• filmlerini birer gün arayla izlediğim jordan peele filmi.

    beklentim epey yüksekti get out sebebiyle ama bu sefer beğenemedim. korku filmi olarak lanse edilmesine rağmen gönül rahatlığıyla izleyebilir benim gibi korku filmi izleyemeyen güruh. ha gerilim mi? ehh biraz. bu yorum muhtemelen bana düşmez ama bir olmamışlık var sanki filmde.

    sonundaki twist için de şöyle söyleyeyim; umut sarıkaya'nın "neyse eve gideyim şu peyniri yiyeyim" adamına dönüştüm..
  • film izlemekten anlamayan arkadaşların gereksiz şişirdiğini düşündüğüm film oldu. genelde bir filmi izlemeden önce buraya uğrar ekşici arkadaşların yorumlarına güvenerek izlerdim lakin bu seferlik us filmi çokça (!) beğeni aldığı için bodoslama daldım filme. dalan yerlerime kıran girsin berbat ötesi bir filmdi. son dakikasına kadar değecek birşey aradım ama ı ıh. sonu için değmez arkadaşlar, zaten filmin başını biraz geçince anlıyorsunuz finali. 2 saatim heba oldu bunu izleyeceğime adam sandler filmlerini ellinci kez izleseydim daha çok keyif alırdım.
  • --- spoiler ---

    fena film değildi fakat senaryodaki boşluklar yüzünden odaklanmak zordu. filmin atmosferine giremedim çünkü seyirciye yeterli bilgi verilmiyor.

    'başarısız giden bir kopyalama deneyi sonucu biz burada terk edildik' gerçekten yeterli bir açıklama mı? sizi kim kopyaladı? nasıl kopyaladı? nasıl bu kadar kolay deneyden vazgeçtiler? vazgeçtiler diye öylece terk etmelerinin güvensiz olacağını bilmiyorlar mı? böylesine büyük bir deneyi yeryüzüne çıkışın bu kadar kolay olduğu bir yerde mi yaptılar?
    kısacası film kendi içinde tutarlı olmaya çalışmamış. böyle olunca da bir türlü filmin etkisine kapılamadım. kendi mantık çerçevesine uymayan sahneler yüzünden sürekli kafamdaki sorularla izledim.
    filmi izleyenlerin açıklama yapmaya çalıştıkları teorilerden bazılarını okudum. hepsi çok zorlama, bazıları da gülünç. bunları seyirciye bırakmamaları lazımdı.

    sağlam bir korku ya da gerilim filmi olduğunu söylemek zor. açıkçası ne korktum, ne de gerilerek izledim. sadece bu mantıksızlıklar bir kalıba girecek mi diye bekledim.

    keşke bu kadar mesaj kaygısı güdeceklerine, ilk önce kendi içinde tutarlı sahneleri olan bir film yapmayı deneselermiş.

    filmin en beğendiğim yanı müzikleriydi. i got 5 on it'in değişik versiyonları müthişti.

    --- spoiler ---
  • uslu kelimesinde var.

    yöntem manasına gelen "usul" kelimesinde de var.

    "usturuplu"da hakeza...

    demek ki akıl, usul, uslu ve usturuplu olan şeylere mündemiç bir şey.

    uslu uslu, usul usul, usturuplu usturuplu, usullere uygun bir hayat. mis.
  • bir çeşit korku ağırlıklı distopya filmi denebilir. henüz bitirdim filmi. yorumları okumadan kendi yorumumu hızlıca yapayım; iki doğamız arasındaki savaşın anlatımı denebilir. kültür ile bastırdığımız (konuşamayan, alet kullanamayan yani kabaca kültür edinememiş ilkel benliğimiz yani id) ilksel doğamızın, çok daha güçlü geri gelmesidir. bence bu kadar basit. makaslar, bebeklerin kafasını kesmeler usun yitimi, o sözde klonların konuşma özürlü gibi oluşları hep idin yani ilksel (kültür öncesi) doğamız olması.

    anlamayacak bir şey yok; bugünkü insanoğlunu anlatan bir film. aslında o en sonunda hikayesini öğrendiğimiz kız hepimiziz. artık postmodern çağdayız; bastırma bitti! özgürce her şeyi yaşıyoruz. hep bu özendirilmiyor mu? tıpkı o kızın hesapta klonunu kaçırıp bilince zorla çıkması gibi.
  • durduk yere adamın amına koyan şarkılar listesindeki riverside parçası:

    https://open.spotify.com/…ck/2mlbsyayres8gmabrb6osf

    https://www.youtube.com/watch?v=hsostoit3nc

    sözleri şöyle:

    --- spoiler ---

    there's a place where i feel you
    and i know you mean more to me
    still waiting
    still holding time

    there's a place where i feel you
    and i know i mean more to you
    still waiting
    still holding time

    --- spoiler ---

    benzer söz dizimine sahip benzer bir parça için de ayrıca bkz:

    saturnus - for your demons
  • us (2019)

    ilk uzun metrajı get out ile son yılların en başarılı ve özgün gerilimlerinden birine imza atmış jordan peele'nin 2. filmi us, yaratıcı ve özgün bir fikre sahip, farklı anlatısı ve başarılı sonuyla, türe bambaşka bir hava getirmiş filmlerden biri. konu; adel ve gabe birbirini çok seven ve iki çocuğu olan, mutlu bir çifttir. birkaç günlüğüne kafa dinlemek için gittikleri bir sahil evinde, bir gece ansızın kapılarında dört kişilik bir ailenin belirdiğini farkederler. bu aile kısa bir süre sonra kötü niyetli olduğunu belli eder ve zorla eve girer. eve giren bu aile, evine girdikleri ailenin kopyasıdır. film, her ne kadar korku öğeleri ve unsurları ile ön plana çıkmasa da, gerilim unsurlarını ustaca kullanması ve işlemesiyle, gerçekten çok başarılı. yer yer içerisine yerleştirilen mizahi öğeler eğreti durmuyor kesinlikle. kullanılan müzikler ise efsane, filmin farklı konusuna ve atmosferine cuk oturuyor bu müzikler. başlarda kendisini tüketmiş paradoks ve paralel evrenler filmlerinden bir tanesiymiş gibi izlenim veren film, sonrasında bundan sıyrılması ve bunu kendi içerisinde mantığa oturtmasıyla takdirimi kazandı. tünellerin altında yaşayan insanlar fikri çok yaratıcı. bu insanlar bir deney sonucu mu oluştular, yoksa hikayede anlatıldığı gibi tanrı'nın bir sınavı mı tartışmaya açık. film de zaten bu kısmıyla ilgilenmiyor hiç. insanın en büyük düşmanı kendisidiri anlatıyor, bunu yaparken de insanlar arasındaki sınıfsal farklılıkları da eleştiriyor.

    --- spoiler ---

    adel'in ormanda klon kızını öldürmeden geri dönmesi ve klon adel'in gerçek jason'ı kaçırdıktan sonra ona zarar vermemesi ve klonların arasında konuşan tek kişinin klon adel olması filmin sonunda çok güzel yerine oturuyor. bu arada klon jason'ın yüzünün nasıl yandığının gösterilmemesi ve jason'ın sihirbazlık numaraları için çakmağını kullanması da, klon jason'ın yüzünü yakanın gerçek jason olduğunu gösteren güzel ve zekice bir ayrıntı.

    --- spoiler ---

    12 years a slave filmiyle en iyi yardımcı kadın oyuncu oscarı kazanmış lupita nyong'o ise filmin oyunculuk açığını tek başına dolduruyor. gerçekten çok iyi oynamış, çok başarılı. get out'tan pek bir eksiği olduğunu düşünmediğim, oldukça başarılı gerilim unsurlarına sahip, bulduğu yaratıcı ve özgün fikrin hakkını vermiş ve türe farklı bir hava getirmiş çok başarılı bir film us. bu tarz filmlerin çoğalmasını ümit ediyorum ve türü sevenlere tavsiye ediyorum.

    7.7 / 10
  • öz türkçede akıl demektir.
  • david nicholls'un 2014 tarihli romanı.

    romanda 25 yıldır evli olan bir çiftin ve onların üniversiteye gitmeye hazırlanan oğlunun birlikte avrupa turuna çıkması, bu tur boyunca yaşanan gerilimler ve çiftin geçmişlerinde yaşadıkları olaylar ailenin babası douglas tarafından anlatılıyor. romanın başarısı ise douglas olayları kendi tarafından anlatsa da karşı tarafın ne düşündüğünü de kaçırmıyorsunuz çünkü douglas olayları o kadar ironik ve bazen komik anlatıyor ki siz aslında olayın hiç de öyle olmadığını hissediyorsunuz.

    2014 man booker ödülü için aday olan roman, bbc tarafından 4 bölümlük bir dizi olarak ekrana uyarlanmış ve 2020 eylül'de yayınlanmış. dizinin oyuncuları tom hollander, saskia reeves and tom taylor olmuş.
hesabın var mı? giriş yap