bir kadın sevilmeye neresinden başlanır

• kalbinden başlanır. hayattır.
• once yanagindan baslanir. boyle doya doya, sirf yanak dogacakken son anda vazgecmisse hele. ohhh mis !
• kusurlarından. bu kadınları değil insanları sevme kriteridir, birinin kusurlarını kabullenip ve hatta onları benimsemeye başladığınızda, o insanı sevdiğinizi anlarsınız.
• "yarasından"
  diye cevaplamayı şiddetle arzulayıp sonra banane aq deyip battaniyeyi kafama çekmemle sonuçlanan bir iç savaşa sürüklenmeme sebep olan soru.
• herkes için farklı cevabı olan sorudur.
  
  ben gözlerinden başlarım mesela bir kadını sevmeye.
• gözler dendi mi?
• cevabı ellerinden olan soru.
  
  "ellerin ellerin ve parmakların
  bir nar çiçeğini eziyor gibi
  ellerinden belli olur bir kadın
  denizin dibinde geziyor gibi
  ellerin ellerin ve parmakların"
• gülünce ortaya çıkan gözlerinin yanındaki çizgilerden olabilir.
• 'amından afedersin' denebilecek soru. yani şimdi hakikaten ortamın amına koymak istemiyorum. duygusal nedenler var. dokunmak başlı başına bir sevme nedeni olabiliyor. dokunmadıysan işte gözler, kalça falan. konuşmasında hal alan jest, mimik falan ama illa yer bildirimi yapacaksak göt ve meme abi. güçlü bacaklar varsa mükemmel.
  
  sevmenin sonucu -yani tam sevme- o fazla steril olan 'ten uyumu' lafında gizli. hatunun tuzunu emdin mi sonrasında amının tadı ile sonuca ulaşırsın. beraber pisleştikten sonra baktın ki bu muhteşem biri, o zaman sevmen tam olmuştur. yani ben de arada çok duygusala bağlıyorum ama budur özeti. bir de tabi benim için çirkin bir ayak kaltanılabilir bir şeydir ama güzelse kendi kendimi ezerim, derde tasaya girerim çok seviyorum lan bu hatunu diye.
  
  aslında tüm bunlar sevmenin başlaması gibi geliyor bana. neresi denildiği için de fiziki betimlemeye girdim. fizikse fizik amk.
• gözlerinden.
  açık ve net, koyu renkli ve size bakarken ışıldıyorsa, adamı mahvetmeye yeter.