• ingilizce adi i served the king of england olan bu bohumil hrabal kitabi, jiri menzel tarafindan yakin zamanda sinemaya da aktarilmistir. cok oznel bir anlatimla yazilmis bu kitabin, sinemaya adaptasyonunun oldukca sadik oldugu soylenebilir. hapisten yeni cikan yasli bir adamin 1960'larin cekoslovakyasinda garsonluk yaptigi gunlerinin gecmise donulerek anlatildigi bu film/kitap tipki closely watched trains gibi yine cinsellige, savasa, otoriteye ve siradan insanlarin gunluk yasamina gondermelerde bulunuyor. kitap da guzel, film de guzel...
    ve buyrun size filmin sayfasi:
    (bkz: http://www.anglickykral.cz/ojakeng.html)
  • sürpriz derecede iyi film. oyuncuları ve oyunculukları anlatamam, bulun seyredin derim, o derece yani.

    az bi fragman: http://aktualne.centrum.cz/video/?id=61656

    http://www.imdb.com/title/tt0284363/

    http://www.metalopolis.net/…rt_downtown.asp?id=3274

    http://aktualne.centrum.cz/….phtml?gid=835&id=29122

    edit: ölü linkleri öldürmek.
  • (bkz: on her majestys secret service)
  • kitabını okumadım ama filmi de yeterince ilgi çekici. subjektif bir anlatımla toprakçılığa kayan hikayesinde beşamel sosu niyetine mizah var. jiri menzel de değişken bir görsel yapı kullanmış. zaman zaman saygı duruşu mahiyetinde sessiz dönemi hatırlatan estetik baskın geliyor. aslında filmin genelinde de müziğiyle, oyunculuğuyla bu estetik anlayışı hakim. cinsellik, kadın, komunizm, nazizim gibi geniş bir yelpazede seyreden senaryosu da, ironik diyaloglara ve hicveden bir yapıya sahip.

    hikayeyi de kısaca özetlersek filmde, dite isimli bir gencin hayatı anlatılıyor. dite milyoner olmayı hedefleyen ortalama bir garson olarak başlıyor ve gittikçe yükseliyor. ancak yükselse de bir türlü olgunlaşmıyor, eriştiklerine de zaten doğru yerde doğru zamanda olması sayesinde erişiyor. aslında diğer bir deyişle film dite'nin olgunlaşmasını da anlatıyor.
    dite'yi canlandıran oyuncu da oldukça iyi bir iş çıkarmış ki kendisi hem görünümüyle hem de mimikleriyle filme farklılık katan en önemli etkenlerden bir tanesi. velhasılı kahkahadan kişnetmeyen ama dudaklara şöyle bir bruce willis gülüşünün yayılmasını sağlayan mizahıyla, iyi bir film.

    unutmadan, dite çekce'de çocuk demekmiş.
  • belirtmek gerekir ki dite'nin kısa boyu ve bıyığı ile hitler'i fiziksel anlamda çağrıştıran görünümü, siyasal gelişmeleri ve savaşın gerçeklerini algılayamayan tavrı ve sürekli gülümseyişiyle müthiş bir tezat yaratıyor.

    --- spoiler ---
    dite'nin bir alman kadınını döllemeye uygun olduğunun anlaşılmasıyla evlenebildiği alman beden eğitimi öğretmeninin çiftleştikleri sırada ki bu sahne ancak bu kelimeyle geçiştirilir, duvarda asılı hitler portresine bakakalışı ve yüzünün bir anda hitler'in yüzüne dönüşmesi (dite allatan ki görmüyor) filmin o ana kadar ki tavrından bir görüntü efekti kullanılmasını beklemeyen izleyiciyi yerinden fırlatabilir. aman dikkat.
    --- spoiler ---
  • savasin ve milyonerlik hayallerinin arasinda kaybolan naif bir genc adamin, jan'in hikayesi. bir yerlere ait olmaya cabaladikca kendine ve baska her seye yabancilasan, etrafini saran tum kargasanin icinde soyadi gibi* cocuk kalan biridir jan.

    --- spoiler ---

    kendisini bir hizmetkara* donusturen hayalini ruzgara biraktiginda ozgur kalir ve kendi tabiriyle "insan" olur.

    --- spoiler ---
  • gününe bir güzellik katmak ve eğlenceli bir kişisel tarih macerası üzerinden bir dönemi "anlamak" isteyenlere şiddetle tavsiye edilen sürprizli, bonuslu film!?
  • kaçırılmaması gereken film. çok eğlenceli bir film. ayrıca anlattığı dönemi de çok güzel anlatmış. ama bu tarz filmleri seviyorum. bu mizah hoşuma gidiyor. bir benzeri için ise (bkz: the grand budapest hotel)
  • en az the grand budapest hotel kadar eğlenceli ve kaliteli bir çek filmi. bu filmin hakkında yazılan 2 sayfadan çok daha fazlasını hak ettiğini düşünüyorum.
  • kapitalizme, siyasete ve insan ilişkilerine yaptığı göndermelerle çokça düşündüren, düşündürürken -hayır o klişeyi kullanmayacağım- tarihe de ışık tutan fazlaca müstehcen, güzel film.
hesabın var mı? giriş yap