albert einstein

• einstein'in evinde bir kedisi bir de köpeği varmış. einstein çalışma odasında çalışıyorken bu kedi ve köpek dışarı çıkmak isterler, einstein'in ayağına sürtünürlermiş. einstein da bunlara kapıyı açmak için kalkıp tekrar masasına döndükten sonra her şeyi unutur, tekrar baştan başlarmış.
  
  einstein da bunlara kapıyı açmak için kalkıp tekrar masasına döndükten sonra her şeyi unutur, tekrar baştan başlarmış.
  
  einstein da bunlara kapıyı açmak için kalkıp tekrar masasına döndükten sonra her şeyi unutur, tekrar baştan başlarmış.
  
  einstein da bunlara kapıyı açmak için kalkıp tekrar masasına döndükten sonra her şeyi unutur, tekrar baştan başlarmış.
  
  einstein da bunlara kapıyı açmak için kalkıp tekrar masasına döndükten sonra her şeyi unutur, tekrar baştan başlarmış.
  
  einstein da bunlara kapıyı açmak için kalkıp tekrar masasına döndükten sonra her şeyi unutur, tekrar baştan başlarmış.
  
  ....
• einstein bir gün bakkala girmiş o zamanlar einstein, kamyoncu sigarası olarak bilinen uzun marlboro içiyormuş. marlboro'nun fiyatı ise beş dolar elli centmiş. einstein, bakkalın 9 yaşındaki çırağına 10 dolar uzatmış. bakkalın çırağı ona;
  
  - "dayı, elli centin daha var mı?" demiş...
  
  einstein çocuğa;
  
  -"ne elli centi yiğenim? ben sana 10 dolar verdim." demiş...
  
  çocuk;
  
  -" dayı elli cent daha ver de, sana 5 dolar para üstü vereyim. boşuna bozukluk taşıma sen." demiş...
  
  einstein'ın gözleri dolmuş ve;
  
  -"sen bir dahisin ufaklık. paranın üstü kalsın, senin olsun. "demiş ...
  
  o çocuk kim miymiş? o çocuk yazları oxford'dan, amerika'da bulunan amcasını ziyarete gelen ve amcasının dükkanında çıraklık yapan stephen hawking'in ta kendisi...
• einstein götü kalkık zeki piçin teki olduğu için, gördüğü herkese "sen bir dahisin" demeye bayılırmış. aklı sıra ironi yapacak...
  
  gene bir gün çocuğun tekinin yüzünü tutmuş, nedensiz yere "sen bir dahisin" demiş.
  
  çocuk ne olduğunu anlamamış tabi..
• ön not: orijinal hikaye için:
  (bkz: #21789282)
  
  ***
  
  einstein'in evinde bir kedisi bir de köpeği varmış. einstein çalışma odasında çalışıyorken bu kedi ve köpek dışarı çıkmak isterler, einstein'in ayağına sürtünürlermiş. einstein da bunlara kapıyı açmak için kalkıp tekrar masasına döndükten sonra her şeyi unutur, tekrar baştan başlarmış. birgün marangozun 10 yaşındaki çırağını çağırmış ve ona;
  
  -"bu kapıya kedi için küçük, köpek içinse daha da büyük iki delik aç" demiş.
  
  marangozun çırağı einstein'a;
  
  - "efendim, ben köpek için büyük deliği açayım, kedi de oradan geçer" demiş.
  
  einstein çocuğun yüzünü tutmuş, ardından saçını okşamaya başlamış ve;
  
  -"senin ağzını yüzünü sikerim! sik kadar boyunla bana akıl mı veriyon lan it! burada bir dahi varsa o da benim!" demiş. patlatmış ağzına hemen iki tane.
  
  çocuk ağlayarak uzaklaşmış...
  
  bu olaydan sonra einstein, nobel fizik ödülünü almış.
• einstein'in evinde bir kedisi bir de köpeği varmış. einstein çalışma odasında çalışıyorken bu kedi ve köpek dışarı çıkmak isterler, einstein'in ayağına sürtünürlermiş, terliklerine sürtünürlermiş.
  
  sonracıma bacağına sürtünürlermiş.
  
  yastıklara sürtünürlermiş.
  
  yerde einstein çanta filan bıraktıysa çantaya sürtünürlermiş.
  
  sonra birbirlerine sürtünmeye başlamışlar.
  
  daha sonra einstein kedi ve köpeğin derdinin dışarı çıkmak olmadığını keşfetmiş. ve kediye ve köpeğe dönüp "sizler birer dahisiniz" demiş.
  
  hayvanların sikinde olmamış. sürtünmeye devam etmişler.
• einstein'in evinde bir kedisi bir de köpeği varmış. einstein çalışma odasında çalışıyorken bu kedi ve köpek dışarı çıkmak isterler, einstein'in ayağına sürtünürlermiş. einstein da bunlara kapıyı açmak için kalkıp tekrar masasına döndükten sonra her şeyi unutur, tekrar baştan başlarmış. birgün marangozun 10 yaşındaki çırağını çağırmış ve ona;
  
  -"bu kapıya kedi için küçük, köpek içinse daha da büyük iki delik aç" demiş.
  
  marangozun çırağı einstein'a;
  
  - "efendim, bu benim için küçük, insanlık için büyük bir delik" demiş.
  
  einstein çocuğun yüzünü tutmuş;
  
  "sana burdan bi kafa atarım taşşak geçmek neymiş görürsün " demiş.
  
  çocuk ağlayarak orayı terketmiş. aynı cümleyi yıllar sonra tekrar söylemiş.
  
  o çocuk neil armstrong'muş.
• einstein'in evinde bir kedisi bir de köpeği varmış. einstein çalışma odasında çalışıyorken bu kedi ve köpek dışarı çıkmak isterler, einstein'in ayağına sürtünürlermiş. einstein da bunlara kapıyı açmak için kalkıp tekrar masasına döndükten sonra her şeyi unutur, tekrar baştan başlarmış. birgün marangozun 10 yaşındaki çırağını çağırmış ve ona;
  
  -"bu kapıya kedi için küçük, köpek içinse daha da büyük iki delik aç" demiş.
  
  marangozun çırağı einstein'a;
  
  -"efendim, ben köpek için büyük deliği açayım, kedi de oradan geçer" demiş.
  
  einstein o sırada masasına dönmüş. önündeki kağıtları tutmuş ve okşamaya başlamış. çocuk "nabıyo la bu adam? sapık mı nedir?" diye düşünürken kafasını kaldırmış ve çocuğu gördüğünde bir an irkilerek
  
  -"sen kimsin lan? ne ara girdin içeri?" demiş.
• einstein bi' gün bahçesinde dolaşıyormuş, çitin yan tarafında çoook güzel bi' kız görmüş... çitin üstü de dikenli telle çevriliymiş... einstein kızın yanına gidebilmek için tellerin üstünden bi' atlamış, hayaları tellerde kalmış... kız buna adın ne demiş? bu da albert demiş... kız "sadece albert mı?" diye sormuş... "beni einstein yapan şeylerin çoğunu tellerde bıraktım, bundan sonra bana sadece albert de" demiş...
  
  ama anlatınca komik olmuyor
  
  (bkz: taşak joe)
• einstein'in evinde bir kedisi bir de köpeği varmış. einstein çalışma odasında çalışıyorken bu kedi ve köpek dışarı çıkmak isterler, einstein'in ayağına sürtünürlermiş. einstein da bunlara kapıyı açmak için kalkıp tekrar masasına döndükten sonra her şeyi unutur, tekrar baştan başlarmış. birgün marangozun 10 yaşındaki çırağını çağırmış ve ona;
  
  - "kapıya 2 tane delik aç. biri büyük diğeri küçük. büyükten köpek çıkar küçük olandan ise kedi demiş.
  
  marangozun 10 yaşındaki çırağı
  
  - "ya bana o kadar para vereceğine, kapıyı deldireceğine otomat taktırsana demiş?"
  
  einstein'da otomat ne lan demiş.
  
  çocuk istifini bozmadan
  
  - "masaya bi düğme koyacaz. basınca kapı açılacak" demiş.
  
  einstein
  
  - "vay ibne vaaay, ulan sik kadar boyun var, türlü türlü huyun var, aferin lan demiş"
  
  çocukta
  
  - "abi sen ne diyon bi de diyafon yaparız oradan da kapı çalınca kim o dersin?"
  
  einstein
  
  - " o zaman sen bi ufak aç kesmezse, bi büyük açar içeriz, ama sen çocuksun siktir git baban gelsin" demiş
• einstein'in, sanılanın aksine okulda dersleri çok iyiymiş.. öyle gerizekalı falan değilmiş..
  
  neyse bigün matematik yazılısın da sınıfın çelimsiz kafa üç numara ve çok iyi kavga eden tipi bizim einstein'den kopya istemiş. bizimki de kopyayı verirken yakalanmış, okuldan atılmış. "hepimizin amına koyim" deyip bilim adamı olmuş. sikeyim yaa..