• sokak röportajı esnasında, röportaj veren kadının kenarda mendil satarak geçimini sağlayan engelli abimizi göstererek, "bak sanki bu adam mayış almıyor mu, bunu buraya ne oturtmuşlar" diyerek zar zor ayağa kalkarak kendini savunmaya çalışan engelli abimizin feryadıdır. bre gavat! o adam nerde çalışabilir o halde? devletin verdiği para yetiyor mu bakalım kendisine? kendi imkanlarıyla helaliyle para kazanma peşinde. içime oturdu amk. çaresiz insanların duygularını sömürmek nedir lan!

    link
  • izlerken tokat gibi çarpan videolardan biridir. engelli maaşıyla geçinmenin mümkün olmadığı ülkede, geçinebilmek adına engelli haliyle sokaklarda çalışmaya çabalayan birinin isyanıdır aynı zamanda.

    aklıma emekli maaşı yetmediği için 67 yaşında halen çalışmak zorunda olan babamı getirmiştir. emeklilerin, engellilerin zorunluluktan çalışmak zorunda olmadığı bir dünya umarım bir gün gelir, umarım bu iğrenilesi günleri utançla anarak, bir zamanlar nasıl böyle olabiliyormuş diyebileceğimiz günlerde yaşarız.
  • çok duygusal biri sayılmam. hatta çocuklardan başka hiç bir şeye üzülmem neredeyse. ama bu adamı izlerken içim harbi cız etti.

    o kadına da o cehaletinin ve karanlık yüreğinin içerisinde huzursuz ve lanetli bir yaşam düşmüş.

    adam ve biz kadına sadece 15 saniye maruz kaldığımızda yüreğimiz acıdı. o kadın ise kendiyle bir ömür beraber olmakla lanetlenmiş..

    aman evlerden ırak. anne olsa sevilmez.
  • bugün itibari ile karşılaştığım duruma verdiğim tepki.

    yasal şartlarda düzgün bir gelir elde etme isteği dilencilik değildir. vatandaşlık hakkıdır.

    sağlayamayan devlet yönetimi düzgün yönetilmiyordur.

    "the desire to earn a decent income under legal conditions is not begging; it's a right of citizenship. a government that fails to provide this is not being managed properly."

    kimse bana hak etmediğim bir parayı sırf acıdığından dolayı veremez.

    türkiye vatandaşı kimse bu yaklaşımı hak etmiyor..
hesabın var mı? giriş yap