1688 entry daha
  • ankara'da herhangi bir okulda psikoloji tercihi yapmayı düşünenler, ya da "psikoloji mi pdr mi?" ikileminde kalanlar için ben de buradayım. şimdilik birkaç bir şey söylemek istiyorum:

    şimdi ben bölüme biraz çetrefilli yollardan geldim ve gelirken bölüme dair kendime inancım çok yüksekti. hala yüksek ama hiçbir şeyin dışarıdan görünmediği gibi olduğu kuralı bunda da geçerli oldu. bu bölüm şimdiye kadar bana ne öğretti, onu irdelersem eğer, şunlar var:

    güncel olarak oradan buradan duyduğumuz psikolojik bilgilerin neredeyse tamamının yanlış olduğu. (ben hala bilinen anlamda “subliminal mesaj" diye bir şeyin olmadığına inanamıyorum mesela. öyle bir şey var ama sikkofield tarzı kesinlikle değil. odtü’deki bilişsel labın kurucularından biri olan hocamla hala tartışmaya çalışıyorum, adam hala gülerek hepsini çürütüyor.)

    ben bu bölüme gitsem kesin birinci olurum!!11!! diye gelinecek bir bölüm kesinlikle olmadığı. o kadar bölümden o kadar üniversiteden o kadar insan tanıyorum, hiçbiri bir psikoloji öğrencisi kadar hırslı değil. birbirimizi yiyoruz resmen. peki neden?

    afedersiniz ama yüksek lisans yapmadan bir bok olamıyoruz kabaca. not ortalaması yapacağız diye götümüz başımız ayrı oynuyor. önemli not: psikoloji okunacaksa kesinlikle ingilizce okunmalı. merak etmeyin, psikoterapi dersleri türkçe oluyor. ama bütün bilim literatürü ingilizceyken türkçe okumak çok mantıksız özünde. ileride önemli yapıtlar çevirilir filan, o zaman amenna. ama şu an çok kısıtlı her şey.

    psikoloji nedense türkiye’de kadın mesleği olarak tutuyor. bölümdeki öğrencilerin en az %80’i kız. erkekler için bir tercih nedeni olabilir bu.

    psikoloji okuduğunu duyan herkes anlatmaya başlıyor. insan üniversite sınava hazırlanırken “ehehehe negizel lan ehehehe" diyebiliyor ama öyle değil. şimdiden bıktık bile diyebilirim. yer, zaman, mekan tanımadan insanlar dertlerini anlatmaya başlıyor. geçen arkadaşın elindeki psikoloji kitabını gören bir kadın ankara metrosunda başlamış psikiyatristin ona verdiği ilaçlardan dem vurmaya. mesela.

    ve en kötüsü evde biriyle tartıştığınızda “sen bir de psikoloji okuyorsun tüüüü!!!!11!"lere sık sık maruz kalmanız. lan okuyom da sana mı okuyom ben paramı ver seni de anlayışla karşılayayım.

    parası çok deniliyor ama o parası çok kısmını yaşayabilmek için sağlam bağlantılar, sağlam cvler filan lazım.

    bu da son olsun, kişisel bir şey:

    benim zamanımda, yani 3 sene önce sınava hazırlanırken, psikoloji acayip iş olanağı olan bir bölüm gibi duruyordu. ama artık çoktan sınırı geçtiğimizi düşünüyorum. geçenlerde burada okan’da psikoloji okumuş, son sınıf bir ablamız bana psikoloji okumak akıl karı değil diye mesaj attı mesela. işsizlik gitgide artıyor, herkes haliyle şikayetçi. lakin türkiye’de psikoloji denilince akla direkt klinik ve sosyal psikoloji geliyor çok fazla altalanı olan bir meslek olduğu halde. ben ikisini de düşünmüyorum çünkü elinizi atsanız bir sosyal psikoloğa denk gelmesi mümkün artık.

    ve bu sefer gerçekten son:

    fazlasıyla kişisel bir şey, ama türkiye’de eğitim fakültesi öğrencisi olmadığımı hatırlamak, pdr yerine psikoloji okumak bile beni mutlu ediyor.
  • bundan seneler önce -henüz çaylak bile değil iken- sınav sonuçlarım geldiğinde tercih zamanında buradaki "bilgi verebiliriz/yardım edebiliriz" entrylerini yazanlara bir türlü ulaşamamış olmanın üzüntüsünü şimdi bile içimde hissettiğim tavsiyelerdir.
  • psikoloji tercihi yapmayı düşünenler için zamanında bölümle alakalı ne var ne yok her şeyi yazmıştım (bkz: psikoloji/@silverleaf). yine de sorularınız olursa seve seve yardımcı olurum.
  • psikoloji tercihi yapmayı düşünenler için: (bkz: psikoloji/@silverleaf). bu başlıkta psikoloji bölümünü her detayıyla (ingilizce okumak/iş imkanları/bölümden beklentiler vs) anlattım, yine de sorularınız varsa yardımcı olmak isterim.
6008 entry daha
hesabın var mı? giriş yap