• bilindiği üzere türklerin islam dünyasına katılmaları ağırlıklı olarak 1000'li yıllarda gerçekleşmiştir. ayrıca türklerin orta asya'dan batıya göç etmesindeki, daha doğrusu islam dünyası ile karşılaşmaları iran ve daha sonra arap toprakları üzerinden olmuştur.

    şimdi türkler örneğinde göçebe kültrünün temel özelliğine bakalım; sürekli yer değiştiren ve savaşan bir toplumda birey kendi kendine yeter ve disiplinli olmak zorundadır. yani birey daha ziyade ön plandadır. bu durum ise göçebe orta asya türklerinde özgürlüğe düşkünlük olarak kendisini gösterir.

    orta asya türkleri kendi beylerini, bir egemen olarak görmekten ziyade bir şef yanı bir yol gösterici olarak görmüşlerdir. bu ise yine temelde buyruk altına girmeme özelliğinden gelmektedir.

    bu bilgileri cebimize koyalım ve mezhep seçimine gelelim. türkler islam dünyası ile tanıştığında daha ziyade şii yöneticiler iktidardaydı ve türkler bağımsızlıklarını vurgulamak için iktidarın mezhebini yani şiiliği değil sünniliği seçmiştir.

    edit: arkadaşlar sanırım türklerin sünniliği seçmesi derken diğer mezhepleri rencide ettim farkında olmadan. yalnız hem osmanlı hem selçuklu hem de günümüz türkiye'sine bakınca sünniliğin daha yaygın olduğu gözlemlenir. evet osmanlı döneminde yavuza kadar şii nüfus daha fazla idi. amacım bir dini inanışı rencide etmek değildi. kırdıysam affola
  • (bkz: siyaset)
  • türklerin sünniliği seçtiğini kim söyledi? bir kısım türkler seçmiş olabilir sünniliği. lakin azerbaycan, iran azerbaycanı, türkiye'de yaşayan bazı türkmenler, vs. dikkate alındığında bunların şii veya alevi oldukları da görülebilecektir.
  • mezhepler ne zaman ortaya çıkmıştır? inceleyelim sonra yine konuşuruz.
    (bkz: yok öle bişi)
  • cünkü türklerin orta asyadan batiya göc ettigi dönemde, horasan ve daha batisini kapsayan herhangi bir sii devleti yoktu. ilk güclü sii devleti sayilabilecek fatimiler daha batida, kuzey afrikada yani türklerle etkilesimden uzak bir bölgede kuruldu.

    türklerle ilk etkilesimi abbasiler kurmustur. abbasiler sii degildi, emeviler gibi sii karsiti gelenek üzerinden hüküm sürdükleri icin etkilesime girdikleri ilk türkler olan karahanlilari ve gaznelileri bu egemen görüs üzerine etkilediler. zaten kendi ayaklari üzerinde durma cabasi veren karahanlilarin ve gaznelilerin tutup da sia görüsü üzerinde israr etmesi mantiga aykiri olacaktir. o cografyada egemenlik iddiasinda bulunan devletler o tarihlerde sünni akima uymak zorundalardi adeta, nitekim selcuklular da gaznelileri alt ettikten sonra bu bayragi devralmistir. bagdati ele geciren selcuklular, bagdattaki sünni ulemanin koruyucusu ve bu gelenegin devam ettiricisi olma iddiasindaydi.

    ancak cok daha sonralari, osmanli-safevi catismalarinin yasandigi dönemlerde, cepherdeki alevi türkler ile merkez iktidardaki sünni saltanat arasindaki gerilimden dolayi türkmenler kendilerini bu sünni görüsten ayri bir yere konumlandiracaklar, "halk islami" kendini sünnilik disinda bir yere konumlandirdigi ölcüde bu genis kitlelerce benimsenmis olacakti.

    not: dikkat edilirse yukarida devlet bazinda gerceklesmis olaylar üzerinden ele aldim, emevi komutani kuteybe bin müslim'in türkleri yenmesi ve hazar türklerinin yenilgileri bence "topluca müslüman olma" durumunu aciklamadigi icin türklerin islamiyetle asil ilk etkilesimini abbasiler olarak yazdim. bizzat talas savasinda abbasilerden gelen yardim ve devlet olarak ilk islami benimseyenin karahanlilar olmasi ile abbasilerin daha büyük bir rol oynadigini düsünüyorum.
  • yavuz zamanına kadar çoğunluk için geçerli olmayan durum.

    anadolu'daki türklerin çoğu alevi imiş o döneme kadar. o dönemdeki baskılardan dolayı millet sunnilige geçmek durumunda kalmış.

    not: bizim aile de sünni.
  • ciddiye alınmaması gereken nedenler bütünü.

    alt yapı olmadığı "sürekli yer değiştiren ve savaşan bir toplumda" cümlesinden belli oluyor.

    türkler orta asya'da yaşarken sürekli yer değiştiren, göçebe bir toplum değildi. her kabilenin nereye gideceği önceden belirlenmiş bir şekilde yer değişimi yaparlardı. bu sebeple de türkler bilimsel açıdan yarı göçebe, yaylak kışlak olarak değerlendirilirler.

    göçebe toplum örneği olarak bedevi araplar verilebilir. türklerse yaylak kışlak isminden de anlaşılabileceği gibi mevsimsel ve planlı yer değişimi yaparlar.

    sunnilik kısmına gelirsekte, tarihsel bir özelliğimizden kaynaklanır.

    tarihin başından beri var olan türk ırkı her zaman boşta kalan ve hamisi zayıflayan dinsel inanışı kendilerine alıp onu sahiplenme yapısına sahip olmuşlardır. o yüzden ki hıristiyan, yahudi, maniheist, budist, sunni, şii gibi farklı dinlere ve bazı dinlerin farklı mezheplerine sahip olmuşlardır. sunnilik ise büyük selçuklu devletinün gücünü yitirmiş olan abbesi devletini sahiplenip, hilafet haklarını kullanmak adına türklere geçmiştir.

    yoksa türkün dini falan olmaz. en güzel din gök tengri dinidir bence. mis suya ağaca rüzgara toprağa saygı duymaktan güzeli mi vardır.
  • hangi türkler benim şii türk arkadaşlarım da var.
hesabın var mı? giriş yap