• son zamanlarda (belki biraz da olsun nobel istegiyle) ribozim kavramindan yola cikarak, bir zamanlar dunyada, proteinlerden de once sadece rna'nin bulundugunu one suren hipotez.
  • dna'nın 2 sarmallı yapısı fazla kompleks olduğundan ilk canlıların dna tabanlı yapıya sahip olmasına pek ihtimal verilmiyor.
    bir diğer complexity de şu:
    dna proteine ilişkin bilgiyi taşıyor ve proteini sentezlettiriyor.
    dna sentezi ve okunmasında ise proteinler (enzimler) rol oynuyor.
    yani iki bileşen arasında dongusel bir bağımlılık söz konusu.

    dolayısıyla ilk canlıların genetiği için hem bilgi taşıyabilen, hem de enzim rolü oynayabilen rna'lar daha uygun bir aday.

    yine de ilk canlıların kalıtsal malzemesi kesin kez rna'dır diyemiyoruz.
    önceleri bu rolü başka bir malzeme oynarken, zamanla işlevini rna'ya devretmiş olabilir.
    (rna'nın işlevini daha sonra bilgiyi daha iyi saklayan dna'ya devretmesi gibi.)
  • (bkz: ribozim)
    (bkz: abiyogenez)
  • simit dünyasi benzeri ismine aldanmamak lazim, hem enzimatik aktivite göstererek kimyasal reaksiyonlari katalize edebilen, hem de kendisini kopyalamak icin gerekli tüm bilgiyi tasiyan ve böylece self replicating machine olmak icin gerekli iki kosulu karsilayan rna moleküllerinden olusan ilk canlilik dünyasina verilen addir. kompleks ve otonom bir sistemin olusmasi icin zaman ve enerjinin yeterli oldugunu gosterir.
    rna'dan daha da basit omurgaya sahip nukleik asitlerin varolduklari, rna kadar olmasa da stabil kalabildikleri ve enzimatik aktivite gosterebildikleri bulunduktan sonra "acaba daha da basit bir dunya var miydi?" sorularina cevap bulmak icin farkli hipotezler one surulmustur (pna, tna, gna world gibi).
    rna daha sonra replikasyon isini dnaya enzimatik aktiviteyi de proteinlere birakip yetkiyi uzmanlasmis yapilara devretmis, emekliligini danisman*, iletisim sorumlusu ** ve ombudsman ***olarak gecirmeyi tercih etmistir.
hesabın var mı? giriş yap