• (bkz: sevmek zamani)
  • cumbanin onunde oturuyordu saatlerdir. icindeki bu kederle, bu bikkinlikla ya$amanin izdirabina katlanamiyordu. elindeki $i$leri birakti sedirin ustune. gunlerdir ba$ini kaldirmadan ordugu kazagi da yanina. cami acti usulca. sanki biraz kuvvetli tutsaydi cerceveyi, elinde kalacakti boyalari dokulmu$ tahtalar. nefes aldi, icine aci batti, ucu sivri bir cam parcasi gibi. huzun gecti icinden ruhunu sallayarak. fe eyne tezhebûn dedi agzini hic acmadan. buyukannesinden duymu$tu bir ak$am vakti, $imdi aklina gelmesi apansiz, bir i$aret olmaliydi. i$aretin manasini du$unemeyecek kadar yorgun ve umursamazdi artik. neyi i$aret ederse etsin, yoktu bir muhimmati. her $ey coktandir ayni renkte, ayni hizda ve ayni ritimdeydi ruhunda. icinin telleri, telgarafin telleri gibiydi, ku$lar konmuyordu. ustunde ku$ olmayan telgraf telleri de bo$ gorunuyordu. oldu dedi romantizm, kar$idaki yeni acmi$ akasya agacina bakarak. ne zamandir ezberledikleri cumleleri tekrarliyor a$iklar birbirlerine. sana hic ne kadar guzel guldugunu soyleyen oldu mu kadar yivi$ik, yapi$ik bir ezber dokuluyordu birbirine benzeyen agizlardan. akasya kokusu doldu butun eve. nasil da gec olmu$tu vakit, soguktu hava civi gibi. ici urperdi. kapiya sokulan anahtarin sesi geldi a$agidan. sen misin diye seslendi, benim dedi yorgun bir erkek sesi. icinden a$agiya inmek gelmedi, cebinden kenarlari pembe oyali mendilini cikardi, usulca sildi islak kirpiklerini. pembesi bula$ti gozlerine. yemegi hazirlamali dedi mutfaga dogru isteksizce giderken. hayat tadi kacmi$ bir zarurete benziyor bugun, oleceksek bugun olmeli...
    ömür hanim öldügü gun sahife 328
  • dostoyevski öleyazdığında "daha yazacaklarımı yazamadım"

    proust "kitabımı bitirdim ölebilirim" demiş.
hesabın var mı? giriş yap