• 30 haziran 2015 tarihinde yayınlanan şu makaleye göre biyolojik mühendisliğin aşabileceği yeni bir evrimsel eşiktir. sizi ne kadar heyecanlandırır bilemiyorum ancak ben çocukluğumdan beri böylesi bir gelişmenin hayalini kuruyordum.

    terminolojide zorlanacak arkadaşlar için kısaca ve basite indirgeyerek anlatacak olursak zebra balıklarında yapılan bu çalışmada balık yumurtasına enjekte edilen fotosentez yapabilen tek hücreli canlıların (mikroalg) gelişen balık ile olan ilişkisine bakılmış.

    bu tarz türler arası hücre transferi ile oluşturulan yeni bireylere chimera diyoruz. çalışma chimera bireylerde doku ve organlarda fotosentetik hücrelerin kısmi olarak yayıldığını daha önemlisi hücrelerin doku içinde hayatta kaldığını ve mutual ilişkiden farklı olarak yeni canlının bir parçası olduğunu gösteriyor.

    balığın kayda değer bir bağışıklık tepkisi göstermediği de kayıtlara geçilmiş.

    yaşasın bilim, yaşasın aydınlık yarınlar.

    edit:
    konunun mutual yaşam ile karıştırılmaması önemli. burada bahsedilen ekilen hücrenin o canlının bir parçası olarak yaşamını sürdürmesi.

    edit 2:
    peki bu genetik olarak aktarılabilir mi diye pek çok soru geldi. bunun net cevabı bu çalışma için hayır. ancak halihazırda genetik mühendislikle kalıtımsal olarak iletilebilen özellikler aşılayabiliyoruz canlılara. yani mesele artık teknik yeterliliğimizden çıkmış durumda. etik olarak tartışılma aşamasında. özellikle bakterileri oyuncak ettik, plasmitlerin (bakteri dnası) altından girdik üstünden çıktık. o yüzden insanlığın geldiği noktayı küçümsemeyelim. yeni canlılar üretmekten hiç uzak değiliz. hatta şeker hastalarının hayatını kolaylaştıran insülin iğnesi, genetik mühendisliğin bakterilere verdiği insan insülin geni sayesindedir. bunun gibi onlarca örnek mevcut.

    bilim dünyasının bu kısmında neler oluyor merak edenler için anahtar kelimeleri veriyorum;
    bioengineering, gene editing, gene expression, epigenetic, probe, pgc transplantation, primer, primer design, cdna

    edit 3:
    genetik olarak aktarılabilen aşılama doğada da mevcuttur onunla ilgili de şu çarpıcı örneğe bakmanızı öneririrm.
    #50134481
  • (bkz: akp seçmeni)
  • uzak olmayan bir gelecekte insanların da fotosentez yapabileceğini düşünen beni mutlu etmiş bir gelişmenin sonucu olan canlı. zaten bilgisayarlarla da az çok birleşeceğimize göre gelsin yeni insan türü. ha biz yetişemeyiz muhtemelen ama yine de bilemiyorum. neticede bilimin ne derece hızlı geliştiği ortada.

    saçma sapan şeylere kaynak ayıracağımıza bilime kaynak ayırsak belki şuan çoktan fotosentez yapıp beynimizle internete giriyor olacaktık. bunlar hayal falan değil.
  • tembel hayvan (sloth, bradypus)
    tembel hayvan o kadar yavas hareket eder ki tuylerinde algler yeserir, fotosentez yapar. tembel hayvan da yerinden oynamadan bu algleri yer catir catir. sonra bu yedigi algleri z.cmak isin agactan iner. boyle bir hayvandir iste bradypus.

    edit1: yukaridaki nature link'i salamander icin tembel hayvan degil. tembel hayvan icin kaynak: pmıd 20353556
    edit2: bir de tembel hayvan tabi ki de baska seyler de yiyor ama cok usenince muhtemelen algleri goturuyor afiyetle.
  • enerjiden çok oksijen ihtiyacının kendiliğinden sağlanması (d vitamini gibi) hedeflenmiş benim anladığım kadarıyla. o da bir çeşit enerji ya neyse.
    la nefes alayım ayağına gelecek medeniyet cıbıl cıbıl dolaşacak galiba!
  • belki de uzaylıların neden yeşil olduğunun açıklaması olabilecek bilimsel gelişme.
  • gelecek ile ilgili öngörülerde genellikle insanın makinelerle birleşerek evrimini bir tür cyborg olarak geliştireceği düşünülüyordu. fotosentez yapabilen bir canlıya dönüşmek için çalışmaların başlaması veya en azından bu sürecin o yönde devam etmesi ilginç bir fikir.

    edit: imla
  • bitkisel hayattaki insan
hesabın var mı? giriş yap