kıyamet
-
bela tarr'ın son filmi a torinoi lo/torino atı/the turin horse yaradılış efsanesi gibi kıyamet sürecini altı günde simgeleştiren bir apokaliptik film olarak okunabilir. elbette başka türlü yorumlamak da mümkün.
"yangın tuhaf biçimde tatmin ediciydi. bir olaya, bir kazaya hasret kalmışım. insanın içinde genel bir kıyım için zincirlerinden kurtulmuş bir arzu olmalı." sylvia plath - the journals of sylvia plath
"ehrenstein* ile de benzer şekildeydi, herhangi bir güç alışverişi hissetmedim. çok güzel açıklıyor, güzel konuşuyor ve çok gayretli ama onun gibi bir konuşmacı her köşe başında mevcut olsaydı, kıyamet gününün gelişini çabuklaştırmadığı gibi bugünü de çekilmez hale getirirdi." franz kafka - briefe an milena
"işte böyle kopar kıyamet,
gümbürtüyle değil, iniltiyle." t. s. eliot
"belki de kıyamet* bir pazar yeridir, agoradır. agorafobi de kıyamet ürküsü, bütün günahları ve suç ortaklarıyla karşılaşıp yeniden pazarlığa tutuşma korkusudur." mehmet ibiş - bakışlar mayalar tarihöncesi
"dünyadaki herkes haftaya bugün ölmüş olacak." ray bradbury - death is a lonely business
(bkz: kıyamet gibi)
(bkz: kıyamet koptu/@ibisile)
(bkz: kalkım/@ibisile), kalgançı çak, kıyamet günü
(bkz: mahşer)
(bkz: heleta)
(bkz: cuma akşamı/@ibisile)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap