apofeni

• apo- = uzak
  phen = görünüş
  olduğuna göre uzak görünme denilebilecek hede.
• ilksel canlı atalarımızdan taşıdığımız bir özelliktir. hayatta kalmak için canlı sosyal zekasını değil, duygusal zekasını değil, sadece ve sadece grafik zekasını kullanır.
  
  bazen bir karartı, bazen bir çıkıntı, düşmanı tanımlamakta işe yarar hayatta kalanın üreyerek yola devam ettiği bir sistemde ister istemez hepimiz bu veri tabanını mitokondriyal dna yoluyla taşıyoruz. genelde tanımladığımız benzetme travmatik içeriklidir. çünkü aslında bir erken uyarı sisteminin parçasıdır. seçici algı veya algıda seçicilik ilkesi yoluyla fâal olur.
  
  (bkz: halı desenlerinde görünen yaratık suratları)
  
  tabi bunun cılkını çıkaran algılarda vardır. hatta kimi akıl hastalıklarını da besleyen bir özelliğe dönüşebilmektedir. sanatı beslediği bilinir.
  
  meraklı maymun-apofeni
  
  (bkz: pareidolia)
• (bkz: devlet bahçeli'nin iktidar formülü)
• en büyük örneklerinden biri illüminati olan şey.
• murat gülsoy, burdaki yazısında, bir nevi, zihin sürçmesi olarak adlandırmıştır. çok da isabetli bir tanım olmuş kanımca. zaten ne yaparsa güzel yapar o.
• istatistik, veri anlamlandırma konularında; rastlantısallıkta (random) ve ya anlamsız veriler arasında örüntü-düzen-bağıntı bulduğunu sanmaya dair algı ve ya inanç.
• (bkz: false pattern recognition)
• rulet makinesini çözdüğünü iddia eden fakirlerin düştüğü tuzak.
• agaclarda yasayan,primatları dusunun. bazıları heryerde yuzler goruyor hep tetikte. bir kısmı bosver olum ya ne olacak diyor. durmadan aslan gordum kaplan gordum diyen
  rahatsız edici de olsa ,uykusunu cok guzel alamasa da turunu devam ettirmek icin
  iyi bir ozellige sahip.
  yogun agaclı bir ormanda onca agacın icinden kaplan yuzunu secen hayatta kalır.
  yani bizler heryerden birseyler cıkacak diyen ataların torunları oldugumuz icin her baktıgımız seyi bir yüze benzetiyoruz.
  gecen senelerde bir tekne turuna katılmıstım. herkes gectigimiz kayalarda yuzler goruyor,durmadan birbirine gosteriyordu. aa kurbaga gibi,aa insan gibi...
  hatta bir kitapta cocuklar durmadan canavar gordum,sunu gordum bunu gordum dediginde de uydurmadıkları gercekten bu tip bir korkuyla sekillerde surat gorduklerini yazıyordu.
• (bkz: apophenia)