• yolda yalnız başınıza yürürken, karşınızdan gelenlerin gözlerinin içine bakmak hatta gözlerinin içine bakarak gülümsemek.

    eğer bu oyunu oynarken çocuk yaşlarınızdaysanız; karşıdan gelen kişi başınızı okşayabilir, şirin şirin gülümseyebilir ya da "arkamdakine mi gülüyor bu çocuk acaba?" gibilerinden arkaya bakış atabilir.

    yetişkinseniz, bu oyunu oynayacağınız oyun arkadaşınızı doğru seçmenizde fayda vardır. yaşlılar ayrı ayrı tepki verir; kalakalır bazıları, bazıları gülümser, "sen kimin çocuğusun?"a varana değin gider bu. yaşıt bir karşı cinsse eğer "ay bu bana mı bakıyor ne" kızarması belirir yüzünde, ya da donakalır, çevirir gözlerini gözlerinizden.
    hem cinsinizse eğer, kaşlarını çatması en çok görülen mimiktir. eğer o gün keyifli bir gülüş, samimi bir bakış yakaladıysanız, o günün galibi sizsinizdir.
    bu oyunu oynarken bir yığın yüz, ifade, mimik yakalarsınız, bu yakaladıklarınızı bir gün belki de bir yerlere taşırsınız.

    sokakta giderken, kendi kendime
    gülümsediğimin farkına vardığım zaman
    beni deli zannedeceklerini düşünüp
    gülümsüyorum*
  • kişinin yayalık hususunda deneyimi arttıkça kendi kendine geliştirdiği bir takım oyun çeşitleri bulunur. özellikle toplu taşıma araçlarına para kaptırmak istemeyen bünyeler günlerinin büyük bir kısmını yürüyerek geçirdiklerinden bu sıkıcı aktiviteyi renklendirmek için kafa çalışır, eğlence aranır, bulunur.
    benim kendi adıma en sevdiğim oyun çocukluktan bu yana değşmeyen kimseye dokunmamaca oyunudur. etrafımdaki herkesin yürüyüş hızını analiz ettikten sonra seri ve akılcı manevralarla omuzları çekerek, yan dönerek, kimseye dokunmadan rakiplerimi (bkz: rakip) ekarte etmeye çalışırım. kimisi hatalı sollama yapar çarpışırız sinir olurum. allah belasını versindir onun. ama bir canım gitmiştir, yapacak birşey de yoktur artık.
    eskiden araba seside çıkartıyordum ama vazgeçtim şimdi şimdi.
  • yolda görülen ufak bir taşı tekmeleye tekmeleye eve kadar götürmek de yolda zamanın çabuk geçmesi için faydalı olabilir. fakat mühim olan taş abuk subuk yerlere gitse de ısrarla aynı taşı tekmelemeye devam etmek, farklı taşlara geçiş yapmamaktır, taş tekmeleyicilik istikrar gerektiren bir müessesedir.
    bir keresinde tekmelediğim bir taş park etmiş bir arabanın altına girmişti de 5 saat arabanın şöförünün gelip arabasını alıp gitmesini beklemiştim*.
  • sokaktaki desenlerin ustune basmadan yurumeye cali$mak
  • yalnız oynanması en keyifli oyunlar topluluğu, sadece bir yolunuz olması yeterli. istiklal caddesi gibi bir caddede çalışıyorsanız, oynaması keyifli, sabah saatlerinde zihin açıcı özelliği taşır. şöyle ki efenim, her sabah aynı saatte gittiğiniz yoldaki karşıdan gelen insanları kaydetmek ve bunlar üzerine fikir yürütüp, ertesi gün görülecek mi, görülecekse nerede? (yani dünden önceki aynı konumda mı, yoksa biraz daha farklı bir konumda mı) gibi sorularla keyifli bir boğuşma oyunu.
    misal, caddede yürümeye başlanır, dün beyoğlu pasajı mevkiinde kaydettiğimiz, üzerindekilerden yeşil rengi sevdiği belli, muhtemelen çevredeki bankalarda çalışacak kıvamdaki, takımlı ablayı, fransız konsolosluğu mevkiinde gördüysek ya o erkencidir bugün, ya biz geç kalmışızdır bunun muhasebesi yapılır hemen. üzerinde spor bir kıyafet olduğundan dün biçtiğiniz meslek bugün geçerliliğini kaybeder. bu kaydettiklerimiz birikir birikir, artık aynı saatlerde karşılıklı yol aldığınız insanlara belli sıfatlar tanımlar, belli özelliklerini algılamaya başlarsınız. keyiflidir ama her gün yapılmaması sanki daha iyi olur, yorucu bir meşgaledir. gözlem gözlerinizi açar, yanında da hayal gücünüzü genişletmek ekstrası olur.
  • -yoldan geçen arabalara''bilader tekerlek dönüyor''diye bağırmak.
    -yolda yürürken yüksek yerlere* tek ayağınızı koyup diğer ayağınızı tutmak*
  • yürürken oynanabilen en zevkli oyunlardan birisi de takipçiliktir. fakat bu oyun için yürürken bir yere ulaşmak gibi bir amacınızın olmaması gerekmektedir, tek amacınız yürümek ve sadece yürümek olmalıdır.
    istiklal caddesi önünüzde bolca seçenek olması ve ilginç güzergahlar bulundurması nedeniyle ideal bir oyun alanıdır.

    oyun oldukça basittir. yolda yürürken birini seçersiniz - seçim esnasında mutlaka rastgele davranmalısınız, takip temek için çok güzel bir kızın geçmesini beklemek amaçlarınız için uygun olmayacaktır - ve takip etmeye başlarsınız. takip ettiğiniz kişiyi ve sizi rahatsız etmeyecek bir mesafe tespit eder ve nereye giderse gitsin takip edersiniz.

    şimdi farkettim ki oyunu bu şekilde yalnızca birisini takip etmek olarak açıklayınca hem zevksiz hem amaçsız hem de sapıkça bir oyunmuş gibi görünebiliyor. o yüzden oyunun püf noktalarını ve zihinsel aktiviteleri de açıklamam gerekiyor sanırım. belki farklı bir bakış açısı gelişmesini sağlayabilirim.

    takip sırasında yapmanız gereken en önemli şey sadece ve sadece takip ettiğiniz kişiye konsantre olmaktır. etraftaki mağazaları, yoldan geçen insanları izlemek yasak. sürekli takip ettiğiniz kişiye bakmalı, vücut hatlarını, yürüyüş tarzını, mümkün olduğunca mimiklerini, saçlarını nasıl taradığını ve bunlar gibi her türlü ufak detayı incelemeli ve bu kişinin nasıl birisi olduğunu tahmin etmeye çalışıp onun hakkında teoriler geliştirmelisiniz. öyle ki o an için hayatınızdaki en önemli ve tek şey takip ettiğiniz kişi olmalıdır. zihninizi tamemen boşaltmaya ve sadece o kişiye yoğunlaşmaya çalışmalısınız.

    bu oyunun faydaları :

    1. boş bir gününüzde yapacak bir şey bulmuş olursunuz.
    2. bolca yürümüş olursunuz, spor olur.
    3. tam bir konsantrasyon sağlarsanız zihninizi boşaltmak ve hayatınızdaki sorunlardan uzaklaşmak için bir fırsat kazanmış olursunuz.
    4. hiç tanımadığınız ve sizin farkınızda bile olmayan bir kişinin bir an için sizin için önemli olduğunu düşünmek ilginç bir deneyim olabilir.
    5. bazen daha önce hiç görmediğiniz ilginç yerlere gidebilir, başka türlü göremediğiniz şeyler görebilirsiniz.
    6. kimi zaman taksimde daha önce gitmediğiniz yeni bir mekana**`: restoran gitmek isteyebilrisiniz, bu şekilde yeni yerler de öğrenme şansınız olabilir.

    bu oyunun kötü yanları :

    1. kişiye yalnızlık hissi verir.
    2. yaptığınız şeyin yanlış olduğu hissine kapılabilirsiniz, birini takip etmek takip ettiğiniz kişi için iyi bir şey değildir.
    3. normalde gitmek istemeyeceğiniz veya tehlikeli olabilecek yerlere gidebilirsiniz.
    4. takip ettiğiniz kişi geri dönmesi zor bir yere gidebilir. dönüş zor olur.

    not1: birini takip ederken sıkılırsanız bırakın. ama başka birini takip etmeyin. sıkıldıysanız bu oyunu oynayamıyorsunuz demektir. başka birini seçmenin bir faydası olmayacaktır. tabi güzel bir bayan seçip kalçalarına bakmayı tercih edebilirsiniz, bu göz zevkiniz için faydalı olabilir, ama oyun için olmaz.

    not2: bir keresinde birini taksimden avcılara kadar takip etmiştim*. otobüsün arkasından koşmak zorunda kalmıştım.
  • istiklal veya tramvay rayı bulunduran başka bir caddede oynanabilecek bir oyun:
    iki kişi iki rayın üzerinde yan yana yürür, hem dengesini koruyup hem de arada diğerini dürtükler. ilk düşen kaybeder. alkol seviyesinin yüksekliği tavsiye edilen bir unsur olsa da tramvayın gelip iki leş bırakmamasına dikkat edilmelidir.
  • çok sıkı fıkı olmayan çiftlerin (bkz: istiklal de sarmaş dolaş yürüyen tipler/@peder zickler) arasından geçip gol atmak
hesabın var mı? giriş yap