• emperyal amerika kapitalist doların üzerine kocaman "in god we trust" yazarak mı ateistleri maşa olarak kullanmış. komiksin..
  • hani ateizm komünist ideolojiydi, ne ara kapitalist oldu?

    bunu tartışırız iki gün sonra tekrar ateizmi komünizmle eşleştiren başlık açarsınız.
  • yanlış; ateizmin güneş tutulmaları ile ilişkisi vardır.
  • üstteki entry'ye yönelik olarak yazıyorum: ateizm felsefesi diye bir şey yoktur. ateizm kavramı bir kere zaten evrim teorisinden binlerce yıl daha eskidir, antik yunandan gelir. ateizm tanrıya inanmamak demektir. yapılmayan bir şeyin felsefesi de yapılmaz. manyak mısınız amk öyle saçmalık olur mu.

    götünüzden ideoloji, öğreti, felsefe uydurmaya çok meraklısınız.

    ancak size süper bir din tabanlı sömürme ilişkisi vereyim:

    (bkz: müminin şikayete hakkı yoktur)

    edit:

    ayrıca söylemem gereken bir ultra seviye gerizekalılık var burada. dinlere göre insanlar arasında eşitlik yok. iki din eşit değil, her zaman bir din geri kalan tüm inançlardan ve inançsızlardan üstün. yazdığınız herşeyin antitezini, zaten kendisi ateizmin antitezi olan dinler vermiş en baştan. daha en baştan kendi kendinizi göte getirmişsiniz yani *

    (bkz: kim tanrıya daha yakınsa üstün olan odur)
  • sözlüğün en gerizekalı trollerini engellemiyorum sayfalarca yazıyorlar iki satırla dalga geçebiliyorsunuz; tersi olması lazım çaktırmayın.

    edit: alttaki gerizekalı troll başlık yukarı çıksın diye yazdığını silip silip tekrar yazıyor hahaha bu kadar eziğini görmemiştim iyi ki engellememişim.

    edit2: deşifre olunca onu da sildi.
    işin gücün yok bunları mı takip ediyorsun diyeceksiniz; haklısınız. son sekmesine baktıkça bu başlığın hep en son entry girilen başlıkları arasında olduğunu ve en üstte kaldığını farkettim; onun üzerine uyandım. yoksa elbet bunları takip etmiyorum.
  • ilk entrynin ilk paragrafı ile beni ikna eden, gerisini okumaya gerek bile duymadığım, beni hemen şuan 3 büyük dinden birine dönüp çoluk çocuğa kerkinmek için bir ihtiyaca düşüren başlık
  • çeyreğini okudum. uyduruk olma bağlamında yeterince çarpıcı.
  • --- spoiler ---

    ateist perspektif için bu yüzden ahlakın bir temeli yoktur. neden ahlaklı olmak zorundayım? çünkü ahlaklı olmak iyidir. iyiyi kim belirliyor? vicdanımız. ya benim vicdanım bencil olma tercihinde bulunuyorsa? cevap bulunamadı.
    --- spoiler ---

    ateist perspektif nedir ben bilmiyorum ama seküler bir ahlak teorisinden bahsedeceksek, jeremy bentham, james mill, j.s. mill bunu kurmaya çalışmıştır. ve vicdan değil akıl, toplumun nasıl bir arada tutulacağı, bir arada yaşanacağı üzerine kurmuşlardır etik felsefelerini. consequentialist ethics, sonuççu etik diye koca külliyat var, şu şöyle -dir, -durlarla kestirilip atılamayacak kadar da kıymetlidir. temel olarak çoğunluğun iyiliği-greater good ve eylemin sonucunu ahlakın ölçüsü olarak alırlar. zarar vermiyorsa ahlaklıdır, mağdur yoksa suç yoktur.

    şimdi bunun bir ahlak felsefesi olarak iyi kötü yanı tartışılır ve diğer ahlak felsefeleriyle karşılaştırması (deontolojik etik misal) ayrıca yapılır ama ilahi kudrete kendini dayandırmayan, dünyevi (ateist demiyorum burada, tanrı inancı olan ve-veya dindar biri de dünyevi etik temelli toplum amaçlayabilir) bir etik felsefesi yok veya vicdana dayalıdır demek hakkaniyetli değil, ayıp.

    başlık pek umrumda değil, çok aşırı zorlamalardan ibaret, ateizm eleştirilecekse de bunu dünyadaki tüm kötülüklerin anası pozisyonuna çekmenin alemi yok, felsefi temelde kal kafi.
  • ateist değilim şahsen ama max weber'in protestant ethos fikirlerinden haberin vardır heralde? benzer şekilde bahsettiğin neo-liberalizmin muhafazakar liberalizmi dünyada yaygınlaştırdığının ve ciddi anlamda dinlerin müttefik olduğu bir liberal anlayışı doğurduğunun? ya da post-modernist fikirlerin otu boku sorgulamasıyla beraber, benim fikrimde bu kardeşim, beğenmezsen beğenme ama saygı duymak zorundasın mentalitesiyle dinlerden tut earth flat society denilen bir yığın zırvanın kendini bir şekilde meşruiyet kattığının? ulan günümüz dünyasının emperyalizmi direk dini sömürüyor asıl, amerika'ya bakman yeter bunun için. scientologysi ayrı mormonları ayrı methodistleri vs. gider bu liste.

    aynı zamanda arkadaş islam'ın değişmeyen evrensel bir din olduğunu da iddia etmiş, bu yazısında değil ama. bende sana kocaman bir el hareketiyle şrak çekiyorum bu iddianla ilgili. her din gibi islam'da değişiyor ve farklı meselelere de odaklanıyor, bunlar bir hocamında deyimiyle beraber zaten büyük ideolojiler ve her ideoloji bir değişim yaşar. geçmişte islam tarikatlarında esrar, afyon tüketmekte bir sakınca görülmezken sünni-şia fark etmeksizin, bugün bazı ekstrem grupları saymazsak birçok tarikatın bunu hoş karşılayacağını zannetmiyorum. şimdi bana kuran hiç değişmedi ama ühühü diyebilirsin, lan kuran'ı kim ipliyor ki? ipleyen olsa bir yığın ne idüğü belirsiz hadis ve ne idüğü belirsiz mezhep çıkar mıydı? hepsi kendilerinin gerçek islam'ı temsil ettiğini düşünüyor, 19. yüzyılda çıkan ahmediyyesinden tut, 9. yüzyılda çıkan ismailiyesine kadar gider bu iş. daha bir yığın mezhep var da hepsini saymadım, islam'ı bilen onları da anlar zaten. işin tuhaf tarafı ne biliyor musun? nurculuk. direk yahudiliğin milenyumculuk anlayışından etkilenmiş ama onu yüzyılcılığa çevirmiş. her yüzyılda büyük bir islam düşünürü gelecek ve bizi doğru yola nakledecek. bu kimdi 20. yüzyılda? said-i nursi. sadece risale-i nur okuyup kuran'ın kapağını açmayan nurcular var bu inanışlar yüzünden. nurculardan kopan bir diğer harekete göre 21. yüzyılda gelen düşünür kim? feto. al sana sapık bir inanış daha. sonra diyorlar ki islam hiç değişmiyor. kuran'a bakarsan evet ama önceden dediğim gibi, kim kuran'ı ipliyor ki? bugün hindistan'da hinduizm diye bir din var, brahmanizm dininin biraz daha soslanmış hali. vedalar normalde kutsal metinler ama açıp okuyan yok. çünkü gerek kuran gerek vedalar, bunlar zor metinler, kolay yoldan hocalardan öğrenmek varken insanlar o koca koca metinleri okumuyor ya da bizdeki gibi anlamadan etmeden arapçasını okuyup zikir çekiyor, mahayana budistlerinde de var bu zikir ve dua tarzı işler her ne kadar theravada hareketinde bunlar olmasa da. hele budizmin amacı nirvana iken pure land buddhism diye bir hareket var ki aman aman, hedef bir anda cennete evriliyor. pure land'de budizmin cenneti gibi bir yer zaten.

    yani arkadaşlar, dinler her zaman değişti ve her zaman değişiyor. kutsal kitapların ya da öğreti metinlerinin ne dediğinin veya aynı kalmasının bir önemi yok, onlar zaten genelde aynı kalıyor. hristiyanların zannettiğiniz gibi 4 tane kutsal kitabı yok, 1 tane var ve o da yeni ahit, onunda antik yunancadan kalma versiyonunu daha bulursunuz. sizin o incil dediğiniz gospellar, zaten o kitabın kısımları, kapiş? bu adamlarında dini aynı kaç yüzyıldır ama bakın ortodoks-katoliğinden tutun mormonuna kadar gitti mesele, mormon'a hristiyan demeyenlerde var tabii, o ayrı mesele. o açıdan her dini gibi islam da değişti ve değişecek de çünkü değişmeyen tek şey değişimdir bu dünyada ve değişimle mücadele etmeye çalışan toplum her daim yenik düşecektir, bu da bir tarihi gerçek, her daim bazı aptal muhafazakarlar uğraşıyorlar ama zavallılarım anlayamadı bir direnilemeyeceğini, senin diyarında tutmaz başka yerlerde tutar, yayılır derken cumburlop bir sıçrar feleğin mal gibi şaşar kalır. bu işler böyledir. o açıdan böyle yoh islam değişmedi falan gibi salak saçma argümanlarla gelmeyin bana, insanların islam'a bakışı ve mentalitesi, islam'ın çıkardığı kitleler vs. birçok şey değişti ve değişecek de, aynı kalmayacak zaten. bu işler böyledir.

    emperyalizm'e gelirsekte, hadi protestan etiğini falanı filanı geçelim, 1800lerden önce de bir çeşit emperyalizm vardı, kolonyalizm diye geçiyordu ve katolikti ağırlıklı olarak ve o da gayet acımasızdı, birçok yerli halkın sonunu ispanyollar ve portekizliler getirdi neticede. avrupalılardan önce de islami genişleme döneminde emeviler katildi, kılıçla kan dökerek yaydılar islamı, tunus'da ki direk soyu kartacaya dayanan pön kavminden tut mısır'da ki birçok gruba kadar islam kendini kılıçla yaydı ve dört halife zamanında da bu böyleydi, ömer değil midir iskenderiye kütüphanesi gibi bir yeri yakıp yıkan bir kültür katili? arkadaşlar, ateist, müslüman, katolik vs. adına genişleme deyin kolonyalizm deyin emperyalizm deyin, bu işler zaten kansız olmaz ve güçlü olan güçsüz olanı da ezer. o açıdan saçma saçma romantik işlere girmeyin ateistler şöyle kötü böyle kötü diye, hadi kötü olsun senin ne farkın var ki ondan? sen daha mı iyisin? hayır. boş tartışmalar bunlar, boş işler yaptığınızda. üstüne üstlük arkadaş daha emperyalizmi ve emperyalist ülkeleri de tam anlamadan bu işe girişmiş. ateizm daha çok kızıl emperyalizmle ve marksizm gibi romantik, delüzyonel fikirlerle eşleştirilir. kapitalizm doğumundan beri dinden çokta kopuk değildir bilakis adam smith bir rahiptir. ama bu başka bir tartışma konusu, benden şimdilik bu kadar.
hesabın var mı? giriş yap