• güp güp güp güp (...) güp güp güp güp şeklindedir. piçkurusu koştuğu yerden mutlaka geri döner.
  • şu an 3. evimdeyim. son üç aya kadar tesadüfen hep üst katta oturdum. yani üstten gelen bir gürültüye alışık değilim. apartmanda bir komşum vardı ara sıra akşam kahveye gittiğimde üst katındaki gelen çocuk gürültüsüne bile tahammül edemiyordum. şimdi üç aydır taşındığım bu arakat dairede, başıma gelmiş durumda. koşma - atlama - bağırarak çığlıklı sesler. bir de gece 23.00'ten sonra oluyor genelde. sanki apartmanda değil villada yaşıyorlar, aşağıda katta insan yaşamıyor.
    dün akşam bir kaç kez tavana vurdum, oralı olan olmadı. çocukları odalarında oynatmayı akıl etseler, salona gürültü gelmeyecek. 23.00'te fırlar derecesinde çıktım. adam kapıyı açtı.
    ji ji- sizden çok gürültü geliyor ve bu akşam artık tavan yaptı.
    - bu akşam çok misafirimiz vardı ondandır
    ji ji -genellikle böyle... bu akşam aşırı gürültüye maruz kalınca, bende rahatsız olduğum için sizi de bu saatte rahatsız etmek zorunda kaldım.
    - şu an da var mıydı? misafirlerimiz gitti.
    ji ji - evet koşturma ve sandalye -koltuk itikleme sesleri
    - dikkat ederiz, zaten normalde geç geliyoruz akşamları
    ji ji - zaten geç saatte oluyor gürültü
    - geçenlerde güvenlik geldi bizi siz şikayet ettiniz heralde
    ji ji- pazar günü gündüz gezmiş eve gelmiş , 21.00'den sonra kim matkap çalıştırıyorsa onu şikayet ettim. lüften akşam 21.00'den sonra dikkat edelim.

    bakalım ne olacak. insanlar ise, bir dönüp bakıp kendilerine düzelme yoluna giderler. aynen devam ederse, 'insan' diyemeyeceğim, kendilerine.

    edit : imla

    cumartesi akşamı 23.00'ten sonra tekrar tavanı vurduruan, 'aşağıda insan yaşıyor' diye bağırtan durum. hayvanlar artık anlaşıldı. büyükler de ayak tabanlarını dan-dan vurup yürümeler, tak tuk çakmalar. hayvan evlatları diyecek daha fazla bir şey yok. insan olsalar, 2.yi söyletmezlerdi.
  • en ust katta oturuyorsaniz korku filmindesiniz demektir.
  • insanda o koşan çocukların bacaklarını alıp götüne sokma isteği uyandıran ses. bitane benim üst katımda var ordan biliyorum. daha sessiz olmalarını rica ettiğinizde de maalesef benim üst kattakiler gibi insan değillerse hadise kavgayla sonuçlanıyor ve de çözümsüz kalıyor. o çocuklar da her gün tepenizde kosmaya devam ediyor. cidden sinir bir durum.

    ama tabii bu durumda benim gibi alternatif çözümler üretilebilir. ben bi ara arabalarını çizmeyi düşünüyodum ama maalesef arabaları yokmuş. -bi arkadasımın annesi de sürekli kapılarına bisiklet bırakan komsunun bisiklet lastiklerini asitle yakmıs. ben bunu da takdir etmiştim sahsen- şimdi kendimi unutturma evresindeyim ama tabii ki o tepemdeki gürültüler yanıtsız kalmayacak. ben tezimi bu gürültüde yazmaya calişiyosam onlara da bir iyilik düşünücem. çünkü ben bu gibi durumlarda çocuga değil anasına babasına sinir oluyorum. ya o çocuk anladık da, bu yetişkin olmayı öğrenmeyecek mi, her gün en az 3 saat-abartısız- evde koşup top oynamanın rahatsız edici bir sey oldugunu bilmeyecek mi?? her seyi gectim sen o sese nasıl tahammül ediyosun be kadın!!!ulan üst kattakiler size her gün topunuzun allah belasını versin diye bagıran benim işte tamam mı??
  • zamanında sahip olduğum güzide komşumun, ayaklarına terlik olarak ne geçirdiğini tam kestiremediğim çocuklarının bitmek bilmez sesi. ben nal taktırdıklarından şüphe ediyordum.
  • ''ev alma komşu al'' deyimini oluşturan temel taşlardan biridir. tependeki o çocuk koşuyorsa ne sabahın körü dinleyecek ne gecenin bir yarısı. hep koşacaktır. annesi de bir kenarda ağzını yayarak onu izleyecek konuyla ilgili en ufak bir eğitim aklının ucundan geçmeyecektir. çocuktur o çocuk. gayet normaldir. ona göre kabullenmek, çekmek zorundasındır. eğer çekemiyorsan şansına küseceksindir. tükaka olan hep sensindir, ne biçim insansındır?
  • bir de yanına ağlayan çocuk sosu eklendi mi tadından yenmez.

    (bkz: bir cinnet her şeyi çözer)
  • insanı bireysel silahlanmaya zorlayan sebeplerdendir.
  • bayadır derdini çektiğim husus. bi şey okumayı yazmayı geçtim, sessizlik denen şeyin nasıl bir şey olduğunu unuttum adeta. en uyuz olduğum tayfa da ''çocuktur tabi ki koşar, katlanacaksın'' tayfası.

    ben maruz kalan olarak anlatayım bu işin aslını. veya günde 2-3 saat koşan çocuktan rahatsız olmaz, çocuktur işte he der geçer. çocuktur tv izleyeceğine koşması lazım diyorsanız, alır parka götürürsünüz. buna zamanınız yoksa, zaman ayıramayacağınız veledi neden peydah ediyorsunuz acaba aq? kedi falan alın, başının çaresine bakan hayvan.

    ancak eşek gibi çalışıyorsunuz akşam 21 de eve geliyorsunuz bu trafikte, gece 3 e kadar bam bam bam üstte çocuklar koşar, büyükler bağıra çağıra afedersiniz ''anırırsa'' bu gürültüye maruz kalan komşunun katlanması gereken bir şey değil, gürültü yapan komşunun başkalarının sağlığını, psikolojisini umursamayan, çocuğunu da eğitemeyen bir çomar olduğunu gösterir.

    kanunlar, yönetmelikler haybeye konulmuş şeyler değildir. sen tatil günlerinde, diğer günlerin sabah erken saatlerde ve akşamın geç saatlerinde gürültü yapamazsın arkadaşım. dinlenme saatleridir bunlar. kimse kimseye misafir çağırmasın, çocuklar koşmasın demiyor, saat gece 1 de artık herkes evine dönmeli diyor, kesin artık lan diyor.
  • eski evimizde aşmış bir versiyonu olan çocuktur bu. bizim üst kattaki velet uzun koridor boyunca koşuyor koşuyor sonra da güüüm diye yere atlıyordu. yerde ne vardı bilmiyorum ama sanki gerinip gerinip havuza atlıyormuş gibi..kıçı başı kırılmıyor muydu onu da bilmiyorum. birkaç defa kapılarına çıktım, söylendim falan ama nafile. bir çocuğu azarlayarak tamamen susturmuş kim var ki biz başaralım.
hesabın var mı? giriş yap