9 entry daha
  • 8-9 yıldır bunu hiç bıkmadan yapan ben(d)im bu, 14-15 yaşımda ailemin yanından ayrılıp adını sadece kitaplarda, televizyonda gördüğüm şehre adım attım. tek başıma! kimsem olmadan. “bir bahane olsun da memlekete gideyim” (13 saat) derdim hep. yıllarca da böyle devam etti bu serüven. nasıl mı kırıldı bitmek bilmeyen hevesim; her gittiğimde artık yanımda olmayan insanlarla anılarımın canlandığını, sokaklarda birlikte oynadığımızı, bağırışlarımızları, ağlayışlarımızı, küfredişlerimizi hissediyorum, duyuyorum kulaklarımda. sonra da “bu sefer niye geldim” diyorum kendime, soluk anılara mı?

    sözün özü; artık sadece sıkıntılı birkaç günün bittiğinin habercisidir vize sonrası, alınan biletlerin, valiz teslimlerinin, molalarda zamanı değerlendirmenin pek de heyecanı kalmamıştır
  • uzun süre savaşıp harap ve bitap düşmüş orduya benzer. hele ki sınavdan sonra zaten..

    arada anakaraya gidip takviye güç alması, ikmal tamamlaması ve en önemlisi yaralandığını belli etmeden yaralarını sarması gerekir. asıl muharebe olan finaller karşısında bu halde çakması hiç iyi neticeler vermez.
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap