• gece yarısı diyeti bozup ağza tıkıştırılan karbonhidratların hüznünü içerir. her kaşığında pişmanlık vardır.

    edit: başlık başa
  • mikrodalga fırında iki dakikalık ısıtma ile giderilebilecek hayat soğukluğudur.
  • ruhu parçalanmış bireylerin soğuktan bir bütün olmuş pilav kütlesini yemek zorunda kalması durumu.
  • tabağa sallanan her kaşıkta yaşanmamışlıkların, yarım kalan heveslerin kesif varlıkları kendini hissettirir.

    "o yanımda olsaydı acaba mutlu olur muyduk?" diye düşünürken salatalık turşusunu ısırırken çıkan "hart" sesi bozar sesizliği.

    geçmişe gitmek istersin o bulgur tanelerine bakarken, halbuki gidip gidebileceğin ne olacağı belli olmayan, bulanık bir gelecektir.

    bardaktaki ayranın sonunu içerken ağırlık çöker midene. asıl ağırlık ruhundadır, belli ki hazmedememiştir bazı şeyleri.
  • evde yiyecek bir şeyler olduğu halde aç karnına uyumanın, ağlayarak soğuk salçalı makarna, tuzlu domates ya da zeytin yemenin hüznüyle kardeştir...
  • hiç öyle hüzün müzün demeyin.

    kesilmiş soğanın döktürdüğü yaşlardır onlar.
  • bir benzerini makarna ve yoğurt kombinasyonuyla ara ara yapıyor olduğun hede
  • ardından bir tatlı arayışına sokar ve evdeki bilimum reçel türlerini deneme girişimiyle sonuçlanır. muhtemelen tıkalı olan burundan ötürü yenen yiyeceklerin tadı alınmaz. sonra pişmanlıklar içerisinde yatağa girilir.
  • bebeği geceleri uyumayan yeni annenin gece 3 buçuk dörtte çaresizlik içinde yaptığı sinir boşalması eylemi olabilmektedir. malum bulgur süt yapar. özünde her türlü hazin bir durumdur
  • pirinç pilavı yemektense bir nebze sağlıklıdır.

    bulgur da gdo diyolar gerçi.

    aman ne bileyim. fakir işleri hep...
hesabın var mı? giriş yap