yol açmak

• kapanmış olan yolu^* geçilir duruma getirmek, yol yapmak. bir de kenara çekilip yol vermek, (ara: *çekilin), .
  mecazi olarak da: bir olayın sebebi olmak, sebep olmak.
• yoldan giden yorulmaz. yol, yol gösterir. yoluyla git, ya da yol açmaya hazır ol. (bkz: yol/@ibisile)
• olumsuz anlamda kullanılması son zamanlarda aklımı meşgul eden ve olumsuz olarak kullanılmasını anlamsız bulmaya başladığım söz öbeği.
  
  yol açmak mantıken olumsuz değil; olumlu ya da nötr bir şey ama dilde bu kalıp genellikle olumsuz bir şeyi ifade ederken kullanılıyor.
  
  olumsuz kullanım örnekleri:
  
  kazaya yol açtı
  
  hasara yol açtı
  
  zarara yol açtı
  
  paniğe yol açtı
  
  infiale yol açtı
  
  tartışmalara yol açtı
  
  dedikodulara yol açtı
  
  krize yol açıyor
  
  yıkıma yol açıyor
  
  acılara yol açıyor
  
  soruna yol açıyor
  
  bir de tersten gidelim ve aslında öyle kullanılmıyor olsa da olumlu anlamlı deyim şeklinde kullanalım:
  
  dışarıya tedarikli çıkmam yağmurdan korunmama yol açtı.
  
  müjdeli haber hepimizin iyi hissetmesine yol açtı.
  
  doların düşmesi, türk lirasının alım gücünün artmasına yol açtı.
  
  hukukun üstünlüğü ilkesinin sözde değil özde uygulanmaya başlanması ülkeye yatırımcı akınına yol açıyor.
  
  bir yerde bir yol açılıyorsa bunun kötü olmayan şeylere yol açması gerekir.
  
  olumsuz anlamdaki kullanım kalıplaşmış durumda ve kulağa normal geliyor. ancak üzerine düşününce bu işte bir terslik var diyor insan. en azından olumsuz anlam için kullanıldığında bu deyimin yerine neden oldu ya da sebep oldu dense daha mantıklı ve anlamlı olur diye düşünüyorum. bütün bu düşünceler bunları yazmama yol açtı (bu cümlenin sonunu olumlu mu olumsuz mu almak istersiniz?).