• sırtlarında postları, bellerinde ebu müslimi denilen baltaları, boyunlarında keşkülle gittikleri yerde yiyecek ve para dilenen; nerede akşam orada sabah yaşayan; büyük ateşler yakıp onun etrafında şarap ve esrar içerek kendilerini izleyenleri hayrete düşürecek derecede esrik bir şekilde cezbeyle zikreden, dönen, dans eden; zamanın şer'i ve ahlak kurallarının çok dışında oldukları için yadırganan; sakallarını bıyık ve kaşlarını tıraş eden; eski şamanist inaçlarını şifahen öğrendikleri islam'a eklemleyen kimselerdir.
  • (bkz: gaziyan ı rum)
    konu hakkındaki detayları öğrenmek için (abdalan ı rum, bacıyan ı rum, gazıyan ı rum tamamını içererek) nihat sami banarlı hocanın resimli türk edebiyatı tarihi kitabına başvurunuz.
  • aynı isimle vaktinde* bengi bağlama üçlüsü'nün abdal türkülerini ve oyun havalarını seslendirdiği bir konser yapılmıştır**. sonradan orada icra edilen eserlerden keskin halayı 2009'da çıkan yeni gelenek albümünde yer almıştır.
  • ortaçağ osmanlı topraklarının ''sapkın'' derviş gruplarından biri. tıpkı kalenderler, torlaklar, camiler, haydariler gibi marjinal görünüşleri ve korkutucu özellikleri ön plandadır. derilerini yaralarlar, keserler, dağlarlar. vücutlarına bir çok yara açarlar. sakal, bıyık, saç ve kaşlarını tamamen kazıyan bu kişiler şakakalrının iki yanını da yakarlardı. dövme işine meyilli bir gruptur ayrıca. özellikle hz. ali'nin zülfikar'ı gibi bir çok simgeyi vücutlarına kazırlar. bir de cinsel organlarına demir parçaları, halkalar filan taktıkları da oluyormuş. cinsel hazdan ve günahlardan uzak durmayı hatırlatması için yapılırmış bu.

    kendilerine hz. adem'i örnek aldıkları için, adem'in cennetten kovulduktan sonr edep yerlerini kapattığı incir yaprağı gibi sadece bir bez veya post parçasını bellerine bağlayarak ve onun dışında tamamen çıplak olarak gezerlermiş. adem'in cennetten kovulduğunda bol bol yeşil yaprak yediğini hatırlatarak da sürekli haşhaş (yeşil yaprak) ve esrar tüketirlermiş. oldukça gürültülü dans ritüelleri ve zikr ayinleri olan bu derviş grupları 'la ilahe illallah'' çığlıklarıyla deli gibi dönüp dururlar ve en sonunda yorgunluktan bayılıncaya kadar durmazlarmış. israfil'in suruna atıfta bulunarak her sabah ''yeniden diriliyormuş'' gibi bir boru sesi ile uyanırlarmış.

    ''hz. ali aşkına'' diyerek dilenen bu kalender grubu eskişehir'deki seyyid battal gazi tekkesi'ni kutsal bellermiş. büyük saygı duyarlarmış.

    (bkz: tanrının kuraltanımaz kulları)
  • osmanlı devleti'nin, kısa zamanda büyümesine katkı sağlayan unsurlardan biri.
hesabın var mı? giriş yap