• tesadüf vardır yoktur, tesadüf yoktur yaratıcı vardır geyiklerine girmeden bir olay aktaracağım. yaş 18 19 üniversiteye yeni başlamışız, internet yeni yeni kullanılıyor. o zamanlar sakallı bir amca vardı ms chat miydi neydi, sohbet odaları vardı girip kız düşürcez hesapta (üniversite kızlar teklif ediyora inanmışız bir kere, hatta o kadar ki üniversitede kızlar açıp geziyor sanıyoruz, ama bunun doğru olmadığını anlamamız çok geç olmadı kendimizi internetin başında sohbet odasında bulduk, sanki herkes internetten tanışıp akşamına sevişiyor, çok malmışız düşündüm de şimdi) neyse kaldığımız yerden devam edelim. oturduk arkadaşlar masayı açtırdık, girdik bir sohbet odasına.kız nicki olanlara saklıyoruz özelden mesajlar atıyoruz. genelde bizim asıldığımız kıza asılana laflar küfürler. ne oldu ne olmadı anlamadım ama bir ara birilerine acayip atarlanıyoruz, öyle yapıcaz seni böyle yapıcaz. sen bizim kim olduğumuzu biliyon mu lafını yazmamla kulaklarımda yaz lan yaz paşadayız (mehmet ali paşa o zaman izmitin en boktan yeri, şimdi her yeri boktan o ayrı) cümlesini duymam bir oldu, arkadaşın söylemediğine emin olduğum cümleyi duyunca etrafıma bir baktım 5 8 ergen bizim gibi, dünyanın en tehlikeli yaratığı gaza gelmiş ergendir. arkadaşla birbirimizr baktık, hiç konuşmadan yavaştan sohbet odasını ve bilgisayarı kapatıp parayı ödeyip kaçarak uzaklaşmıştık. hadi internet kullanan azdı internet kafe azdı ama aynı kafedekilerde olmasın ya.
  • aktardığım takdirde sözlükte kartların tekrar dağıtılacağı ölçüde büyüklük içeren tesadüftür.
  • babam seneler önce bir trafik kazası geçirmişti ve toplam 18 yolcusu 1 de şoförü ile 19 kişinin içinde bulunduğu minibüsten tek sağ çıkan kişi olmuştu. o günden beri ölümden korkmaz, deprem olsun kılını kıpırdatmaz falan.

    en yakın arkadaşımla da 25 yıldır arkadaşız, ilkokuldan beri, onun kuzeniyle de bir 15 yıldır falan arkadaşız ve kuzeninin babasının, kuzeni çok küçükken bir kazada vefat ettiğini biliyorum. ama tabii aramızda hiç baban nasıl öldü, ne zaman öldü muhabbeti geçmemişti. bir gün ben yine babamın korkusuzluğunu ve sebebini anlatırken bu çocukluk arkadaşım hangi kazaydı bu deyince detaylarını anlattım. bursa'nın merkezinden inegöl ilçesine giden araç bir kamyonla çarpışıyor ve araçtaki herkes, babam hariç ölüyor. seneyi falan söyleyince arkadaşım benim kuzenin babası o kazada öldü dedi.

    o zamanlar, yani kaza olduğunda biz tanışmıyorduk tabii ki arkadaşımla da onun kuzeniyle de. ben o zaman 4-5 yaşlarındaydım ve başka bir ilçede oturuyorduk. özetle bugün en yakın 5 6 arkadaşımdan biri olan kişinin babasının öldüğü ve sadece benim babamın sağ çıktığı araç aynı araçmış.
  • yok.
    hiç bir şey tesadüf değildir.
    hayat seçimlerin, sonucudur.
    her sonuç, seçilenin neticesidir.
  • yeni evlenmişim tatildeyiz. tv'de serdar ortaç var, *
    kapattım ses devam ediyor şarkı başka ama. bu ne diye baktım adam otelde sahne alıyor.
    ertesi gün uçaktayız dönüş zamanı. akşamki olayı anlatıyorum bir baktım öndeki sırada oturuyor. *
    tesadüfün bu kadarı derken eve gidiyoruz dolap boş alışverişe carrefour'a geçiyoruz izdiham var. “doktor bu ne?”
    serdar ortaç'ın imza günü.
    tesadüften ziyade lanet gibi.
  • bir gün birine kırılmıştım ve klasik veda cümlesi yazıp onunla bütün iletişimi kestim yarın sabah ailemle piknik yapmak için arabaya bindim nereye gideceğimize yolda karar verdik ve geldiğimizde bir sürü insan arasında onu gördüm tam karşı masada oturuyordu.

    gerçekten ağzım açık kalmıştı ikimiz baya şaşırmıştık bu duruma
  • o belçikalı bir veletken ailesiyle kalkana tatile gelmiş, aynı sene ben de ailemle kalkana tatile gitmiştim ve yanyana olan butik otellerde kalmışız.

    biz de bunu bu olaydan 13 sene sonra ispanya'da sevgili olup onun türkiye'ye geldiği vakitki fotolarına bakarken keşfediyoruz. hayat çok değişik. bir dahaki denk gelmemiz ne zaman olacak acaba?

    ya da kim bilir daha kaç kişi ile yolumuz karşılaşır gibi oldu ve seneler sonraya itelendi...
  • askere giderken ankara'dan aldığım biletle yola çıktım. otobüste yan koltuguma oturan arkadaşın da benim gibi asker olduğunu öğrendim. o arkadaşla aynı şehre gidip, aynı tugaya, aynı alaya ve aynı boluge düştük. ranzarimizda alt üst oldu. hayattaki en sevdiğim arkadaşı bu tesadüfler silsilesiyle tanıdım.
  • diyarbakır'da bir avm çıkışında kayserili ve yıllardır görmediğim eski bir arkadaşıma rastladım. o beni tanımasa ben onu tanıyamazdım.
hesabın var mı? giriş yap