• bazilari kola ile iciyor. sikicem onlari.
  • yalniz ickidir..

    bira arkadaslarla otururken muhabbete eslik eder, votka gece cikildiginda uygun bir secimdir, tekila kutlama ve eglenceye aittir, raki mezesiyle ve ortamiyla gelir, ve bunun gibi her ickinin yaninda birileri mutlaka vardir..

    ama viski hep en yalniz oldugunuz zamanda yakininizdadir..
  • üç ülkede farklı yöntemlerle üretildiği için scotch whisky, irish whiskey ve bourbon diye üçe ayrılan alkollü içecek.

    - bourbon, abd' de üretilir ve bir kez damıtılır (bkz: distilasyon). (bkz: jack daniels)
    (bkz: jim beam)
    - scotch, iki kere distille edilir. ayrıca yapımında kullanılan tahıllar, damıtılmadan önce açık ateşte kurutulur ve ateşin dumanı tahıllara siner. bu yüzden, scotchda bir yanık kokusu hissedilir. (tabii ben burda harbi malt viskiden bahsediyorum). (bkz: macallan)
    (bkz: laphroaig) (bkz: talisker) (bkz: glenmorangie)
    - irish whiskey, üç kere damıtılır. tahılları da sac üzerine kurutulduğu için, ateşin dumanı sinmez ve scotch'da olduğu gibi yanık kokusu hissedilmez. (bkz: jameson) (bkz: bushmills)
  • tadı nedense tahta kurusuna benzetilen içki. tahta kurusunun tadını bilen bir adamın damak zevkine güvenmem ben açıkçası.

    yıllar sonra öğrenince: viskiler fıçılarda olgunlaştırıldığı için nemli tahta aromasının yarattığı çağrışım nedeniyle bu benzetme yapılmaktadır ve bu benzetmeyi yapanın en azından aroma-tad çağrışım yeteneğine güvenirim.
  • ''bir kadeh viski içtiğimde bir başka adam olurum
    o bir başka adam bir kadeh viski ister''
  • yasalara göre scotch viski en az üç yıl fıçıda bekletilmelidir. kalitesi düşük viskiler üç yıl geçer geçmez hemen şişelenir. ancak kaliteli viskiler dört, beş, hatta on yıl bekletildikten sonra şişelenir. ayrıca kaliteli scotch viskiler, diğerlerinin aksine bourbon fıçılarında değil, çeşni katması bakımından, içinde daha önce kıymetli ispanyol şarabı sherry bekletilmiş olan fıçılarda dinlendirilerek hazırlanır.

    ana maddesi: tahıl, nişasta ve arpa maltı.

    viski dünyanın pek çok ülkesinde, değişik metod ve isimlerle üretilir ve viski üretimi çok eski yıllara dayanır. viski konusunda iskoçya, irlanda ve amerika dünyanın üç büyük üreticisidir. iskoçlar yüzyıllardır viski üretiyor. iskoç viskilerine ait ilk yazılı belge, 1494 tarihlidir. irlanda viskisi ikinci sırayı takip ediyor ve iskoç viskisiyle aralarında bir rekabet var. irlandalılar 1608 tarihli dünyanın ruhsatlı en eski damıtımevine sahipler öncesinde ise viskilerini kaçak damıtıyorlardı. uzun zaman aristokratların himayesinde üretilmiş, ancak 1900'lü yılların başlarından itibaren yavaş yavaş el değiştirmeye başlayarak, küçük esnafların da üretimi öğrenmesiyle geniş bir alana yayılmıştır yani zamanla viski üretimi aile imalatı olmaktan çıkıp bir sanayi haline gelmiştir. irlanda'nın dünya piyasalarına çıkan viskilerinden sadece üçü single malt. amerikan viskileri ise her yönüyle irlanda ve iskoç viskilerinden farklı. amerikan viskilerinin en önemli kategorisi ise bourbonlar. iskoçya, irlanda ve amerika'dan sonra dünyanın dördüncü büyük viski üreticisi kanada'dır ancak kanada viskileri iddiasizdır.

    viski çok yönlü bir içkidir. yani nasıl içileceği tamamen tercihlere göre şekil kazanır. genelde sek ve az bir miktar su ile sunulur. irlandalılar'ın güzel bir lafı vardır "bir erkeğe iki şeyi asla yapmayacaksın. birincisi karısına sarkıntılık, ikincisi viskisine su koymak". viskiyi çoğunlukla markasıyla söylerler. viski geldiği zaman bardağın yanında küçük bir sürahide su bulunur ve herkes isteğine göre su koyar. ancak buz ya da farklı içiceklerle karıştırılarak ferahlatıcı bir "long drink" de olabilir. soda, limonata, ginger ale ile birlikte içilebilir. son zamanlarda "harmanlanmış scotch", yemeklerde şarap yerine içilen bir içki olarak tercih edilirken, "sek maltlı scotch", aperatif ya da yemek sonrası içkisidir. viskinin hangi sıcaklıkta içilmesi gerektiği ile ilgili bir zorunluluk yoktur, tamamen tercihe kalmıştır.

    bir yudum alıp ağızda hafif dolaştırıldıktan sonra viskinin tadına varılır. iyi bir malt viski o kadar yoğun olur ki, kokladığınızda bile sanki bir yudum almuş kadar tatmin olup, bir yudum daha almak için biraz daha beklemeyi tercih edebilirsiniz. çünkü doymuş olursunuz. viskilerin nerede üretildiğini ve özelliklerini bilerek içmek gerekir. viskiyi türüne ve bölgesine göre farklı yerlerde ve farklı zamanlarda içmek gerekiyor.
    iskoçya'da viski daha çok suyla ya da birayla tercih edilir, yanında ise peynir de çikolata da yenir ve viski içimi iskoçlar'dan öğrenilir.
  • bu bok bana yaramiyor. artik bunu kendime itiraf etmenin vakti geldi. dun gece esimin is arkadasinin dogum gunune katildik, icki su gibi akiyor diye verdim viskiyi bunyeye verdim allah verdim. temiz bir sise icmisimdir o bir kac saatte. hersey yolunda gorunuyordu yani ben oyle oldugunu saniyorum, bilincim yerinde, yaptigim ettigim herseyin farkindayim ama sorun su ki; yaptigim her haltin son derece normal, gayet duruma uygun oldugunu dusunuyor insan. lan o bir kac saatte yaptigim rezilligin haddi hesabi yok nesi normal? 3 farkli kizi dansa kaldirdim, 2 kizi esimin yaninda optum, moonwalk yaparken dogum gunu sahibi cocugun babasina carptim, mikrofonu elime alip olanca gucumle cocugun suratina "happy birthday motherfucker!" diye bagirdim, cebimdeki butun kartvizitleri kari kiza dagittim, barmen viski bitti dedi diye suratina "c'moooon! fuck you mate!" dedim, esimi dansa kaldirmaya curet eden baska bir sarhosun kiz arkadasini ben dansa kaldirdim, ustune bi de kartimi verdim, tango festivali icin istanbula yeni gitmis donmus bir kizi istanbula davet ettim ki ben istanbulda yasamiyorum sacmaliga bak ( bunu esim dedi ben hatirlamiyorum ), partide canli muzik yapan baska bir cocugun boynuna doladigi hincal uluc esarbini cozup elime aldim salladim, bir elimde viski bardagim varken bana tutmasi icin sarabini veren bir kizin sarabini kafaya dikip bos bardagi eline verdim. of allahim neler neler. bugun butun gun ayilmaya calisirken bunlarin birazini hatirlayip yerin dibine girmek bir yana, esim de iki dakkada bir alay ettikce gece hayati neredeyse sifirlanmis birinin boylesine bir partiye gittiginde nasil kravati kafasina takip dellenebildigini nihayet anladim. bi boku az yaparsan patlamasi buyuk oluyor. dedim ayda bi kez de olsa klube bara gidelim sonra rezil olmayalim. olan ben oluyorum da neyse. yani sozun ozu bunu buraya yaziyorum ki daha beterinden korunabileyim. ickinin hangi turune abanirsan sarhos olursun eyvallah da, bu viski de buzu iyi ayarlanirsa oyle guzel gidiyor ki birader durdurulmasi guc bir super kahraman gibi hissediyor insan. allah belasini versin seviyorum bu ickiyi.
  • kesinlikle burjuva ickisi seklinde bok atanlara aldirmayip habire icilmesi gereken icki. muhendislerin biricik dostu. ozellikle tarihte viski icmeyip de santiyede calisan insaat muhendisine ratlanmamistir.
  • bundan çok öncesinde aldığım notlara istinaden;

    abd’de toplanılan ilk verginin sebebidir.

    1700’lü yıllarda o kadar çok tüketiliyordu ki bunun üzerindeki ciro sayesinde ulaşım (viski taşımacılığı), tarım (tahıl üretimi), depolama sektörleri kendilerine gelişecek alanı bu tüketim sayesinde buldu

    avrupa’da bir dönem maaşın bir bölümü için yapılan ödeme türü. (100 sterlin + 3 şişe viski gibi)

    kaçak olanları ile gerçeklerini ayırmak adına sayesinde bilimi ilerletmiş

    scotch whisky’nin ortaya çıkmasına ön ayak olan, vııı. henry’nin boşanmasına izin vermeyen roma katolik kilisesi’dir. bundan sonra kral henry ingiltereyi roma katolik kilisesi’nden ayırır ve kendi kilisesi olan anglikan kilisesi’ni kurar. bundan ötürü beş parasız kalan papazlar iskoçya’ya gider ve burada halk bu papazlardan viski yapmasını öğrenir ve metodlarını geliştirirler. bundan sonra her önüne gelen viski imal eder ve avrupa’ya satarlar.

    ay parlatıcı tabiri, vergiden muaf içki üretmek isteyen kişilerin gece vakti viski üretmesinden doğmuştur.

    iskoçya – ingiltere birleşmesi’nden sonra viski üreticilerine vergi getiren ingiliz hükümetine karşı gelen iskoç üreticiler ayaklanır ve ingiltere iskoçya’yı tekrar işgal eder.
    iskoçya’da yol şartları çok kötüydü, böylelikle iskoçya’da yollar inşa edildi. bu dönemin en geniş ve en modern yollardı. işin trajikomik yanı, bu kaçak viski üreticisi tüccarlara içkilerini taşımak için imkan sağladı. bu yollar o kadar
    iyiydi ki, bugünkü asfalt yolların temelini oluşturmaktadır.

    abd’deki viski damıtma şirketleri arta kalan arpa posalarını inekleri beslemek için ayrıca satıyor ve daha çok para kazanıyorlardı. fakat sonra inekler alkolik olup herhangi bir şey yemez olur ve süt üreticileri süt daha beyaz olsun diyar içine alçı katarlar. bu ortaya çıktıktan sonra amerika gıda ve ilaç kurumu kurulmuş ve gıdalar devlet tarafından kontrol edilmeye başlanmıştır.

    ilk petrol üretimi viski damıtma işleminden kopyalanmıştır. fosil yakıtlar kullanılmaya başkandıkça balina yağı kullanılmasından vaz geçilmiştir. hatta ham petrol birimi olan varil kelimesi viski’nin yıllandırıldığı veya bekletildiği viski varillerinden gelmiştir ve ilk kullandıkları variller viski varilleridir.

    viski çeşitleri aşağıdaki gibidir:

    amerikan – abd / tek sefer damıtma / maltının %51’inin mısırdan yapılmış olması gerekir

    scocth – iskoçya / iki kez damıtma / yapımında kullanılan tahıllar, çimlendirildikten sonra çimlenmenin durdurulması için özel fırınlarda, açık ateşte kurutulur ve bu sebeple ateşin dumanı tahıllara siner. yakıt olarak torf (turba) kullanılır. bu yüzden, iskoç viskisinde is kokusu hissedilir.

    ırısh – irlanda / tahılları da sac üzerine kurutulduğu için, ateşin dumanı sinmez ve iskoç viskisinde olduğu gibi yanık kokusu hissedilmez.

    kimi yerde “whiskey” kimi yerde “whisky” olarak geçer. iskoçya’da whisky olarak kullanılır.

    scotch whisky – 700 lt, en az 3 yıl meşe fıçı, 94,8 dereceden fazla – 40 dereceden az olamaz
    okyanus, tuzlu olmasına sebebiyet verir.
    turba, isli olmasına sebebiyet verir.

    scotch viskiler

    scotch damıtımevleri 3 çeşit piyasaya girer – single malt, harmanlanmış malt veya harmanlanmış scotch
    kimi damıtımevleri malt viski yapmaz sadece ünlü markalara harmanlanmış viski imalatı yapar.

    bardak – tombul ve yukarı doğru daralan. aroma yukarı çıkar ama sıkışır ve direkt kokuyu burna götürür.

    tadlarını değişik lezzetleri içlerinde bekletildiği ve daha önce başka içki imalatlarında kullanılmış fıçılardan ya da bulundukları yerlerin coğrafyasından da alırlar. örneğin daha önce porto şarabı yapılmış bir fıçıda bekletilen viski halen fıçının ahşap damarları içerisinde bulunan şarapla buluşur bambaşka bir lezzet kazanır. yada ısland bölgesinin viskileri ada ikliminin ve okyanusun etkisiyle tuzlu ve iyotlu tada sahip olurlar.

    single malt – tek bir damıtımevinin üretip şişelediği viskiler. fiyatı en yüksek viskilerdir. bulunduğu bölgelerdeki damıtımevlerine göre isimlendirilirler:

    speyside (hafif, tatlı, zengin aroma) – aberlour, glenfiddich, glenviet, macallan, aberlour, ardmore, auchroisk, aultmore, balmenach, balvenie, benriach, benrinnes, benromach, brackla, braeval, cardhu, cragganmore, craigellachie, dailuaine, dufftown, glen elgin, glen grant, glen moray, glen spey, glenallachie, glendronach, glendullan, glenfarclas, glenglassaugh, glenrothes, glentauchers, ınchgower, kininvie, knockando, knockdhu, linkwood, longmorn, macduff, mannochmore, mortlach, speyburn, strathisla, speyside, tamdhu, tamnavulin, tomintoul, tormore

    highland (kuvvetli, taze ve meyveli) – aberfeldy, balblair, ben nevis, blair athol, clynelish, dalmore, dalwhinnie, deanston, edradour, fettercairn, glen garioch, glen ord, glencadam, glengoyne, glenmorangie, glenturret, loch lomond, lochnagar, oban, old pulteney, teaninich, tomatin, tullibardine, wolfburn
    ısland (yüksek karakter, yüksek tuz) – talisker, abhainn dearg, arran, barra, blackwood, highland park, ısle of jura, scapa, tobermory

    ıslay (yüksek karakter, isli, hafif tuzlu) - ardbeg, bowmore, bruichladdich, bunnahabhain, caol ıla, kilchoman, lagavulin, laphroaig / en ünlü viskilerdir.

    lowland (hafif, tatlı, kuru) – glenkinchie, auchentoshan, bladnoch

    campbeltown (isli, odunsu ve kuru) – glen scotia, glengyle ve springbank
    ayrıca bu bölgelerde çeşitli sebeplerle kapanmış veya sadece şişeleme (monthballed) yapan birçok eski damıtımevi bulunmaktadır. ballechin, banff, ben wyvis, brora, caperdonich, dallas dhu, finnieston, glenflagler, glenugie, glenury, hazelburn, ımperial, kinclaith, ladyburn, littlemill, lochside, millburn, north port, parkmore, pittyvaich, port charlotte, port ellen, rosebank, st. magdalene.

    harmanlanmış malt - en az %51 malt viski içermesi gerekir ve farklı malt viskilerin birleşmesinden oluşur. (johnnie walker green lebel, monkey shoulder, the big smoke, big peat)

    tahıl viskisi – genel olarak harmanlanmış (blended) viski için yapılır, sadece tahıl viski çok az yapılmasına karşın bunların adı cameronbridge (single grain), girvan, north british (single grain), strathclyde’dır.

    harmanlanmış iskoç viskiler (blended scotch) – çeşitli viski üreticisinin karışımı ile ortaya çıkar. bir viskinin

    harmanlanmış iskoç viskisi olabilmesi için en az %51 malt içermesi gerekir. harmanlanmış viskide harmana katılan en genç viski o viskinin yaşını belirler.
    malt whiskey + grain whiskey = blended whiskey
    dünya pazarında viski denince akla genellikle harmanlanmış iskoç viskileri gelir. bu viskiler buz ve sodayla içmenin yanı sıra kokteyl yapımında da kullanır
    bilinen markaları: bailie nicol jarvie, bell's, beneagles, black & white, black bottle, black dog, buchanan's, chivas regal, clan macgregor, cutty sark, dewar's, dimple, douglas xo, dynamic woman, the famous grouse, grand old parr, grand macnish, grant's, haig, hankey bannister, highland axe, highland queen blended scotch whisky, hunter's glen, jon, mark, and robbo's, johnnie walker, j&b (justerini & brooks), label 5, long john, sandy mac old scotch whisky, maq scotch, morriston gold, old ınverness, old smuggler, pig's nose, pinch, passport scotch, queen anne, royal salute, sir edward's, sheep dip, sheep dip old hebridean, smith sinclair, something special, stewart's cream of the barley, teacher's highland cream, tè bheag, vat 69, william lawson's, white horse, whyte & mackay

    ırish whiskey

    iskoç viskilerindeki turba’dan kaynaklanan is tadını beğenmeyen insanların tercihi olan viski çeşididir. genellikle az su katılarak içilir.
    iskoç viskilerinden farklı olarak 3 kez damıtıldığı için daha yumuşak bir içimi vardır. kurutma işlemi sac üzerinde olduğu için is kokusu olmaz.
    irlanda viskilerinde asıl fark yaratan "single pot still whiskey" denilen viski üretim türüdür. bu viski çimlendirilmeden mayalanan arpa ile, çimlendirip mayalanmayan arpanın karışımıyla yapılır.
    (jameson, bushmills, kilbeggan, tullamore)

    ırısh single malt – brogan's legacy ırish single malt, a drop of the ırish, bushmills single malt, cadenhead's peated single malt, clonmel single malt, clontarf, connemara, erin go bragh, ınish beg turk single malt, knappogue castle, locke's single malt, merrys single malt, michael collins single malt, preston millennium malt, shanahans, shannon grain single malt, slaney malt, suir peated malt, the ırishman single malt, the wild geese single malt ırish whiskey, tullamore dew single malt, tyrconnell

    ırish single pot still – old comber, daly's of tullamore, dungourney 1964, dunville's vr, dunville's three crowns, green spot, jameson 15 year old pot still, midleton, redbreast, willie napier 1945

    ırish single grain – greenore, teeling

    ırish blended – avoca, ballygeary, brennans, bushmills, cassidy's, clontarf 1014, coleraine, concannon, crested ten, dunphys, erin's ısle, feckin ırish whiskey, finian's five provinces, golden ırish, grace, hewitts, ınishowen, jameson ırish whiskey, john l. sullivan ırish whiskey, kilbeggan, locke's, michael collins blend, midleton very rare, millars, murphy's, old kilkenny, o'briens, o'neills, old dublin, paddy, powers gold label, red breast blend, slane castle, strangford gold, tullamore dew, writers tears

    amerikan whiskey

    scotch viskilerde arpa maltı kullanılırken burada mısır, çavday, buğday veya maltlanmamış arpa kullanılmaktadır. amerikan yasalarına göre yıllandırıldığı fıçılar sadece bir kez kullanılıabiliyor.

    bourbon – vanilya kokusu ve tadı olur genelde, iki sene içi yakılmış fıçılarda bekletilir ve bundan dolayı daha koyudur. jim beam, jim beam black.

    tennessee – bourbon imalatı ile hemen hemen aynıdır. damıtıldıktan sonra kömürden süzülerek fıçılara konmaktadır. jack daniel’s

    viskiler üretimi sonrasında fıçılarda dinlenmeye bırakılır. bu dinlenme esnasında mevsimden etkilenme üst düzeydedir. en çok etkilenen kesim en süt katta bulunan kesimdir.
    bu raflarda duran viski fıçıların, tadını ve kokusunu aldığı fıçı ile olan ilişkileri en üst düzeydedir. bu viskinin en kaliteli halini barındıran fıçıların adı single barrel’dır.
    bununla birlikte en yüksek firenin verildiği alan burasıdır.
    her yıl %2’sinin fire verilirken bu raflarda fire oranı %15 hatta %20’lere çıkabilmektedir.
    bu firenin adına the angel’s share yani meleklerin payı adı verilir. doğal olarak da en yukarı bölgeye de the angel’s roost yani meleklerin konağı adı verilir.
  • şahsi fikrime göre dünya üzerindeki en "en" alkollü içecek.

    bana göre ideal servis şekli sektir -hiçbir şeyle karıştırmadan ve buz atmadan içiniz.

    önerilerime gelecek olursak,

    *the glenlivet nadurra 16 yıllık: nam-ı diğer, speyside'ın gülü. bunun %48 "standard cask strength" olanı da var ama benim tavsiyem, alkol oranı üretimden üretime değişen ve küsuratıyla gayet orijinal duran, klasik 16 yıllık nadurra. ismi gaelce doğal kelimesinden gelen bu arkadaş gayet berrak bir renge sahiptir. boğazınızdan inerken bir yakar ama asla damakta acı bir tat bırakmaz. içtikçe içesi gelir insanın. bir pernod ricard üretimi olarak, hem bulunabilirlik, hem de fiyat-performans açısından caziptir. viski tüketimimin bu denli artmasından birinci derecede sorumlu olan bir tür ateş suyu.

    *yamazaki 18 yıllık: kör tadımlarda iskoç rakiplerini gömmeye başlayan japon viskilerine dair efsaneyi henüz duymadıysanız; bu fenomeni şahsen deneyimlemek için alın size bir fırsat. yamazaki, viski fanatiklerinden kitlelere yayılmaya yeni yeni başlayan japon üretimlerinin en önemlilerinden biri şüphesiz. tek noksanı, 18 yıllık sınıflamadaki çoğu rakibinden pahalı olması. bunun da bir çözümü var tabi ki. harman viski içmeyi göze alarak, nikka from the barrel'a yöneleceksiniz ve japonlardan uzak kalmayacaksınız.

    *dalmore king alexander iii: kendisi highland bölgesinden katılıyor ve yarışmacı arkadaşlara başarılar diliyor. sık viski tadımı yapan insanların getirdiği eleştirilerle başlayalım öncelikle; %40 alkol yeterli ağırlığı vermiyor; o kadar karmaşık işlemden geçtikten sonra daha karakterli bir viski olması gerekirdi; ve görece pahalı. bana soracak olursanız, üzerinde çok çalışılmış bir yumuşaklığı var. hatta sanat eseri seviyesindeki bir yumuşaklık bu bahsettiğim -yağ gibi kaymak deyimi sanki bu viski için bulunmuş. viski içmek ana konu değilse, duruma daha iyi uyacak bir seçenek düşünemiyorum bu sebepten ötürü. ayrıca her içildiğinde ismi hakkındaki hikayeyi yad etme fırsatı da cabası. sonradan dalmore'un sahibi olacak clan mackenzie'ye üye birinin 1263'te iskoç kralı üçüncü alexander'ı bir geyiğin altında ezilmekten kurtarmasına dayanıyor bu viskinin ismi. tüm dalmore şişelerindeki geyik figürü de bu olaydan geliyor.

    *talisker 10 yıllık: adalar bölgesinden nadide bir seçim. öncelikle talisker alacaksanız, son dönemde çok havalı sunumlarla her yerde karşımıza çıkan yaş ibaresiz ürünlerini tercih etmemenizi tavsiye ederek başlayayım ("57 north" üretimini bir kenara ayırıyorum sadece; gerçekten iyi gidiyor). bunların içimi kötü mü? tabi ki hayır. hepsi talisker gibi prestijli bir üreticinin elinden çıkıyor sonuçta. fakat 12 yaş altı tek maltlar arasında sürekli ödüller alan, senelerdir süren üretimi ve uygun fiyatıyla gönüllere taht kurmuş bir klasik olan talisker 10 yıllık varken sıranın diğerlerine gelmemesi lazım. hatta daha ileri götüreyim, talisker 10 yıllık varken, johnnie walker black label ve chivas regal 12 yıllık gibi harman viskiler duty free'leri ve yurt sathındaki bilimum barları nasıl kontrol edebiliyor şaşıyorum. işte bunlar hep pazarlama...

    not 1: bir başka büyük viski bölgesi olan lowland'den örnek veremedim çünkü çok haşır neşir değiliz. diageo'ya ait olan glenkinchie, aralarında en çok tutulanlardan ve benim az da olsa fikir sahibi olduğum tek üretici.

    not 2: ayrıca az için lütfen. arzdan çok talep olan bir dönem yaşıyoruz ve viski kıtlığı olma ihtimali var,
    http://www.smithsonianmag.com/…re-180951390/?no-ist
hesabın var mı? giriş yap