• ulan fenerin yıllar sonra şampiyonlar ligine katılma ihtimali doğdu,onda da şampiyonlar ligi bitti amk zuhahahahahahahahaha
  • lan aklıma aziz yıldırım geldi gece gece.

    'göreceksiniz uefa çatırdayacak' diyordu.

    aziz başkan sana zamanında az sövmedim ama çok değişik bir adamdın he :)
  • isterlerse dünya süper ligi kursunlar, bu jenerasyondan sonra futbol artık eskisi kadar izlenmeyecek. bu yüzden orta ve uzun vadede hiçbir işe yaramayacak.

    bizim zamanımızda, maçları ücretsiz bir şekilde herkesin izleyebileceği kanallardan takip ediyorduk. şimdiki çocuklar, kanallar paralı olduğu için maç izleyemiyor. maç izleyemeyen çocuk, büyüyünce futbol sever mi?

    şimdiki çocuklar tiktok çocuğu. en fazla 2 dakika boyunca odaklanabiliyor. 2 saatlik maç boyunca 2-3 gol atılacak diye odaklanıp beklemezler.

    üzgünüm, futbolun ömrü ya 15 ya da 20 sene kaldı. ondan sonra da meraklısı izler belki ama onların sayısı da şimdi voleybol, hentbol izleyenler kadar olur.

    edit: bunu futbolun karar vericileri de görüyor.

    https://twitter.com/…tatus/1384468051005956099?s=19
  • çok büyük takımların birbirleriyle oynamasını keyifli kılan etmenlerden biri de sürekli olmamasıdır. el clasico bile yılda bazen 4-5 defa denk gelince izlenmiyor. baştan aşağı sacmaliktir bu karar. kulüplerin başkanları teker teker istifa edecek ve grul dağılacak ya da futbol denen şey bitecek.
  • bu bir kalkışma girişimidir. tüm futbolseverleri sokaklara çıkmaya davet ediyorum.
  • her şeyden öte şampiyonlar ligi müziğinin üstüne çıkacak bir müziğin ortaya çıkmasının imkanı yok.

    müzik çalmaya başladığında sahanın ortasında şampiyonlar ligi logosunu sallayan çocuklar vesaire. tüyler diken diken oluyordu ulan her seferinde. nasıl yaparsınız bunu... nasıl...

    kodamanların futbol dünyasına yaptıkları darbenin resmi duyurusu.
  • vay anasini olmeden futbolda darbeyi de gorduk. bir futbol keyfimiz vardi onun da icine sictiniz. paraniz rantiniz batsin.

    futbol yapisi itibariyle devrimci bir oyundur. tribunlerde insanlari esitler. ankara pavyonlarinda saz calan adamin ankaragucu gol yediginde verdigi tepki ile samatta'nin kacirdigi gol sonrasi fazil say'in verdigi tepki aynidir. futbolu guzel yapan bu ruhtur. futbolun ruhunu bitirdiniz.

    edit: arkadaslar futbol romantikligi degil bu. evet futbol eski futbol degil ama bu sistem her seyi bitirir. barca-city maci dururken sivas-antalya macini kim izler ? gs, fb, bjk bu lige davet edilir mi ? diyelim avrupa super ligi b kuruldu. tr'den galatasaray, fenerbahce, besiktas, yunandan olimpiakos, panatinaikos, paok vs gitti. hadi avrupa'da bir nebze insanlar kendi yerel takimlarini destekliyor, turkiye'de git antep'e yarisi galatasarayli, yarisi fenerli. antep-konya macini kim izlicek ? uc buyuklerin olmadigi ligde, hangi takim bilet saticak, hangi takimin taraftari kutu alip tv den mac izlicek ? bir yanda real madrid-city bir yanda sivas-konya, sivas kangali bile real-city macini izler. jardel avrupa gol krali oldugunun ertesi sene turkiye'ye geldi. roberto carlos'u, drogba'yi, 26 yasinda anelka'yi, 27 yasinda sneijder'i bu ligde izledik. su sistemde bu kalibrede oyuncular turkiye'ye tatile gelmez.

    ve butun bunlari tum avrupa ligleri icin dusunun. bu sistem, kucuk takimlari tamamen bitirip, cok kucuk bir kesimin paranin tamamina yakinini kontrol ettigi bir duzen ortaya cikarir. bu da geri donusu olmayacak bir sekilde makasi acar. galatasaray real madrid'i yenip elinden kupa almisken, bu duzende karsilikli mac yapmasi bile imkansiz hale gelir.

    edit2: daha iyi turkiye liginden kurtuluruz diyen arkadas. sen zaten futbol falan izleme. eskisehirspor'u, ankaragucu'nu, livorno'yu, deportivo'yu destekleyen bosuna destekliyor sana gore. oyleyse herkes hayati boyuna stadina gidemeyecegi, sehrini gezemeyecegi takimlari barcelona'yi, city'yi desteklesin. kaldi ki oraya gitsen bile oraya ait olmadiktan sonra ancak fotograf cekmek icin maca giden nou camp'daki asyali turistler kadar o futboldan keyif alirsin. futbolu guzel kilan hikayeleri, suprizlere acik olmasi. su donemde bile leicester city'nin sampiyon olabilmesi mesela. suprizlerin olmadigi, fast food futbolun ne anlami kalir.
  • bu surece 1-2 yilda gelmedi dunya futbolu. dunya’da olan/olacak her sey icin oncesinde bir ortam hazirlama ve kamuoyu olusturup ikna etmeye dayali bir surec islenir. bu olanlari bu pencereden degerlendirmek lazim. simon kuper’ín “futbol asla sadece futbol degildir” kitabini tavsiye ederim; orada bu islerin bu noktalara geleceginin kivilcimlarindan bahsetmisti yazar. benzer sekilde arsene wenger 10 yil once soyledi, bu gidisle bu gelirler ileriki yillarda buyuklere yetmemeye baslayacak kendi liglerini kuracaklar minvalinde.

    simdi; bu avrupa super lıgı (asl) olusumu 1 senede ortaya cikmis bir sey degil; ozellikle ıngiltere / ıspanya / ıtalya’da asirlik kulupler son 15 senede kimisi bizim bugunki dernek statusunden cikip, sahiplik muessesine gittiler kimisi de sahipleri tarafindan yatirim fonlarina satildilar. bu dogrultuda kimi tamamen; kimi ise cogunluk hisse seklinde yabanci yatirimcilara gecti.

    ıngiltere’de manu (glazer coop)/liverpool (fenway sports ltd) abd’li yatirimcilara ; man city arap sermayesine; ıtalya’da ınter cin sermayesine gecti. milan once cinli'ler tarafindan satin alindi; alan sirket iflas edince bir anda amerikali sirket olan elliot management corporation tum borclari ustlenip satin aldi. juventus her ne kadar cogunluk hisse agnelli ailesinin olsa da arkalarinda buyuk bir arap sermayesi de mevcut. kaddafi devrildikten sonra ona ait hisseler perde arkasinda bae seyhi halife biz zayid al nahyan'a gecti. kendisinin ıngiltere’de 5.5 milyar sterlinlik bir emlak ımparatorlugu da bulunuyor. bunlara gelecegiz. devam edelim. tottenham kulubu esbaskanlikla yonetilen kuluplerden biri. joe lewis perde onundeki abimiz. ıngiltere’nin en zengin 5. adami. 70 milyar sterlinlik serveti oldugu soyleniyor. kulubu amerikan sermayesiyle buyuttu, ortak aldi, yeni stadi yaptirdi. enıc ınternational ltd. barcelona ise katalonya’daki siyasi ayrimcilik hareketinden dolayi zaten ispanya futbol federasyonu ve ispanya devleti ile yillardir kanli bicakli; bu nedenle olasi bir yeni duzenin basat oyuncularindan olmaya dunden hevesli. real madrid’e gelince; tarihlerinde ilk defa futbolcularindan ucret kesintisi talep ettiler. kulubun yillik gelirleri 1 milyar euro olarak lanse ediledursun; pandemi doneminde maclari; antrenman tesislerine tasidilar; guya stad yenileniyor ayagina fakat maliyetleri karsilayamaz seviyedeler.

    e tamam da ne var bunda; bunlar buyuk firmalar; futbol da yatirim araci olarak son 20 senede cazip hale geldi; bu adamlar da futboldan para kazanmak icin yatirim yapmislar diyebilirsiniz. ki cikis noktalari gercekten cogunun bu. ama gunumuz dunyasinda buyuk yatirimlar sadece ticari hedeflerle degil siyasi hedefler icin de yapilir.

    john perkins abimiz ne diyordu bir ekonomik tetikcinin itiraflari kitabinda gelismekte olan ulkelere karsi uyguladiklari politikalar icin. "kredi acar, verdigimiz kredilerle yol yaptiririz, o yollarda gidecek arabalari satariz, kredileri odeyemez durumda olduklarinda siyasi acidan bagimli hale getiririz..."

    bundan 5/6 sene oncesine kadar bu abilerimizin hicbir sikintisi yoktu; zira fıfa/uefa’nin financial fair play denen sistemi henuz dogmamisti. transferlerde her sene rekor ustune rekor kiriliyor; 2000lerin basinda 20-30m euro olan yildiz transfer limitleri; 70/80/90/100 derken 150/200m euro’lara dayaniyordu ki...

    fıfa dedi ki hop birader; siz sadece bu paralarla transfer yapmiyorsunuz; biz her seyin farkindayiz; oyunu inanilmaz kirli hale getirebilecek bir yapi icerisindesiniz; alin size financial fair play. kulubun ne kadar geliri varsa gideri de max o kadar olmali; bir futbolcu transferi uzerinden para aklama vs isleri olmamali. bu gibi amaclarla dunya futbolu uzerinde financial fair play sistemi kuruldu.

    ustune cl yayin gelirleri konusunda rekabetciligi ve katilimci anlayisi hakim kildi; atalanta'lar, brugge'lar, besiktas'lar en azindan digerleriyle mucadele edebilsin; futbolun guzel tarafi olan, gucsuzun surpriz yapabilme ihtimaline olanak tanisin diye yayin gelirlerini paylastirdi.

    sonra ne oldu? chelsea/barcelona/real madrid/ atletico / man city/ tottenham / inter / milan financial fair play cezalari / transfer yasaklari aldilar. bu ilk denemeydi; zira bu kulupler bu olaylarin kendilerini etkilemeyeceklerine emindiler. fakat fıfa/uefa acimadi ve bu cezalari verdi.

    burda suna bakalim. birkac ornekle anlatmak yeterli olacaktir. 100m euro transfer bedeliyle yapilan bir transferde daha onceleri ilgili sirketlerin bahama / man adalari / bermuda gibi headoffice’leri uzerinden donen paralarin takibi mumkun olmuyordu; transfer taksitleri farkli meblaglar / farkli odeme kanallari ve farkli ulkelerdeki hesaplara gonderiliyor; 2 kulup arasi anlasma oldugu icin kimse de kuluplerden biri itiraz etmedigi muddetce yav siz bu alisverisi nasil yaptiniz diye denetlemiyordu. iste bu denetlemeler baslayinca cezalar da basladi.

    peki bu paralar bu kulupler arasinda gonderilirken sadece transfer ucreti olarak mi gonderiliyor perde arkasinda baska buyuk seyler donmuyor mu? aslinda olay bu. bu sirketler paravan gorevi goruyor; bir defans oyuncusu 100m euro’ya transfer edildiginde; ilgili futbolcu icin bazi kuluplerin kasalarina 15m euro girerken kalan 85 m euro bu paravan sirketler arasi el degistiriyor. bu sekilde 4-5 transfer yolsuzlugu ortaya cikti. bu sirketlerin bagli oldugu grup sirketlerinin arasinda enerji sirketleri / insaat sirketleri / emlak sirketleri var. yani bir abdli yatirimci hem spor yatirim sirketi kurmus / hem enerji yatirim sirketi kurmus / hem emlak yatirim sirketi kurmus. kunyesi resmen halıl pazarlama ınsaat turızm enerjı toptancılık ltd stı as.

    babalar da toplandi ve en sonunda daha fazla dayanamayacaklarini anlayip; uzerlerinde fifa/uefa gibi bir kurum bakisi ve denetleme mekanizmasi olmadan; istedikleri gibi parayi bolusup yonetebilecekleri bir duzen kurma yoluna gitti. isin ozeti bu. bunu yaparken de zaten cogunu satin almis alan abd'li yatirimcilad ve jpmorgan tarafindan finanse edilerek bu yola girdiler

    agnelli ailesinin veliaht prensi ve juve’nin baskani andrea agnelli ayni zamanda avrupa kulupler birligi baskani. financial fair play olayinin kalkmasi icin fıfa/uefa ile olan gorusmelerde ara buluculuk yapti; orada 3 sene once bu fikri paylasti; eger kalkmazsa boyle bir yola sapabiliriz seklinde fikir belirtti.uefa bu blofu yemedi. ardindan 2 ay sonra; katar'a verilen dunya kupasinin yolsuzluk ve rusvet skandali patladi. fıfa’da bircok yetkili gozaltina alindi; baskan degisti. uefa’da platı'nı'nin gorevden alinma ve rusvet skandallari arkasinda da ayni motivasyon var. babalar dedi ki; bizle catisirsaniz sizin de kirli camasirlarinizi ortaya dokeriz.

    ama yeni fıfa ve uefa organizasyonlari restlerine rest deyip; bagli federasyonlarin da desteklerini alip buyurun dediler; sahne sizin.

    simdi neler olacak?

    1 - bu takimlar bu ligi oynayip; parayi istedikleri gibi yonetecekler. ama kendi liglerinden men edilecekler ve oyunculari hicbir fıfa/uefa organizasyonunda yer alamayacak.

    2 - fıfa/uefa financial fairplay’de geri adim atacak; cl gelirleri ve transfer ucretleri incelenmesi konularinda daha esnek davranacak ve ortayol bulunacak.

    her iki durumda da futbolun ve sporun ruhunun/ seyir zevkinin / taraftarligin zedelenecegi muhakkak. ısin icine buyuk paralar girdikten sonra hicbir organizasyon / iliski / olgu safligini/amatorlugunu/guzelligini muhafaza edememistir.

    abd once kulupleri satin aldi. simdi ligi kuruyor ve kendi sponsorlarini getirecek. ve tabi ki yeni bir yayin sozlesmesi yapacak yine abd mensei bir yayinci uzerinden. nur topu gibi bir nba'imiz daha olacak.

    ama burada asil amac futbolun gelisimi degil, kar maksimizasyonu, bu da futbolun rekabetci dogasina zarar verecektir. abd'de her seye marketing bakis acisiyla bakilir ve herhangi bir potansiyel nasil "business"a donusturulur diye kafa yorulur. kokler, gelenekler, rekabet ruhu, tarihi cok onemli degildir hatta hic onemli degildir. vahsi kapitalizm boyle bir sey. cok sevdigimiz futbolu da yillarca "endustriyellesme" adi altinda bu noktaya getirdi ve artik sadece borsada oynanir hale evrildi futbol. gecmis olsun.
  • hala bu olaya “lokomotiv moskova-astana maçını kim ne yapsın oh ne güzel her hafta barcelona-liverpool maçı izleyeceğiz” gibi sığ düşünceyle yaklaşanlar var. hala olayın sadece bir format değişikliği ve maç kalitesi olmadığını anlamadıysanız tekrar açıklayayım.

    - böyle bir lig kurulursa bundan sonra yerel lig diye bir şeyin kalmayacağının farkına varın. şampiyonlar ligi + lig bile takımları zorluyorken 25+38 maçlı iki tane ligi takımların götürebileceğini mi düşünüyorsunuz? örneğin liverpool’un hem avrupa süper ligi’ne hem de premier lige aynı önemi verebileceğine inanıyor musunuz? sezon boyu hem hafta içi hem haftasonu maç yapabilecek mi bu takımlar? illaki birine yedek kadroyla çıkacaklar. real madride karşı mı rotasyon yaparsın brighton'a mı? her hafta yedek kadrolarla oynanan bir premier lig maçını neden izleyeyim? yani premier lig, la liga, seri a bu takımlar için artık türkiye kupası gibi bir şeye dönüşmüş olacak. ya da bu külfete katlanmamak için zamanla kendi liglerinden çekilecekler. bu da real madridsiz barcelonasız la liga, liverpoolsuz city’siz premier lig, juventussuz intersiz seri a demek olacak. kim ne yapsın öyle ligleri?

    -örneğin bu sezon liverpool şampiyonlar ligi potası dışında yer alıyor ve şampiyonluk şansları kalmadı. tek hedefleri şampiyonlar ligine kalmak. e seneye otomatik olarak gideceklerse sezon sonuna kadar ne için oynayacaklar? al yerel liglerin amacı kalmadı bitirdin. artık bu sezon herhangi bir şey için mücadele etmelerine gerek yok. isterlerse 15. olsunlar bir şey değişmiyor.

    - bundan sonra senin tuttuğun takım avrupa sahnesinde yer almıyor olacak. çünkü seni “büyükler” ligine almayacaklar. sen şampiyon olsan bile şampiyonlar liginde sürekli senin gibi kucuk ve değersiz takımlarla maç yapıyor olacaksın. şampiyonlar ligi de önemsiz ve geliri düşük bir kupa haline dönüşecek. şu an uefa avrupa ligini izleyen var mı? ya da burada bir galibiyet aldığında çılgınlar gibi seviniyor musun ya da ludogorets’i zorya luhansk’ı yendin diye avrupa sahnesinde adından söz ettirmiş oluyor musun? şampiyonlar ligi de uefa gibi bir kupa halinde dönüşecek ve geliri de düşecek. ve sen şampiyon olsan bile sadece burada oynuyor olabileceksin. büyüklerin sahnesine kendini atamayacaksın. çünkü seni almayacaklar. bir daha o övündüğün fb-chelsea, gs-real madrid, bjk-barcelona maçları diye bir şey olmayacak.

    - ya da örneğin premier ligde bir orta sıra takımının yukarıları hedeflemesi için artık bir sebep kalacak mı? oyanacak olan turnuvaya katılan takımlar her sene sabıt olacak. sen premier ligde ilk 4’e bile girsen sana bir getirisi olmayacak. kucuk takımlar amaçsız kalmış olacak. bu sene şampiyonlar ligini zorlayan frankfurt’tun west ham’ın geçirdiği 30 haftayı verdikleri emekleri çöpe atmadınız mı? şu an 4. olan west ham premier lig gibi zor bir yerde bunu başarıyorken, takım ve taraftar şampiyonlar ligi hayali kuruyorken, seneye değersizleşecek olan şampiyonlar ligine gitmek için mi vermiş olacak bu çabaları?

    - yani büyük kulüpler diyor ki "biz para babaları bundan sonra sadece kendi aramızda oynayacağız siz küçükler de ne yapıyorsanız yapın”. adamlar avrupa futboluna dinamit koyuyorlar. futbol denilen şeyi bitirip sadece 12-13 takıma ait bit oyun haline getiriyorlar. bu 12-13 takım dışında oynanan oyunu kimse önemsemiyor olacak zaten bu maçların da bir anlamı olmuyor olacak. sığ kafalı adamlar da “oh ne güzel her hafta büyük maç izleyeceğiz” diyorlar. süper lig’i sadece “fb-gs-bjk-ts oynayacak” kalan diğer takımlar da kendi arasında maç yapacaklar dense tepkiniz ne olurdu? o zaman da “oh ne güzel her hafta derbi var” der miydiniz? aynı derbi heyecanınız devam eder mıydı? dışarıda kalan anadolu takımlarına haksızlık etmiş olmaz mıydınız? onların bundan sonraki amacı ne olurdu? o maçları izler miydiniz?

    - bu takımların zaten avrupa’nın kalanıyla maddi olarak farkı uçurum halinde. bu fark ise şimdi iyice açılacak. halhazırda bu takımlara akan para şimdi ise katlanacak. şampiyonlar ligi ayakbastı parası 15 milyon euro iken burada sezonluk 350 milyon euro kazanacaklar. diğer avrupa takımlarının ise az olan geliri iyice düşecek. olay yine bu takımlar arasında dönen bir yapıya bürünecek. zaten maddi olarak baş etmek zorken hem maddi olarak hem futbol olarak “onlar ve biz” olarak ikiye ayrılacak avrupa futbolu. örneğin italya liginden juvetus milan ve ınter sabit katılıyor. roma lazio napoli gibi diğer büyükler şu an bu üçlüye kafa tutabılıyorken bu üçünün avrupa liginden alacağı uçuk paralar sonrası nasıl onlarla mücadele edebilecekler? al donduk yine yerel liglerin bitmesine. seri a 3 takımın tekeline geçti. maddi olarak onlarla baş etmenin imkanı yok. napoli, roma ve lazio'nun suçu ne?

    - oldu da türkiye'den bir takım bir seneliğine davet edildi. oradan gelen ayakbastı parasıyla o takım 10 sene türkiye ligine ambargo koyar. nerede kaldı adalet? neye göre davet edip o takıma imtiyaz sağladın? 10 sene boyunca türkiye liginin içine ettin ligi bitirdin.

    - bir de "belki 5 sene sonra bizi davet ederler de para kazanırız" diye umutlananlar var. 5 sene içerisinde bu takımlar neredeyse 2 milyar dolar kazanmış olacaklar. avrupa'daki tüm oyuncuları kendi bünyesine toplamış olacaklar. zaten baş edilemez durumdayken tamamen yenilmez bir dev'e dönüşecekler. 5 sene sonra sen hala gariban halinle oraya gidersen her hafta sana 5-6 atıp tokatlayıp orospusu haline getirecekler. sadece para için bunu kabul eder misin? adamların para karşılığı çağırdığı bir oyuncak olacaksın. onların orospusu halini dönüşeceksin.

    - senin boktan liginin zaten olmayan cazibesi tamamen yok olacak. eskiden kulüplerimiz en azından şampiyonlar ligi vesilesiyle oyucu getirebiliyordu. şimdi hiç bir zaman katılamayacağın bir lig’in vaadini mi vereceksin bu oyunculara? değersizleşen bir şampiyonlar ligi’ne gidiyor olacaksın ya da beyzadeler lütfederse belki bir seneliğine seni aralarına almalarını bekleyeceksin.

    - olay zaten tamamen sporun ruhuna aykırı. başarıyı ödülendiren ya da başarısızlığı cezalandıran bir sistem yok. diğerlerine tanınan bir hak yok. her sene sabit aynı 15 takımın katıldığı lig mi olur?

    ama yok bu adamlara göre şampiyonlar ligi zaten gereksiz ve sıkıcı. şimdi her gün real madrid barcelona maçı izleyerek güya zevk alacaklar. peki öte yandan futbolun geri kalanından götürdükleri ne olacak? adamlar avrupa futbolu denen şeyi bitiriyorlar, diğer takımlarla aralarına set çekip futbolu tekellerine alıyorlar, diğer takımları amaçsızlaştırıyorlar ve bunun farkına varmak yerine “zaten şampiyonlar liginde astana oynuyordu yea” gibi sığ yaklaşıyorsunuz.
  • futbol zaten 5-6 sene önce azalarak bitti. 2005'leri, öncesini hatırlayın. her takımda birer yıldız vardı. şimdi parası olan tüm yıldızları alıyor.

    sürekli olan şeyin değeri kalmaz. demişler ki gidin osasuna izleyin getafe izleyin. o küçük takımların binlerce taraftarı var, kültürü var. futbol zaten getafe'nin real madrid'i yenebilme ihtimaliyle güzel.

    soğuğa, oraya buraya deplasmana gitmek istemiyorlar demişler. arkadaşlar futbolun olayı bu zaten amk. futbol, ülkelerin birbirinin kültürünü tanımasına da yol açıyor. o zaman mahalle ligi yapsınlar oynasınlar.

    eski, asil futbola özlemle...

    2007 şampiyonlar ligi introsu :'(
hesabın var mı? giriş yap