• trabzonspor'un niye vardı, niye buradaydı bilinmeyen oyuncularından birisi daha. o da rus malıydı. hatta ukrayna.
    allahı var ismi tam futbolcu ismiydi, amma velakin kendisi rus hayat kadını pazarlamak için cennet kent trabzon'u mesken tutmuş eski soğuk dönem pezevenklerine benzerdi..

    trabzonspor'dan hemen başka bir ülkeye gitmişti. uzaktan şutları etkisizdi. attığı paslar yerini bulmuyordu, vurduğu kafa karedenize düşüyordu. o da imza töreni sonra horon tepen bir başka isimdir.. bir ara zaten bunları toplayıp grup olarak horon tepmişlerdi şota başlarında kemençe çalıyordu. ya da arçil çalıyordu bize şota demişti televizyon her neyse..
  • bu gusiev cok gol kacırıyordu. ünal'da bıyıkları o dönem badem yagıyla yaglıyordu. bir idmanda bo$ kaleye golleri kacırınca ünal senin allahını kitabını diye bu garibim ukrayna'lının üzerine yürümü$tü. o imza atarken magrur, rus mafyası gibi etrafı kesen adam gitmi$ iran kedisi gelmi$ti. ünal büyük adamdı.
  • trabzonspor 1993 yılında ukrayna pazarından kaleci viktor, orta saha oyuncusu yuri ve golcü deye bu elemanı transfer etmişti. gusiev kardeşimiz liginde gol kralı olduğu iddia edilen sarışın bir topçuydu. esasında bu transferlerin üçü de çernomorets odesa takımından gelmedir. sezon başından itibaren diğer ikisi kadroda banko oynarken gusiev bir türlü isteneni veremedi. takımın uefa'da 0-0 beraberlikle cagliari'ye elendiği maçta kurtarıcı vasfıyla oyuna sokulmuş, ama son 20 dakikada ayağına top değmeden maçı bitirmiştir. devre arasında yuri ile beraber altay'a yollandı. bu ikili orada daha iyi performans gösterdi hatırlıyorum. hatta gusiev'i bursa deplasmanına geldiğinde çok iyi hatırlıyorum. orta sahadan gelen uzun bir topu tek hamlede kaleye tıkmış, maçı kazanmışlardı. hatta maç sonu kendisini tribüne çağırıp alkışlamıştık bursalı taraftarlar olarak. peh peh.
  • gusiev'i tüm itirazlara rağmen trabzonspor'a kazandıran ali ağaoğlu idi. bir tam senenin yarısını ukrayna'da geçiren ali ağaoğlu leekens'in, başkan sadri şener'in hatta kaptan ünal'ın karşı çıkışlarına rağmen gusiev imzayı atmıştı. aveasız gusiev almanya kampında medya tarafından şu sözlerle tanıtılmıştı.

    '' defansın arasında çok iyi kayboluyor ''

    ilk 1-2 hafta sonrasında gusiev'in hakikaten kayıp olduğu anlaşıldı. ayağına bir tek santrada top değiyor, boncuk gözlü heidi'nin kavuşamayan sevgilisi peter gibi hep mutsuz olarak dolaşıyordu. ona bir tek kendisini transfer ettiren ali ağaoğlu güveniyordu. '' oynatılsın 20 gol atar, atamazsa soyadımı değiştiririm '' demişti. ali ağaoğlu'nun istifa ettiğini, gusiev'in kovulduğunu yazmama gerek yok sanırım.
  • 1993-94 sezonu başlayalı üç ay olmuştur. muhabirler iki üç hafta önce işbaşı yapan şenol güneş'e takımın gol sıkıntısından bahsederler. konu kadroya bile giremeyen gusiev'in durumuna gelir. hoca beklenen açıklamayı yapar:

    "bana sanki sol ayak gibi geldi."

    altay'a yollanırken de sorunlar çıkmıştır. biz o topçuyu yeteri kadar tanıyamadık diyen altaylı yöneticilere, trabzon kurmayları biz de, biz de cevabını vermişler, adamların zihinlerini bulandıraraktan yabancı kontenjanını açmayı başarmışlardır. arçil-şota kardeşler bu arada takıma katılmışlardı.
  • hayrettin'e güzel bir gol atmıştır. sene 1994..
    https://www.youtube.com/watch?v=btjiyxj3geg

    zaman ayarlı linkini de atalım
    https://youtu.be/btjiyxj3geg?t=1116
  • tuhaf bir oyuncu idi. trabzonspora bir önceki sezon gelen kaleci victor ve yuri'nin ardından gelerek ukrayna kapılarını açmıştı. fakat diğer ikisinin aksine gusiev çok kötü bir performans göstermiştir. sadece 2 maç süre alabilmiştir ki birisi trabzonspor tarihinin en önemli maçlarından biri olan cagliari deplasmanıdır. şiddetle ihtiyacımız olduğu zamanda sarılacak biri değildi.

    dönemin güçlü ekiplerinden chernomorets'den bize geldi, bizden sonra devre arası bile gelmeden altaya gidip burada 6 gol attı. daha sonra israil, slovakya gibi ülkelerde de top oynadı. gerçek ismi gusev olsa da nedense türkiye gusiev olarak bilinir. tff'ye de serguei goussev olarak işlenmiştir.

    (bkz: sergiy gusev)
hesabın var mı? giriş yap