• ahlat, çakal armut, yabani armut, küçük veya buruşuk armut anlamlarına gelebilir. tek başına kıhlaz sözcüğü bile yazılı kaynaklara yansımamış. o yüzden kabaca anlamını bilsem, köylülere onaylatsam da tam kapanmamış bir aralık kaldığı hissediliyor. aynı "nifir gibi"de olduğu gibi. sözcüğün, kalıbın anı, işlevi belli ama nereden gelmiş, ikili kalıp tek sözcüğe indirgendiğinde anlamın neye dönüşeceği, neyi işaret ettiği belirsiz.

    yaşasın! küçücük anlamındaki nifirin anlamı nifirme ve nifirgeden çıktı: asmanın ikinci kez verdiği küçük taneli üzüm. hemen dibimizdeki kentlerde bilineni biz sadece küçücük anlamında korumuş, anlamına erememişiz (fethiye dağlıklar).

    bazı ağaçların meyvesi çırpmayla hasat edilir. ilk aklıma gelenler zeytin, iğde. ceviz, fındık çırpılır. elma, armut çırpılmaz, toplanır; kıhlaz armut çırpılır, sırıkla. dut çırpılmaz, altına bez serilerek ırlanır*.

    (bkz: çöğür/@ibisile), çöğ
    (bkz: gurukaz)
    (bkz: ahlat/@ibisile)
hesabın var mı? giriş yap