63 entry daha
  • bir keklik hayatı boyunca bir milyon tane kene yiyebiliyormuş. bizim için bir hayli gerekli bir eylem. türkiye'de bir yandan neslini kurutmak üzereyiz.

    kekliğin ya genelde yürüyüşüne, ya da yürüyüş tarzlarından birine fethiye'de kayalamak* diyorlar. bu şive sözlüklerindeki gayılamak ile aynı olabilir. eğer aynıysa sekerek yürümek demek. eğer farkı varsa; yan yan, hızlı ve ahenkli adımlarla yürümek, ayrıca gözden kayboluvermek anlamlarına geliyor. öğrendiğim kadarıyla kayalamak hiç de yavaş bir yürüme şekli değil, gayet de hızlı ve gözden/takipten kaybolmaya uygunmuş.

    kekliğin bir sanatı daha var ve bunu bıldırcın gibi bazı av kuşlarıyla paylaşıyormuş: keklik tam saklandığı yerde sıkıştırılıp kaçamadığında, uçamadığında bir kaç çöpü pençeleriyle tutup akyüz* geliyor. ters dönüyor. bu çok iyi kamuflaj; insan ortadaki, çöplerin hemen altındaki kuşu göremiyor. sadece köpek bulabiliyor, av köpeği. kuş altta çöplerin daha altında duruyor, bekliyor oluyor. fırsat bulursa tekrar pırr uçacak.

    öf aman da aman da
    şu dağlarda keklik kalmadı.
    oyna len de kör arabım sen oyna,
    senden başka yiğit kalmadı.

    [ben*, taşla ateş arasında kaldım... hem şaşırmış bir haldeyim, hem perişan bir halde!] feridüddin attar - mantıku't-tayr

    "yaşar merimdir, yaşar alçak gönüllüdür, akkındır; yaşar bütün güzel huylarını dedesinden almıştır." fakir baykurt - keklik

    (ilk giri tarihi: 12.3.2014)

    (bkz: kerimoğlu/@ibisile)
    (bkz: mühre)
    (bkz: gak gak gubarak)
    (bkz: domuz çukuru/@ibisile)
21 entry daha
hesabın var mı? giriş yap