• http://www.eksibition.org/eksibit29485.html ve bakis acisiyla aksam aksam tuhaf ruh haline sokmus dokuzuncu nesil yazar. hosgelmis..
  • mevsimde işçidir efendim o, edip'te imge, kurbağa sırtında nasır..
  • sevgili oğlumun ileriki yıllarda okuması için yazacağım uzun soluklu bir mektubu yazmak için seçtiğim başlıktır.
    bebeğim (evet sana eskiden hitap ettiğim kelimelerden biri, sen de bana babi, babiş derdin. en çok babiyi severdim. bir de yan yana yattığımızda kolunu sakallarıma sürtmeni.) umarım bunu okuduğunda yaşın 18 civarıdır. sürekli babana karşı çok sevdiğin birinden propagandaya maruz kaldığını biliyorum. bu mektup boyunca zaten sana bunu delilleriyle birlikte anlatacağım. fakat benim de aynı topa girmem sende şu ankinden çok daha büyük travmalara yol açacak. 5 yaşından beri kişisel bir öfkenin, saplantılı düşünce halinin nesnesi haline getirilmeye çalışıyorsun. benim de karşı cepheden senin üzerinden bir savaş açmam sende büyük güvensizliklere yol açabilir. en azından birimizin kendi pahasına olsun bunu düşünmesi gerekli.
    seni çok özlüyorum. sık sık da görmek istiyorum. ama ne yapalım. sen de ben de bahtsızlığın bir parçasıymışız.
    bu mektupta şimdiden başlayıp geriye doğru giderek sana bazı şeyleri anlatacağım. mektubu tek seferde de yazmıyorum. belki yıllar sürecek bir mektup olacak ve senin okuyacağın güne kadar da sürecek. bu mektubun amacı birilerini rezil etmeye çalışmak vs de değil. bu mektubun amacı sana olan açıklama zorunluluğumu ya da hakkımı kullanmak. peki neden ekşisözlüğe yazıyorum?
    malesef bu m'nin (mahuncevizi)'nin fikriydi.
    bir gün arkadaşım mesaj attı. "bana eski eşin mesaj attı. ekşisözlüğe birşeyler yazmış benim de okumamı istiyor " diye. tabii bir dolu şey uydurmuş, hem de bunu "kadınlara erkeklerin yaptıkları zulümler" minvalinde bir başlıkta benim kadın arkadaşlarıma gönderiyor. tabii o kadar zorlama savlar ve olaylardı ki hemen silmek zorunda kaldı. zaten bahsettiği konuyla ilgili de bir mahkeme kaybedip para ödemek zorunda kaldı. bu yüzden ben de sözlüğe yazmanın daha işlevsel olabileceğini en azından belki okuyup yaptıklarını tekrar düşünmesini sağlar diye düşünüyorum.
    not: sildiği gönderi bende olmalı. hukuki durumlar için ekran görüntüsü almıştım. tabii sonrasında"ben bununla mı uğraşacağım" diyerek bir yere attım. şimdiye kadar hukuki olarak da yarattığı sorunlarla da aynı şekilde "ya ben bununla mı uğraşacağım" dedim fakat artık mesele seninle benim aramdaki ilişkiye dokundu. bu yüzden tüm bunları yazıyorum.
    gelelim olanlara:

    geçen gün (29.12.2023 seni gördüm. üstünde beyaz bir mont vardı. yeni alınmış. (sana yeni kıyafetler alınması çok hoşuma gidiyor.) markete girecektim seni görünce girmedim. tabii m. de yanındaymış. sen de beni gördün ve baktın. sonra tuhaf, inanılmaz, absürd bir şey oldu. koskoca kadın bana dönüp orta parmak gösterdi. uzun süre güldüm. dedim ki görüyorsun ya sonrabirgün, meselenin seninle, oğlunla ya da akıllı, izanla bir alakası yok. içinde kimi zaman ortaya çıkan "ya acaba yanlış bir şey mi yaptın, daha iyisini yapabilir miydin?" sesini sustur. karşında 40 yaşında kendince sosyal statüsü olan bir kadın var ve tavrı hareketi bu.

    2 hafta önce de çarşıda gördüm seni (bu gibi kesişmelerin şu günlerde artması iyi oldu. en azından büyüdüğünü çocukluktan gençliğe geçişini daha net görebiliyorum. aklıma gelmişken beyaz mont senin tercihin miydi? sen ben ve eşim d ile alışverişe çıktığımız zamanları hatırlıyor musun? d. sana çok özenirdi. izmit'e gezmeye gittiğimizde sana yaptığınız alışveriş hala aklımda. o günden bulup bir fotograf atayım sana. hatta dur daha iyi bir fikrim var bir sonraki yazımdan itibaren buraya bahsettiğim şeylerin örneklerini atarım.
    konuya döneyim seni gördüğümde yüzünde yine o kaygı ifadesini gördüm. beni her gördüğünde ilkin o kaygı- korku karışımı ifade beliriyor. beşiktaş'ta etkinliğine geldiğimde de aynı ifade vardı yüzünde. nasıl içine işlemiş. bu süreci de anlatacağım sana. yine de m nin solundan benim olduğum yere geçtin. ben de sana yöneldim. daha önceden bu şekilde karşılaştığımızda seninle ayak üstü sohbet ederdik m. de seni çağırır giderdin. bu sefer de bana yöneldin ve hemen tuttu omuzundan ve seni çekip aldı. neden diye sordum yine kendime. neden bir kişi çocuğunun babası ile ilişki kurmasını engellemeye çalışır?
    ben bunun için henüz bir gerekçe bilmiyorum.
hesabın var mı? giriş yap