• achilleus'a da "akil" der kimi insanlar, ben demem ama dendiğinde anlarım.
  • akıl değil âkil bağlamında;

    aklı başında, aklı selim sahibi, arif, basiretli, zeki, mantıklı, sağduyulu, sağgörülü
  • dinen :
    akıllı kimse; iyi ve kötüyü, faydalı ve zararlıyı birbirinden ayırabilen kimse.
    çocuk yedi yaşında âkıl olur. yedi ile onbeş yaş arasında iken akıllı çocuk denir.
    âkıl olmayan çocukların bütün sözleşmeleri bâtıldır, hükümsüzdür. (ibn-i âbidîn)
    âkıl olan bir çocuk, şeker, meyve gibi kendine yarar şey isterse ona satmak câiz değildir. çünkü velîsi izin vermemiş demektir. eğer, tuz, pirinç gibi evle ilgili bir şey isterse, satmak sahîh (geçerli, doğru) olur. çünkü velîsinin izin verdiği anlaş ılır. bunun izin ile alış-veriş etmesi câizdir. çocuk akıllı olmamış ise, velîsinin izni olsa da, alış-veriş etmesi sahîh olmaz. (hamza efendi) âkıl isen kıl namazı çün seâdet tâcıdır sen namazı şöyle bil ki mü'minin mîrâcıdır.
    (seâdet-i ebediyye)
  • morsiyahın başka bir yerde kullandığı nickin kısaltılmış hali. akil
  • düşünebilme, düşünürken sorgulayabilme, eleştirilebilme, hesap edebilme ve kuvvetli içgüdü yeteneği.
  • ukalâlık etmiş gibi olmayalım sevgili sözlük, ama „akil“ akil diye yazılmaz, yazılsa da akil diye okunmaz.

    dogrusu uzun a ile ya da sanki iki tane a varmışçasına bir çay kaşıgı miktârınca uzun okunan şapkalı „â“ ile yazılır kî, okunuşu da dogru ifade edilebilsin.

    degerli „âkil“ kelime-i tayyibesinin cümle içinde kullanılışına örnek:

    „ne âkilem ne divâne
    gel gör beni aşk neyledi“
  • elif, kef ve lam ile yazılır ve yiyen anlamındadır. akıl sahibi anlamındaki kelime ayn, elif, kaf ve lam ile yazılır; 'âkıl şeklindedir.

    (bkz: #33051504)
  • the word akil symbolizes "ak. ilim"
  • ks: ak partili ilim adamı

    daha önceden aydın dediğimiz kişiler vardı, ne oldu onlar. türk, kürt aydınları çözüm için seferber olmuştu bir ara.
    aydın denince akla chp gelmesi sebebiyle üretilmiş bir kelime bu.
hesabın var mı? giriş yap