• türk solcusunun über işlerinden. mantık şöyle işliyor:

    1) ticaret=kapitalizm=para
    2) globalizm=amerikanların her yerde var olabilmesi. özellikle üçüncü dünya ülkelerinde çokuluslu ve amerikan menşeili şirketlerin varlığı
    3) amerika birleşik devletleri=kapitalist emperyalizmin doruk noktası
    4) o zaman globalizm= batı emperyalizmi

    o yüzden bazı aklı bir karış havada solcularımız abd ile türkiye (ya da herhangi bir ülke) arasındaki her husumette anti-amerikancılıktan dolayı "yeavvv ama diğer taraf emperyalizm" diyor ya. (bkz: antiemperyalist olurken diktatör sevici olmak)

    işte bunlar hep s*lculuk.
  • muhtemelen metalden kurşun yapılıyor, o zaman çok kötü demek gibi bir şey.
    o metallerden iğne ucu da yapılıp, aşı da yapılıyor ama?
  • iktisat öğrenin diyen arkadaşları emprik verilerini sunmaya davet ediyorum. şu makaleden başlayabilirsiniz:
    https://www.jstor.org/stable/4122913

    ben bilimsel makale okuyamam bana özet ver derseniz de: http://voxeu.org/…icle/globalisation-promotes-peace

    iktisat öğrenin demeden önce iktisat öğrenmekte fayda var :)
  • muhtemelen lenin'in emperyalizm kapitalizmin en yüksek aşaması isimli kitabı yüzündendir.
  • kapitalizme karl marx bile kötü dememiştir yanlış biliniyor. marx kapitalizmin üretme gücünün farkındaydı ve doğru yönlendirilirse mükemmel bir üretme gücünün olduğunun farkındaydı. yani reformize edilmesi gerektiğini savunuyordu. eleştirdiği nokta yaratılan değerlerin merkezileşmesi bölüşümün etkinsizliğiydi ki bu görüşlere keynes bile katılmaktadır kapitalizmin kötü yanlarına 100 yıl daha katlanılması gerektiği ve böylece toplumsal olarak belli bir zenginliğe ulaşıldıktan sonra bu çarpık gelir durumunun ortadan kalkacağına inanmaktaydı. bütün sorun kar güdüsüyle aşırı üretimden meydana gelmektedir bunun önüne geçilmesi içinde insan doğasının değişmesi gerekir ki bu da çok zordur.
  • ne diyelim mahmut'mu diyelim.

    kelime anlamı: bir milletin, sömürü temeline dayanarak başka bir milleti kültürel, siyasi ve ekonomik egemenliği altına alıp yayılması veya yayılmayı istemesi, yayılmacılık.

    sonuna hep zengin batı ülkelerinin kazandığı bir sistem sonuçta. sistemden çıkmak isteyenlere darbelerle, ekonomik ambargolarla, ajanlarla saldırıyorlar.
    (bkz: venezuela)

    şu anda dünya üzerinde 190'a yakın ülke var. bunların 15-20 tanesi hariç geri kalanının tamamı az gelişmiş, gelişmekte olan, belki gelişecek, gelişse iyi olur, gelişemedi bir türlü ülkeler. son ikiyüz yıldır bu kapitalist sistemin parçası olup gerçekten bu gelişmiş ülkelerin seviyesine çıkan kaçtane ülke var acaba?
  • küresel ticaret sürecinde işçi sömürüsü ve doğanın talanı gibi şeylerin oluyor olması bunun doğrudan küresel ticaretin suçu olduğu anlamına gelmediğini anlayamayanların söylemidir.

    bu yaşanan süreçler doğrudan üretimin doğası ile ilgili problemlerdir ve regüle edilmelidir. küresel ticaretten izole olarak bir ülke kendi ülkesinde aynı talanları yerel elitleri eliyle de yapabilir.

    dünya ticaret örgütü başta olmak üzere küresel anlamda ticaret, insan hakları, çevre hakları üzerine çalışan dünya kadar kurum ve insan var. bu konular üzerine sürekli yazılıp çiziliyor, kafa patlatılıyor.
    maalesef ki önümüze gelen hiçbir şey kolay kolay gelmiyor, bu doğru. ancak bunun üzerinden açık ticaret emperyalizm diyenler kuzey kore'de insan hakkı savunuculuğu yapabilirler.
hesabın var mı? giriş yap