• 1861 - 1914 yillari arasinda yasamis fransiz fizikci ve bilim dusunuru.

    gibbs duhem integrali ve quine duhem thesis'ine adi verilecek kadar katki yapmis bir bilim adamidir.

    kimya, mekanik, statik gibi aykiri konularda bilim tarihinde yer almis teorileri derlemis, adam etmistir. bilim adami olmak isteyeceklerce yaptiklari ornek alinmalidir.
  • tam adı pierre maurice marie duhem olan paris doğumlu şahsiyet.
  • fransız fizikçi, matematikçi, bilim felsefecisi ve on dokuzuncu yüzyılda yaşamış etkili düşünürlerden birisi. bilim felsefesinde duhem – quine savı olarak bilinen ve bilimsel teorilerimizin her zaman düzeltilebileceği için yanlışlanamayacağını öne süren savla ve bilime araçsalcı yaklaşımıyla anılır.

    pierre duhem düşünürleri ikiye ayırır: fransızların derin fakat dar aklı ve ingilizlerin geniş fakat sığ aklı. fransız aklı şeyleri şık ve bütün halinde görür. fransız aklı, newton’un hareket üzerine olan üç yasasını alarak onu soyut ve güzel lagrangian mekaniğinin matematiğine dönüştürür. duhem ingiliz aklının kesinlikle zıt bir durumda olduğunu söyler. ingiliz aklı dişli parçalarını ve çıkrıkları düzenler ve iplerin karmakarışık olmasını engeller. o binlerce detayı fazla soyutlama ve organizasyon kullanmadan bir anda değerlendirir . öncelikle duhem ingiliz olmak veya fransız olmak üzerinden bu tanımı yapmaz, onun derdi daha çok düşünme biçimiyle ilgilidir ki esprit de finesse veya esprit de géométrie kavramlarıyla da andığı fransız aklına bir ingiliz olan ıssac newton’u, ingiliz aklına ise bir fransız olan napoleon bonaparte’ı örnek verir .

    duhem’in bu ilginç saptamasıyla, kendisinin bilim hakkındaki fikirleri arasında elbette bir ilişki vardır. ingiliz filozof francis bacon bilimsel yöntem üzerine düşünen ilk filozoflardan biri olarak, bilimsel yöntemin deney ve gözlem sonuçlarına dayanan endüktif bir yöntem olması gerektiğini öne sürmüştür. özellikle on dokuzuncu ve yirminci yüzyıllarda pozitivizm akımıyla beraber birleşen bu deneyimci görüş günümüz bilim felsefesinde hala en etkin ve yaygın görüştür diyebiliriz. ancak duhem bu görüşü kabul edip takip eden bilim insanlarından ve bilim felsefecilerinden biri değildir. duhem fiziksel bir deneyin yalnızca fenomenler hakkında yapılan gözlemden ibaret olmadığını, bir sonraki adım olarak teorik olarak yorumlanması gerektiğini iddia eder . bir bakıma duhem sezginin bilimsel aktivite içerisindeki önemine vurgu yapmakta ve bilimsel yöntemin sezgisel akıl yürütmeyi dışlamasına karşı çıkmaktadır demek yanlış bir akıl yürütme değildir. bir bakıma duhem, bilime yaklaşımımızın daha önce belirttiği fransız aklına dayanan bir akıl yürütme eşliğinde geliştirilmesini önermektedir diyebiliriz.
  • (bkz: to save the phenomena)

    bilim felsefesinde araçsalcı (instrumentalist) görüşlerin varlığını ortaya atmış bir feylesof.
  • ona göre ingilizlerin yaptığı bilim fazlasıyla sezgiye dayalıdır ve mantıksal olmaktan uzaktır,almanlar ise tam tersi fazla mantıksaldır sezgiden uzaktır.milliyetçi damarları kabardığından olsa gerek bilimi olması gerektiği şekilde fransızların yaptığını düşünmektedir çünkü fransızların yaptığı bilimde le bon sens ve logic bir aradadır.tarihsel olarak bakıldığında hep yanlış teorileri savunup bugüne gelmeyi başarmış teorileri eleştirmesinden mütevellit(maxwell'i ingiliz tipi bilim yapmakla suçlar örneğin),le bon sense bu derece vurgu yapmasına şaşırılmamalıdır ,zira insan kendinde olmayanı arar hep.
hesabın var mı? giriş yap