• genellikle los angeles, new york, manhattan, chicago gibi postmodern şehirlerde geçen; gökdelenlerin bulutlarla öpüştüğü amerikan eyaletlerindeki örgütlü suçu ele alan gangster filmleriyle kara filmlerin (film noir) tekinsiz uzamını tanıtlamak için kullanılan terim.

    noir city; yağmurun caddeleri grimsi bir parlaklığa buladığı, kanun adamlarının suça boyanmış tekinsiz şehirlerde iz sürdüğü, yeraltı örgütleri ve kamuoyuna işadamı görüntüsü veren çetelerin kanlı bir biçimde birbirleriyle hesaplaştığı, rüşvet, şantaj ve haracın kol gezdiği, esrarengiz cinayetler işlenen kaotik bir evreni ifade eder. kanundışılar ve kanun adamları birbirlerine teğet geçerler. masum ve suçlu birbirine karışmıştır. çoğunlukla emniyet kuvvetleri de yozlaşmıştır. güvenli bir sığınağın kalmadığı kaotik evren modeli noir filmleri için karakteristiktir.

    the maltese falcon, white heat, the woman in the window, scarlet street, body and soul, double indemnity, this gun for hire, the big combo, out of the past, border incident gibi majör örnekler film noir bağlamında; taxi driver, point blank, the french connection, dirty harry ve the seven-ups ise neo-noir bağlamında refere edilebilir. sayılan anlatılarda kapitalist düzenin dinamiklerini, liberal yasaların yarattığı boşlukları, sınıf çelişkilerini izlemek pekala mümkündür. ayrıca bu filmlerin her birine şiddetin karanlık rengi egemendir.

    noir city; irlandalıların, ispanyolların, siyahların, italyanların birleşik devletler'deki getto'larını da işaret eder. the godfather, goodfellas, carlito's way, scarface gibi filmler bu bağlamda örnek olarak verilebilir. sayılan filmlerde azınlıklar suç örgütleriyle ilintilendirilmişlerdir. bu yanıyla spekülasyon yaratan ya da seyirciyi ikiye bölen bu filmler övgü kazandıkları kadar olumsuz eleştiriler de almışlardır.

    esasen örgütlü suç her yerdedir. kapitalizm varoldukça suç da yaşarlığını öyle veya böyle sürdürecektir. hapisten yeni çıkmış, son bir vurgun peşindeki gangsterler, işçileri küçümseyen, paraya ve servete zorla sahip olmak isteyen kanundışılar, grev yapmak ereğindeki sendikaların üstüne soğukkanlı gangsterleri seferber eden kalantor patronlar, omerta'ya bağlı tekinsiz tetikçiler, sonradan görme mafya baronları noir city'nin belli başlı figürleridir.

    kanun adamları ya da emniyet birimleri genellikle doppelgänger izleği ekseninde, karşıtına dönüşme potansiyeli ya da riski taşıyan, baskı altındaki, kimi zaman yarı idealist kimi zaman da tüm değerlerini yitirmiş ve dolayısıyla amerikanizme sırt çevirmiş tiplemeler hüviyetinde betimlenirler. esasen kara kurmacalar mevcut ekonomik dizgeye olduğu kadar amerikan sinemasının genelgeçer ahlaki doğrularına ve star sistemi anlayışına da saldırırlar. çünkü bu filmlerde iyi ve kötü birbirine karışmış ve genellikle yaslanılabilecek ahlaki bir merkez kalmamıştır.

    dışavurumcu alman sinemasının cezbedici görsel uzamı amerikan sinemasını büyük ölçüde etkilemiştir. bu bağlamda noir city, aynı zamanda dışavurumcu uzamın karanlık bir parçasını teşkil eder ve kimi zaman uzamsal gerçeklik, bilinçaltı gerçekliğin bir uzantısı biçiminde tasvir edilegelmiştir.
hesabın var mı? giriş yap