bahce pengueni

• muhtemelen robert kolejli bir yeni sozluk yazari.
• guzel nicki varmis , yeniymis de , entryleri de guzelmis , ben sevdim bunu.
• (bkz: bahce mobilyasi)
• linux hayranlarından mıdır diye düsünmeden edemedigim ilginc nickli suser
• nickimden sürreel ve sürükleyici bir porno film senaryosu cikaran zihniyete sahip sozluk yazari. ben ne mi yapicam? bahçemde besleyeceğim önce onu kirmizi visnelerle, teker teker, kabuklarını soyup çekirdeklerini çıkara çıkara. sonra... bıdık penguen yürüyüşüyle tüm bahçemi dolaşıp istediği baska visneler varsa onlari da yicek.,
  daha sonraa iyice karni doydugunda, kesilip yoruldugunda; lacivert kadife adam gelecek ve (bkz: hayvanli porno)
• kucukken karpuzun uzerinde oynamasi hasebiyle ileride dansoz olacagi dusunulen, ama buyuyunce halay basini cekmekle iktifa eden bebeklik arkadasi, ilkokul yareni, ilk genclik kafadari, olgunluk yoldasi... daha gider bu boyle. 3. kisilerin hic bir halt anlamadigi bitmek tukenmek bilmeyen diyaloglarin hasip'i. [o hasip ki karakoy persembe pazarinda banyo aksami (musluk basi, suslu klozet kapagi) satan bir dukkanin sahibidir. o hasip ki ogle yemeklerinde dukkanina siparis ettigi, tepsi icinde gelen kebabi yer. o hasip ki, arkadasi irfan'in basinda boza pisirir. ve o hasip ki aksamlari irfan'la nevizade'de bi tek atmadan evine gitmez.] kendime bile itiraf etmekten cekindigim seyleri kendisine itiraf ettigimde, tastamam beni anlayan kimse. ara sira ruyamda hastalandigini veya oldugunu gordugumde beni ruyamdan aci ve ter icinde uyandiran dost. hatta dostum, dostum dostum, gelsene canim...
• kim oldugunu bilmiyorum ancak,nick i beni hep güldüren bisey.
• sanal psikologum, daimi müsekkinim. ne zaman konuşsam, yatay konuma geçiyorum vallahi. bazen içimdeki potansiyeli gördüğünden, suç patologu kesiliyor; bazen de haydar dümen'im oluyor. birden fazla dilde takla attırabildiği metinler bir tarafa, bendenize tahammül bile edebilmesi ile dikkat çekiyor. arvo hyde'ı tanımaya başladığından devamlı kaçıyor, bir de utanmadan ortaya kurban atıyor. saatleri ayarlayıp maarif takvimini yanıma aldım; en fazla yirmi yaprak daha kopartırım...
• rüyasında cüneyt sermet gördüğünden şüphenilen müstakbel ofis güzeli. holding patroniçeliğinden sıkıldığından mıdır bilinmez, kendi patronu olmaya karar verdi. geçiş döneminin sıkkınlığından olsa gerek, kendisinin cüneyt abiyi sayıklaması. yani insanın rüyasında ak sakallı dede görmesini anlarım da, her ak sakallıya da, dede muamelesini yapılmasını asla kabul edemem. cüneyt abi de etmez, altını önemle çizeyim...
• bir ajans sabahlaması sırasında keşfettiğim eğlenceli kişilik. yeri geliyor güldürüyor yeri geliyor düşündürüyor. nickine zaten diyecek laf bulamıyorum.
  aferim sana...