• mantarlara doganin krali muamelesi yapan ve psychedelic etkilerinden bahseden belgesel
  • az önce netflix üzerinden izlediğim, ilgimi çeken bir belgesel.

    termos bardağınıza çayınızı alın, yanına bir tane eti negro açın... kendinizi kaptırmadan, "oha hemen mantarlarla sevişmeliyim" gazına gelmeden sakince izleyin.

    bence izlemeye değer.

    7/10.
  • benim de az önce netflix üzerinden izlediğim belgesel. baya beğendim ve kitabını da okumayı düşünüyorum.

    tavsiye edilir, bence izleyin.
  • ilk yarısı bilimsel ikinci yarısı bilim soslu new spiritualizm olan belgesel.

    tamam. mantarlar çok iyi çok güzel. evet, yeteri önem verilmiyor. daha fazla araştırılması lazım. evet.

    ancak belgesel mantar evrenin sırrıdır kafasında. 'evreni anlamak için abdülhamiti anlamak gerekir' ile mantarı anlamak gerekir diyenler kapışabilir yani. o fanatizmle savunuluyor.

    bir kaç örnek vereyim: miselyumun çalışma şekli sinaps ve nöronların çalışma şekline benziyor. evet. sonuçta ikisi de elektro kimyasal reaksiyonlarla çalışıyor. esasen bitkilerin de buna benzer çalışan sistemleri var. belgeselin iddiası ne: ruh diye bir şey yok, bağlantılardan ibaretiz. mantarlar evreni anlamanın sırrı. hmm, easy booy alright...

    yine psilosibin içeren mantarların yarattığı triplerin insanların ruhsal hastalıklarının tedavisinde kullanılabileceği söyleniyor. klinik çalışmalar devam ediyor falan, güzel. belgeselimizde ne görüyoruz azıcık kafası iyi olan tanrıyla birleşiyor. yaşadıkları en mistik tecrübe falan. hatta diğer dinlerle iletişime geçmişler, hacı acayip bir şey bulduk esas mistik tecrübe bu, gelin bi bakın diye. allahtan islamları çağırmamışlar, güler geçerdi bizimkiler.

    üzülerek izledim ikinci kısmını belgeselin. nasıl bir boşluk, nasıl bir manevi açlık içindelerse, benliklerinden en ufak uzaklaşmayı manevi bir yükseliş falan sayıyorlar. ruhu yok sayıp yine maddi etkilerle "ruh"larını tedavi etmeye çalışıyorlar. kimisi batıyor, kimisi de yine batmak üzere ufak da olsa nefes alıyor. başkasının kötü durumuna bakıp şükredilmez ama yine de çok şükür.
  • gerçekten mantarları anlatan bir belgeselmiş gibi gayet güzel başlayıp, olağanüstü görüntüler ve epik bir anlatımla yürürken ikinci yarıda psikodelik mantar reklamına (laf olsun diye değil, baya baya reklam) dönüşen tv şovu..

    sanki biri belgesel, diğeri mecik maşrum tanıtımı olan iki ayrı film çekilmiş de kaynak yetersizliğinden mantarları anlatan belgeselin son bölümü çıkarılıp bu ikinci sihirli mantar reklamıyla birleştirilmiş gibi bir his uyandırıyor..

    yalnız dürüst olup itiraf etmem gereken de bir şey var;

    son kısımlarda, özellikle ölümü bekleyen kanser hastalarına uygulanan mantar deneyimlerini yaşamış bir kadının anlattıkları, tam da mevzu belgesel olmaktan iyice uzaklaşıp yeni çağ mistik safsatalarına doğru evrilirken, bu durumdan fena halde sıkılıp programı kapatmak üzere olan beni kelimenin tam anlamıyla silkeledi.. zaten normalde de sulu gözün biriyimdir ama bu çok beklenmedik bir anda geldi, gözlerim doldu..

    --- spoiler ---

    kadın yaşadığı deneyimi anlatırken en başta bir çeşit endişe duyduğunu söylüyor.. tribin engin sularına ağır ağır girerken; "kendimi tamamen sana teslim edersem güvende olacağıma söz veriyor musun?" gibi bir şey soruyor zihninin içinde.. bu soruyu sorduğu şey, kişi, makam ya da iç ses şöyle bir yanıt veriyor ona;

    "kendi eserime saygısızlık eder miyim sanıyorsun..?"
    --- spoiler ---
  • izleyecektim ama imdb yorumlarına bakınca tarafsız bi belgeselden çok bi grup hippinin toplaşıp hadi uyuşturucunun bilimsel yanını gösterelim diyip pseudoscience yaptığı bi zırvalık olduğunu okuyunca vazgeçtim. hippiler için çekilmiş. i hate hippies.
  • uykumun kaçmasının olumlu tarafı diyebilirim buna. çok acayip, gerçekten fantastik... bayıldım...
    uzun zamandır bir şey izleyip de bu kadar heyecanlanmamıştım. mantarlara ve küflere olan ilgim ev arkadaşlarımı zamanında hayli bıktırmıştı. mutfak, buzdolabı... lab gibiydi.

    68 kuşağı da değilim, işim olmaz. evet tedavi kısmı da ilginç. ama bana göre, evrim, bitkiler, eko sistem, herkesin her şeyin connected olması. çok acayip.
    eşkiyadaki gibi... börtü böcek değil, fungi'ler yiyecek bizi... ve biz hep var olacağız.
  • güzel ve bilimsel başlayıp bir yerden sonra tamamen ayakları yerden kesilen belgeselimsi propoganda. tabi izlerken gaza gelmedim desem yalan olur. özellikle paul isimli mantarcı abinin olayı spiritüel bir fenomene bağladığı kısımda yeah diye bağırmak içimden gelmedi değil. (bkz: swh)
  • başlarda bolca cgı ile desteklenmesine rağmen bilimsel yanı olduğunu düşündürten, ortalarda bir adamın (mikolog paul stamets) mantarlara olan ilgisini ve mantarla çevrili hayatını ve hayallerini anlatan, sonunda ise ürün reklamı yapan kepazelik. (bkz: mikolog)

    belgeselin, en başta "bu yayındaki bilgiler asla tedavi tavsiyesi ya da ilaç değildir" minvalinde uyarı verip sonda paul'ün kanser hastası annesinin mantar yiyerek iyileştiğini anlatması baya tutarlı bir tavırdı. hele hele sonlara doğru paul'ün yazdığı kitaptan bahsedilmesi, o kitabı okuyanların hayatlarının değişmesi falan derken emeği geçen herkesi allah'a havale ettim, giden 1.5 saatime yandım.

    bu ürün tanıtım videosunun bellllki ilk yarısı seyredilebilirdi fakat ikinci yarısını seyrettikten sonra yayına olan inanç ve güven sıfır iniyor, ilk yarısı da değersiz hale geliyor zaten mantarların topraktan çıkış anları haricinde gerçek görüntüler yok gibi bir şey sürekli cgi... tabii bu değersizleşmenin bir tarafında insan evriminin mantarlar yiyerek gerçekleşmiş olduğu iddiası ve bu iddiayı "milyon milyon yıllar sonucunda gerçekleştiği"ni söyleyerek meşrulaştırma çabasının etkisi de yadsınamaz.

    seyretmeyin, seyrettirmeyin.

    fantastic fungi/imdb
    öngösterim/youtube

    4/10
  • bugün evde efendi efendi pcr sonucumu beklerken, işe gitmemenin verdiği keyifle açıp izlediğim netflix belgeseli.

    başlangıçta anlatım bayağı biyolojiye yönelik ilerlerken, belgeselin ilerleyen safhalarında olay sanki azıcık umut tacirliğine kaymış, mantar üretim merkezinin reklamını yapıyorlarmış gibime geldi.

    aslan yelesi mantarının 1993'te japonya'da yapılan bir çalışmaya göre nöronların büyümesi ve yenilenmesini teşvik etmesi; sesle şartlandırılarak korkutulmuş farelerin psilosibin verildikten sonra korkularının ortadan kalktığı ve farelerde nörogeneze ve nöroplastisiteye neden olduğuna dair ilginç birkaç not alsam da genel olarak belgeseli çok başarılı bulamadım. mikolojik alem daha iyisini hak ediyor. hele de psikoaktif nitelikte maddeler ihtiva eden mantarlar daha detaylı irdelenmeyi hak ediyor.
hesabın var mı? giriş yap