• insanoğlunun akıllanmaya başladığı yaştır.
    deli dolu zamanlar geçmeye başlar, değerler tek tek sırıtır yüzünüze ve istemeseniz de yapmak zorunda olduğunuz bazı noktalar birden ortaya çıkar. şaşırırsınız belki de ama gereklidir.
    akıllanırsınız.
    (bkz: akıllanmak)
  • iyki dogduunnn gördün mü bak 25 oldun... dizelerinde adı gecen yas.
    (bkz: ceyrek asır)
  • lise arkadaşlarınız evlenip çoluk çocuğa karışmış , avukat , savcı , mühendis , öğretmen olup çalışmaya başlamışken hala öğrenci olduğunuz yaştır..kaybolan yılların değerinin anlaşıldığı ama fayda etmeyen o son pişmanlıkla çok fazla haşır neşir olduğunuz yaştır..aynalara küsülen yaştır 25 yaş..
  • yokuş aşağı yuvarlanmadan önceki son duraktır..
  • yaşıtlarınız futbolcular için tecrübeli sıfatı kullanılmaya başlamıştır tepeniz atar bu yaşta efendim.

    neresi tecrübeli lan emre'nin? daha dünkü çocuk o.
  • sınırından içeri adım attığınız gün, çeyrek asırı devirdiğinizi anlamanıza neden olan ve hayatı sorgulamaya başlamanıza yol açan, kimilerine göre herşey için erken, kimilerine göre herşey için çok geç olduğu yaş. kanımca olgunluğa bir kala yaşı.
  • benim 3 yıl önceden girdiğimi düşündüğüm bir dönem aslında. eğer sağlam bağlarınız yok ise, 25 yaş durağında sizi öyle bir depresyon bekler ki insan görmek istemezsiniz. bu benim her gün işe gidiş gelişimde halk otobüsü yerine taksi kullanma tercihimdir, başka hiç bir kimseyi, olayı düşünemez hale getirir insanı.
  • bir de yarısına gelinmişse, insanın iyice içine oturan bir yaş. çeyrek asrı, iyimser bir tahminle çeyrek ömrü devirmişsinizdir. radarınıza yakalanan potansiyel sevgili aday adaylarının 22-23 yaşında olduğunu öğrenince göğsünüze bir su aygırı yavrusu oturmuş hissine kapılırsınız. yirmili yaşların başındakilerin iş yerinde yaptığı şımarıklıklar gözünüze daha bir batar. kendi hayatınızı kuramamış(eğer halen kuramamışsanız tabi), kendinizi 'kurtaramamış' olmanın ağırlığını çekeceğiniz bir beş yıllık kalkınma sürecine girersiniz. ama iş çıkışı arkadaşlarınızla devirdiğiniz biraların tadı nedense daha bir artar. sinema ve müzik üzerine sohbetleriniz daha uzun sürer ve daha bir keyifli olur; o yaşa kadar hafızanızda nelerin biriktiğine şaşırırsınız.
  • o yaşa kadar hafızanızda nelerin biriktiğine şaşırırsınız, ve bunu sindirmek zorunda olduğunuz bir dönemdesinizdir. rakamlar arttikca her zaman ciddiyet de artar. geçmişi daha fazla yargılar, kapanmamış konuları kapatıp bir an evel önünüze bakmak durumundasınızdır.

    iktisat kitaplari da hep bundan bahseder, 25 yasindan once insanlarin ancak %2'sinin profesyonel olabileceginden ve bir bakis acisini uygulayabileceklerinden.

    bu donemde yasayabileceginiz en olumsuz ruh hali (bkz: kendine yabancilasmak)dir, hedeflerinizi kaybeder, depresyona suruklenirsiniz ve ne istediginizi kestiremeden duvarlar orersiniz cevrenize.

    ama 25 yas bira muhabbetleri ve kendi hayatini kurdugun bilinci acisindan zevklidir, evet.
hesabın var mı? giriş yap