• (bkz: balyan)
  • basit bir demirci ustası iken kale savunması dahi yapacak düzeyde savaş bilgisine yaradan rabbimin izni ile kavuşmuş insan, barışın ve mazlumun koruyucusu.
  • (bkz: #7491558)
  • basit bir demirci ustası iken kale savunması dahi yapacak düzeyde savaş bilgisine yaradan rabbimin izni ile kavuşmuş olduğu tamamen palavra ama barışın ve mazlumun koruyucusu olduğu yazılı tarihe bakılırsa doğru olan insan.

    ridley scott'ın cennetin krallığı filmindeki kurgusal karakterin aslı olan ibelin lordu balian, kudüs savunmasını düzenlemek için şehre döndüğünde elli yaşlarında tecrübeli bir savaşçıdır. aslında olayın perde arkasında haçlıların içindeki belirgin ikilik yatmaktadır. guy de lusignan'ın kral olmasıyla iktidarı ele geçiren kan, para, şan, şöhret ve macera peşindeki şahinler ve trablus kontu raymond 3 ve ibelinli balian gibi üçüncü kuşak olup artık ortadoğulu olmuş barış yanlısı yerleşikler.

    ne yazık ki düşmanı ve coğrafyayı çok daha iyi tanıyan ikincilerin dönemi cüzzamlı kral iv. baldwin'in ölümü ile sona erer. böylece tarihi bir fırsat kaçırılmış da olur. o günlerde sağlanabilecek bir barış kanımca dünya tarihini kökünden etkieyecek ve bugünlerde müslüman/hristiyan çatışmalarının da kökünden engellenmesini sağlayacaktı.

    neyse hayal kurmayı bırakıp tarihe dönelim. ama orada da ilginç şeyler olduğuna şahit oluruz. örneğin okuduğum kaynaklara bakılırsa ve yanılmadığım düşünülürse gerçeketen çok ilginç bir durum var. hittin savaşı haçlılar açısından bilançosunda yukarıda saydığımız yerleşiklerin tümünün savaştan sağ kurtulmuş olması gibi bir durum var örneğin. hepsi de salahiddin'in dostu olan bu kontlar için adeta kuşatılmış haçlı ordusu içinde bir koridor açılmış ve hepsi salıverilmiş gibi.

    ilginçlikler bununla da bitmiyor. hittin savaşını takiben kudüs'ü kuşatmaya gelen salahiddin'in bir gece çadırına bir davetsiz misafir geliyor. evet doğru bildiniz. bu ibelin kontu balian'dan başkası değil. nasıl oluyor diye sormayın. oluyor işte. ve balian koskoca eyyübi hükümdarı'ndan kudüs'de mahsur kalan karısını alıp çıkmak için ricada bulunuyor. salahhiddin ise orada kalıp savunmaya katılmayacağına dair söz alıp buna izin veriyor. ama balian şehre girer girmez başlarında (filmde resmedilenin tam tersine) kudüs piskoposu olan bir komite balian'ın ayaklarına kapanıp şehrin savunmasını yönetmesini için yalvarıyorlar. balian bunun üzerine salahhiddin'e sözünü tutamayacağı için bağışlanmasını rica eden bir elçi yolluyor ve şehirde kalıyor.

    buradan daha da ileri giderek tarihçiler yazmadığı halde başka bir teori ilei sürmekten kaçınmayacağım. salahiddin gibi kurnaz ve ileri görüşlü bir adamın balian'ın bu manevrasını önceden sezmemiş olması imkansız. filmde de anlatıldığı gibi kendi müttefikleri içinde de şahinler var ve onlar da aynen guy de lusignan ve yanlıları gibi kan istiyorlar. talepleri yüz yıl kadar öncce 1099'da kudüs alınırken haçlıların yaptıkları katliamın intikamının alınması. derler ki o istilada mescid-i aksa'nın sokaklarından diz boyu müslüman kanı akmış. işte haçlılar da şehirde kalan ve hayatları değersiz 20bin hristiyanın katledilmesini istiyorlar. işte burada salahiddin'in insancıl tarafı öne çıkıp, balian kendisini ziyarete geldiğinde buna engel olmak için ona, sadece karısını değil tüm kudüs halkını kurtarma şansı bulunduğunu fısıldamış olabilir diyorum ben. yine de sadece bir sav bu. destekleyen bir kaynağa rastlamış değilim.

    sonuçta bu iki yürekli insan şehrin güçlü savunmasının ardından bir uzlaşma çadırında şartları görüşmek için bir araya gelirler ve aralarında şu diyalog geçer:
    salah-ad-din : şehri teslim edecek misin?
    ibelinli balian : teslim etmeden önce önüme gelen herşeyi yakacağım. kutsal tapınaklarınızı, bizimkileri... kudüs'te insan oğlunu deliye çeviren herşeyi yokedeceğim.
    salah-ad-din : belki de en iyisi bunu yapman olacaktır. yokedecek misin?
    ibelinli balian : her taşını...ve öldürdüğünüz her hristiyan şovalyesi yanında 10 sarazen (müslüman askeri) götürecek. ordunu yok edeceksin ve yenisini bir daha kuramayacaksın. sana yemin ediyorum: bu şehri alışın, senin sonun olacak!
    salah-ad-din : şehrin, kadınlarla ve çocuklarla dolu! ben ordumu kaybedeceksem, senin şehrin de her şeyi kaybedecek!
    ibelinli balian : şartın var mı? ben istemiyorum.
    salah-ad-din : içerdeki herkesin hristiyan topraklarına güvenli geçişine izin vereceğim. herkesin! kadınlar, çocuklar, yaşlılar... bütün askerlerin, şövalyelerin ve kraliçen kimseye zarar verilmeyecek sana yemin ediyorum.
    ibelinli balian : bu şartlar altında kudüs'ü teslim ediyorum!

    böylece 20bin masum insanın yaşamı kurtulmuş olur.
  • selahaddin eyyübi ile kudüs kuşatmasını sonlandıran çadırdaki tarihi pazarlığı ''selahaddin'in dizlerine kapanıp yalvarır'' vaziyette resmedilmiştir.. gerçekten şehri çok iyi savunduğunu yazar kaynaklar balian'ın, ancak çok sayıdaki selahaddin ordusu karşısında hiçbir şansı yoktur.. filmdeki gibi de blacksmith felen değildir, babası godfrey değildir.. bunlar tamamen hayal ürünü.. (babasının adını da biliyodum da unuttum şimdi, hatırlarsam ya da denk gelirsem eklerim)

    adam bildiğin fransa'nın asil bir ailesinin ferdi, ibelin'i de kardeşinden devralıyor ve ıv. baldvin'in sağlam adamı sadık şövalyesi oluyor.. fek-at baldvin (26 yaşındaydı sanırım) genç yaşta ölüyor ve yerine geçen guy ve sbylla ikilisi ortalığı tekrar kana buluyacaz diye eline yüzüne bulaştırıyor..

    kudüs kuşatması öncesi yaşanan tarihi savaşta aynen filmdeki anlatıldığı gibidir.. haçlı ordusu selahaddin'in üstüne yürümeye karar verir, başlarında guy yamulmuyorsam kuzey filistin'deki su kuyularına ulaşmaya çalışıyorlar derken o da ne, selahaddin daha önce gelip kapmış bütün su kuyularını.. kalıyor mu koca ordu susuz, çölün ortasında! selahaddin yer mi anadolu çocuğu adam, (bazı kaynaklar türk der, bazı kaynaklar kürt der bu adamın soyu için) çok az bir kayıpla tokatlıyor haçlı ordusunu ki işte kudüs'ün yolu böyle açılıyor..

    bu da ıv. baldvin'in 16 yaşındayken selahaddin'e karşı kazandığı savaşın rövanşı niteliğindedir.. şöyleki, baldvin tahtı devraldığında şam krallığını yok etmek için yola çıkıyor fekkat selahaddin 26.000 adamıyla filistin bölgesindeki haçlı kalelerini ve şehirlerini almaya gidiyor.. baldvin'in elinde var 3000-5000 adam.. selahaddin az bi kuvveti arkada bırakıyor ama baldvin'in bu kadar az adamla saldırmaya yeltenemeyeceğinden emin.. baldvin arkada kalan az sayıdaki selahaddin birliklerini yenip düşüyor selahaddin'in peşine.. selahaddin'de kazandığı bir savaş sonrası orduyu yolluyor ganimet toplatmaya derken haçlılar 4000 küsür adamla basıyor bunları, selahaddin'in ordusu dağınık, yorgun ve şaşkın vaziyette.. 26000 kişilik ordudan geriye sadece 6000'i kurtuluyor bunlarda selahaddin'in özel kuvvetleri memlük ordusu.. selahaddin'de canını zor kurtaranlar arasında diyor kaynaklar.. balian'dan nerelere geldik.. yeter daha anlatmıyorum..
hesabın var mı? giriş yap