• brüksel'de açık hava müzesine benzeyen hoş bir meydan.
  • sayet avrupanin baskenti brukselse ve brukselinde merkezi buyuk meydansa burada bulundugunuz sure zarfinda avrupanin tam gobek deliginde vakit geciriyorsunuz demektir.
    bu meydanin cevresinde cesitli muzeler,tarihi binalar,resim/muzik yapan sokak sanatcilari,tiyatrocular ve turlu eglendirici faaliyetler gormek mumkundur.
    alisveris konusunda pahali olmasina karsin gormeye deger turlu markalarin yer aldigi dukkanlara goz atmadan gecmek mantikli olmaz.
  • herkesin bulduğu yere çöktüğü gelen geçeni izlemenin bir seyre dönüştüğü güzel alan. japonların fotoğraf çekerken kendilerini kaybettikleri yerdir ayrıca.
    özellikle meydandaki en güzel binada yaz boyunca cumartesi akşamları yapılan ışık ve müzik gösterisi dehşetengiz, sonunda beyaz gecelikli bir kızın kendisini aşağı atmasına hazırlamıştık biz kendimizi.
    oradan australiandan bir dondurma kapılmalı, ya da brükselin ünlü fritelerinden atıştırarak kişi kendini bir süreliğine unutmalı.
  • burada bulunan maria heykelini elleyip*dilekte bulunmayi unutmamali.
  • güney girişinden girildiği takdirde, insanı daha da bir etkileyen meydan. avrupa'nın göbeği olduğuna kanaat getireceğiniz harika yer. borsa binasının arkanıza aldığınızda sağ tarafında muhteşem eski town hall ile 2 harika müze bulunur. meydandaki cafelerder oturup kahve içilmeli ve klasik kapalı mistik brüksel havasının tadı çıkarılmalı. meydandanda hergün bir faaliyet görmek mümkün. o kadar da pahalı bi yer değil açıkcası.
  • meydanin cevresinde altin islemeli art nouveau binalar var, her biri ayri bir sanat eseri...
  • flamanca buyuk pazar. meydan eskiden sehrin ana pazar yeri olarak kullaniliyormus belli ki.

    flamanca ve pazar demisken (bkz: albert cuyp markt) (bkz: albert cuyp)
  • doğruya doğru brüksel brugge ile karşılaştırılınca pek de turistik bir yer değildir. ama hasbelkader brüksel.e yolunuz düştüyse, muhakkak gidilecek tek istikamet grote markt.tır. etrafındaki cafelerde bir tart yiyip bir kahve içmek gayet keyiflidir. maria heykelini arkanıza alıp sağ köşeden çıkın. hemen solda minicik kapısı olan bir italyan restoranı vardır. buranın müthiş lazanyası ve pizzaları vardır. ama unutmayın, avrupa.nın göbeğindesiniz. fiyatlar da eşeğin göbeğine su kaçırma sınırındadır. çoğu avrupa şehrinin aksine biraz patates kızartması, bir bira ve bir wafel.la çok ucuza ve hiçbir yere oturmadan da karnınızı doyurabilirsiniz. en son model kameralarla döne döne bütün meydanı çekmekten sersemleşen japonları seyretmek çok eğlencelidir.
  • bir benzeri antwerpte de vardir,cesitli marketler,dantelciler,ortasinda rubens heykeli ve kilisesi ile sehrin en canli meydanidir.
  • iki senede bir tam ortasina ciceklerden olusan bir hali yapilir. bu hali 3-4 gun boyunca orda kalir ve ziyaretcilerin, zaten muhtesem olan meydandan cok cok daha fazla etkilenmesine sebep olur.
    bruksel'de insan nereyi gezerse gezsin sehirle vedalasacaksa eger, vedasini burdan gerceklestirmelidir bence. donup dolasip gelecegi yer burasi olmalidir.
hesabın var mı? giriş yap