christenings

• blackfield ii albümünün 4. parçası..
  i met you in a record store
  you had slept in the clothes you wore
  but i knew i'd seen you somewhere before
  
  what happened to your guitar?
  and what happened to the prettiest star?
  can you still play the songs that got you so far?
  
  hey you, with your shadow in the gutter
  how low have you got to go before you're through
  high times, a butler in the morning
  all your memories are coming out of your shoes
  black dog, sitting in the park
  odd looks from the mothers of the devil's own
  shoplifting, getting your essentials
  gate crashing, christenings and funerals...
  ...and weddings too.
  
  i used to see you all the time on mtv
  read your life story in a magazine
  i guess you thought thats the way it'll always be.
  
  but i believe in you
  cause i think that you'd want me to
  though i never really liked your songs, its true
  
  hey you, with your shadow in the gutter
  how low have you got to go before you're through
  high times, a butler in the morning
  all your memories are coming out of your shoes
  black dog, sitting in the park
  odd looks from the mothers of the devil's own
  shoplifting, getting your essentials
  gate crashing, christenings and funerals...
  ...and weddings too.
  
  hey you, with your shadow in the gutter
  how low have you got to go before you're through
  high times, a butler in the morning
  all your memories are coming out of your shoes
  black dog, sitting in the park
  odd looks from the mothers of the devil's own
  shoplifting, getting your essentials
  gate crashing, christenings and funerals...
  ...and weddings too.
• bu parça bana her daim insurgentes'deki israilli kızı hatırlatıyor. (izleyenler bilir) steven wilson'ın kendisiyle "bize tokio hotel'den bir şeyler söylesene. en sevdiğin grup biliyorum" diyerek dalga geçtiği kız. gayet düz bir parça bu aslında. klasik akustik ritimleri, tekdüze piyano vuruşları, başından sonuna değişmeden devam eden davul ritimleriyle başladığı gibi bitiyor. ama steven wilson'ın vokallerinin tatlılığı(!) parçayı farklı bir yere koyuyor. sanki uzun zaman önce sevdiği birine karşı söylüyormuş gibi bir şirinlik var söyleyişinde. içinde yıllar önce sönmüş bir aşk hikayesini barındırıyor gibi biraz da. tekdüze olmasına rağmen defalarca dinletiyor kendini, eğlendiriyor bir şekilde. büyük ihtimalle steven wilson'ın duyguların çoğunu vokaline yıktığından dolayı bu dinleme sekansları her daim uzuyor. steven'dan daha fazla proje duymak için yanıp tutuşturan faktörlerden.