigara istedigi yapi kredi kulturun onu atmosferi yakalarsin. bu pacasi bilezik kadar, ayaktaki ayakkabiyi lahmacuncu kuregi kadar gosteren pantolonlar giyen, yaz kis pusiden bozma alli morlu bir sali sarinip gezen gotik-egzotik amerikan cocuklarinin alayi burdan giyinir. bu baglamda bahsi gecen tarzda giyinen turk gotik ve emolari, amerikadaki muadillerinden cok daha sanslidirlar. zira butun o tisortleri, antin kuntin ev esyalarinin tamamini beyoglundaki herhangi bi pasajda cok daha makul bir fiyata temin edebilirler ki bunlarin giydiklerini uzerine yakistirabilenleri son derece basarilidirlar.

    kot pantolon satiyolar mesela, gotu boklu levi's, yani ole cok alisilagelmisin disinda bisiy yok. eline bi ceket aliyosun, hani fiyati uygunsa gideri var diye dusunuyosun. ehh model siradan, kumas ortalama, renkte ozel bi can alicilik yok. fiyat; turgay seren'den ali sami icin gelsin, "ebenin..."

    ecnebi arkadaslariyla magazayi gezerken "ooowwww this is so cuute" diye inileyen turk gencini de anlamam hic. aznavur pasaji var beyoglunda, atlas var... bildin mi?
  • insan tarz sahibiyse çeşit çeşit bazen hiç beklemediği mağazalardan bulduğu parçalarla akla gelmedik kombinler yapar ya, bu mağaza bunu kendi yapamayanlar için bakın vintage görünümlü tarz kıyafetler bunlardır, kombinler de şöyle şöyle olur şöyle giyilir kolaycılığıdır.sattığı şey kıyafetlerin kendisinden çok, bu 'hiç estetik algısı ve yaratıcılık sahibi olmadan da tarz görünebilirsiniz çünkü en kuul olanı biz seçtik zaten' türü yaklaşımıdır.ancak benim bu mağazada esas nefret ettiğim şey, ne 'orjinal tarz sahibi olma' yı pazarlaması ne de fazla fiyatlandırılmış ürünler.32 beden olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu şeklinde süregelen yeme bozuklukları-kendiyle barışık olmama hali vs. yi destekler şekilde sağlıksız zayıflık güzeldir anlayışını yansıtan ürün ve modelleridir.
    sopa gibi bir kıza giydirilmiş 'daha az yemek ye' gibi bir yazısı olan tişört satan bir yere hala aaa ama ne kadar bohem ne kadar rererö diyenin alnına tekme atayım.

    http://images.huffingtonpost.com/…03at8.24.13am.png
  • dukkanlarinda sattiklari voting is for old people yazili tisortler yuzunden, ozellikle demokrat partili, duyarli kitlenin tepkisini cekmis, ironi ile apatiyi ayird etmekten aciz magazalar zinciri.
  • hippi ve bohem gibi kavramlarin ruhunu yakalayamamis amerikan gencliginin*, illa ki hippi ve illa ki bohem ve illa ki degisik ve illa ki egzotiklige merakli oldugunu gostermek icin alisveris yaptigi, egzotik tasarimli* kiyafetleri ve dekoratif mallari yuksek fiyata bu wannabelere (bir imaji elde etmeye calisan anlaminda) kakalayan magaza zinciri.

    oysa ki iki adim ilerideki hint dukkanindaki hintli amcamizla muhabbet edip, isminin pradap oldugunu, mallarini rajastan'in ramatisvar kasabasindan getirdigini ogrenip, renkten renge sari'lere dokunup 10 dolara turlu fonksiyonlari olan* sari'lerden alip gayet mutlu ve en azindan kiyisindan kosesinden biraz egzotikligi yakalamis bir insan olarak evine gidebilir kisi. fakat bunun yerine, gayet amerikan bir mekan olan hangar vari, saticilarinin "biz cool'uz, cool bizden sorulur" baki$ini cool damgasina ac musterisinden esirgemedigi yere gider bir cok evine ve ustbasina egzotiklik getirmeye calisan genclik, ne de olsa bir nevi see and be seen yeridir burasi, hintli amcayla muhabbete girmeye gerek falan da kalmayacaktir hem de boylece, ona mallarini nereden getirttigini sormak ,ne de olsa onemsizdir bunlar, tamamen paketlenmis, tertemiz, eller kirlenmeden egzotiklik ve bohemlik satin alinacaktir urban outfittersdan, hem de 10 dolar yerine 40 dolar catir catir odenerek. olsun degerdir buna, pradap amcamizin magazasi guzelim sari'leriyle sinek avlarken urban outfitters, kendilerini cool yapacak mala* normalinin uc kati para saymis ama gene de mutlu, yuzlerinde tebesumlerle magazayi terkeden genclikle dolup tasacaktir.
  • web sitesinde çok beğendiğim şeyler göremesem de mağazaya gittiğimde istiyorum hepsini istiyoruum diyerek daldığım giyim aksesuar vs zinciri.
    tabi en fazla bi kazak alıp çıkabiliyorsun fiyatlardan ötürü.

    ev ve dekorasyon kısmında aynı hissiyatı yaşadığım diğer bir marka ise anthropologie ki zaten urban outfitters ile aynı firmaya ait markalar imiş.
  • uzerinde sosyolojik bir calisma yapilmasi gereken bir dukkandir. ozellikle amerikan gencleri arasinda cok populer olan dukkan, aslinda amerikan hayat tarzini ve amerikan espiri anlayisini anlamak icin bi$ilmi$ kaftandir. bu dukkanda erkek reonunda uzerinde "ride me" ( bana bin) yaz t-shirtlerden, kadin bolumunde " i am a groupie and i am looking for a rockstar"( turkce o alarak sole aciklanabilir: yatacak bir rock sarkicisi ariyorum) yazan tshirtlere kadar bir yigin enteresan tshirt, kiyafet, ayakkabi gibin bir yigin giyim e$yasi vardir... bu dukkanin aynisina benzeri turkiyede acilsa, istiklal caddesinde uzerinde "bana bin" yazan t-shirtlerle dolasan kirolar olsa...hayat ne eglenceli olurdu kim bilir?
  • annane gardrobunu hatirlatiyo. sanki kucukken ve gunduzleri annanede kalirken, hava kotuyken ve ben yine odalari (iki odayi) kesfetmece oynuyorken, ve dolaplarin cekmecelerin en icine dalip herseye burnumu sokup, tek basima hayaller kurarak kendimce eglendigim oyunlardan birinde, dolabin icinden acilan bir kapi urban outfitters'a cikmis gibi. kolyeler, ceketler, sanki naftalin kokusu, eski pusku tulden etekler, garip gurup ayakkabilar gibi. bilmiyorum gercekten var mi oyle bir durum, hakikaten dusundukce burnuma naftalin kokusu geliyor. ha uzerinde etiketlerin olmasi, fahis fiyatlarla standart marjinallik satmasi ayri bir konu elbette, benim yasadigim sey bir alisveris dukkanindan cok bir muze gezisi, bir cocukluk fantazisi gibi birsey. bunlarin hepsini bir ortamda bulunuyor (sunuluyor) olmasinin getirdigi saskinlik. alisveristen cok deneyim bazli sanki. onlar zaten annane giysileri, esyalari, oyle bakilir en fazla denenir, alinmaz ki? belki de fazla safim, o da mumkun...
  • hipsterlara sezonda 14 sterlinden bildiğimiz babaanne patiği satan marka. halbuki hamamönündeki teyzelerde aynısını 2 liraya bulabilirler.
  • hipsterlıkta yeni bir seviyeye gelmiş marka. 1970'de kent state university'de açılan ateş sonucu dört öğrencinin ölümüne bir sürü de yaralanmaya neden olan facia "anısına" şu şekil kanlı bir sweatshirt tasarımı yapıp ortalığı ayağa kaldırmışlar. yara deşmek ve acı üzerinden prim yapmakla suçlanmaları 3 saniye sürmüş tabi.
    sonra özür dilemeler, efendim ben öyle demek istemedimler.

    bilmiyorum bunu kendi kendine yapmış aşırı uzun boylu zayıf ve kambur bir çocuk giyse "unutmadık unutturmayacağız" olur muydu. o da benim için bir merak unsuru.
hesabın var mı? giriş yap