*

  • dönüp dönüp aynı kuyuya tekrar düşmektir.
    artık kuyu sana alışkın, sen kuyuya akraba, her seferinde hoşgeldinlerle karşılar seni. ne akdar derin olduğunu bilemezsin. ne kadar derine düşüldüğünde biteceğini de. ama en derine düştüğünde ne olacağını bilirsin. işte o gelemez bir türlü. her seferinde daha derine gidersin, evet. ama bir türlü sona erip ruhunu huzura kavuşturamazsın. kuyu seni yutar, yutar, tükürür. yutar, yutar, tükürür. elinden bir şey gelmez, bir sonraki sefere kadar tadını çıkartmaya çalışırsın. sanki olurmuş gibi.
  • şöyle anlaşılıyor;
    biri seni, aynı kişi seni, 2 kere beceriyorsa akıllanmıyorsun demektir. çabalama, bence sen mal geldin mal gidersin *
  • insan doğasına gayet uygun durum.
    akıllanan insanın hayatı sıkıcıdır.
  • yürüdüğün yolun sonunun nereye varacağını çok iyi bildiğin halde geri dönmeyip yolun sonuna kadar gitmek aptallıktır; aynı yolu bi daha yürüyecek olsan yine geri dönmeyecek oluşun ise akıllanmamaktır.
  • bu defa başka umuduyla başlayıp sonunda yine tanıdık bir noktaya varmaktır.
  • avuntuları, akıllarını bir adım önde takip eder bu insanların (bkz: aptallığın göreceliliği).
  • çok büyük dert kaynağı bu, farkındalık ile yakından ilintili.
  • kronik rahatsızlığım.
hesabın var mı? giriş yap