• baklayı ağzından çıkarmak diye bir söz vardır. bir çoğunuz bu sözü duymuştur ama aslı nedir? diye hiç merak ettiniz mi?

    efendim zamanın birinde ağzı küfre alışık biri varmış. durumundan şikayet ile bir derviş dergahına girip; sürekli küfür etmesinden sıkıntı çektiğini ve bu alışkanlıktan kurtulmak istediğini söyleyerek yardım istemiş.

    derviş de kendisine bir bakla tanesi vermiş. "şimdi tevbe et ve bu baklayı dilinin altına koy. küfür etmeye kalktığında tevbeni bu bakla sana hatırlatacak ve vazgeçeceksin" demiş.

    bu durum küfürbaz kişinin hoşuna gitmiş. baklayı da dilinin altına koymuş. artık her küfür edesi geldiğinde bakla ona tevbesini hatırlatıyormuş.

    gel zaman git zaman kişi böylece küfürsüz yaşamış.

    bir gün derviş ile eski küfürbaz, dilinin altında bakla ile dolaşan kişi, yağmurlu bir günde acele acele yolda yürüyorlarmış. bir cumbalı evin altından geçerken, pencereden "hoca efendi' hoca efendi'" diye bir seslenen kız görmüşler. ikisi de kafalarını kaldırıp kıza bakmışlar. penceredeki kız "hoca efendi biraz durur musunuz?" deyip içeri kaçmış. derviş ve bizim eski küfürbaz anlamamışlar ve beklemeye koyulmuşlar. doğal olarak ikisi de sırılsıklam ıslanmış. bizim küfürbaz sinirlenmiş, bir dervişe bir yukarı bakmış. ağzından tam küfür çıkacakken bakla ve ona bağlı tevbesi küfrünü engellemiş.

    kız pencereden yine gözükmüş. tekrar "hoca efendi, hoca efendi'" diye seslenmiş. derviş; "evladım ne istersin bizden?" diye seslenmiş. bunun üzerine kız; "ay sormayın hoca efendi. geçen gün falcıya gittim ve bana eğer yağmurlu bir günde bir hoca efendinin sarığını üstten görürsem kısmetimin açılacağını söyledi de ondan sizi biraz beklettim" demiş.

    bizim küfürbaz bu söz üzerine sinirden titremeye başlamış. gözü derviş de imiş. derviş şöyle bir tespihini çekmiş, yüzündeki suyu eliyle silmiş ve küfürbaza dönmüş:" bakla ağzında mı hala" demiş küfürbaz da. "evet efendim" demiş.

    derviş bağırarak:

    "çıkar ağzındaki baklayı o zaman" demiş.
hesabın var mı? giriş yap